Marmara Kapalı Cezaevi’nde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, ''Yargılamalar sonunda haksızlık varsa hepsi ortaya çıkacak. Özgüvenle Ekrem Bey yargılanmasını canlı yayında TRT’de yapılmasını istiyor. İnşallah bir gün bu yargılamaların ne kadar haksız olduğu ortaya çıkacak. Başarılı olan Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri itibarsızlaştırmak yoluyla iktidar değişikliğinin önüne geçilmek isteniyor”dedi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner ile birlikte, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevi’nde ziyaret etti. Ziyaretinin ardından açıklama yapan Yavaş, şunları söyledi:

“Bugün Sayın İmamoğlu ve Sayın Özdağ’ı ziyaret ettik. Ne kadar oldu en son hatırlamıyorum görüştüğümüzden beri. Geçen hafta bir izin krizi yaşamıştık ama bu hafta yardımcı oldular. Kendisiyle gelişmeleri, yapılabilecekleri, kendisinin göremediği ama ülkede olan hem Cumhuriyet Halk Partisi ile ilgili hem bu yargılama ile ilgili süreçleri geniş geniş konuştuk. Kendisinin morali gayet iyi, haksızlığa uğramış birinin üzüntüsü ama suç işlememiş birinin özgüvenini de gördük. Bu yargılamaların siyasi olduğu konusunda kamuoyunda çok geniş bir kanaat var yüzde 60-65’in üzerinde bir kanaat var.

Dolayısıyla zaman zaman Türkiye’de böyle siyasi yargılamalar oluyor ama sonunda da tam tersi uygulamalarla karşılaşıyoruz. Hukuk herkese lazım. Bu yargılamalar konusunda her yerde yaptığımız bir konuşma var: Belediye başkanları olarak hiçbir dokunulmazlığımız yok ancak bizim yargılanma usullerimiz de var. 4483 Sayılı Kanun var. Danıştay’ın 1. ve 2. dairelerinin belediye başkanlarının sorumluluklarıyla ilgili vermiş olduğu kararlar var, hukuka uygun bir şekilde yargılanmamız gerek. Maalesef son soruşturmalarda bunları göremiyoruz. 4483 Memurların Yargılanması Hakkında Kanun’a hiçbir şekilde uyulmuyor. Inşallah bu günler geçecek. Yargılamalar sonunda haksızlık varsa hepsi ortaya çıkacak. Özgüvenle Ekrem Bey yargılanmasını canlı yayında TRT’de yapılmasını istiyor. İnşallah bir gün bu yargılamaların ne kadar haksız olduğu ortaya çıkacak. Ben kişisel olarak da aynı kanaatteyim. Başarılı olan Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri itibarsızlaştırmak yoluyla iktidar değişikliğinin önüne geçilmek isteniyor. İşin özeti budur. Bundan da son derece eminim.

"Yargı reformuna gerek yok, fazlasıyla yattı"

Ümit Bey de aynı şekilde ayın 11’inde tahliye edilmeyi bekliyor. İnşallah onu da aramızda göreceğiz. Hak yerini bulacak diye düşünüyorum. Onunla ilgili olarak da bugün İnfaz Kanunu var, ondan bahsetmezsem olmaz. İnfaz Kanunu’na göre çok ağır ceza alanlar bir iki ay yatıp çıkacaklar. Yatarı olmayan suçlardan gençler, belediye başkanları yatıyor, Ümit Özdağ da aynı şekilde. Mahkum olmayacağına inanıyoruz ama Yargı Reformu'na gerek yok, fazlasıyla yattı. Onun için hukuk için yapılacaksa yapılsın, hukuk herkese lazım. Adalet olmayan yerde ekmek olmuyor. Bunun da zararını Türk halkı çekiyor."

"Şu anda ortada itiraf değil iftira vardır"

''Soruşturma kapsamında bazı itirafcılar olduğu söyleniyor. Bu konuyu Ekrem İmamoğlu ile konuştunuz mu'' şeklindeki bir soru üzerine Yavaş, şunları kaydetti:

''Hüseyin Başkanım da ben de aynı zamanda hukukçuyuz. Herkes atfı cürüm nedir, sonuçları nedir baksın. Siz insanları tutuklar ve tutuklulukla tehdit ederseniz, o tutukluluktan kurtulmak için insanlar birbirilerine iftira atarlar. Atfı cürüm de hiçbir zaman geçerli olmaz. İtiraf değil, iftiraya döner. Şu anda ortada itiraf değil, iftira vardır. Kurtulmak isteyen herkes kolayca seçebilir. Bunun adına da hukuk falan da denmez, bu kadar net söylüyorum. İtiraf edecek birisi ilk ifade verdiği zaman bunu söyler ya da kendisi karakola davet edilmeden söyler. 2-3 defa ifade verilip de beğenilmeyen ifadelerden sonra en son ifadeyi beğenip 'ha şimdi oldu' diyorsanız bu hukuk değildir.''

Mansur Yavaş, İBB'ye yönelik soruşturmadaki son dalgada, Adana’dan da iki belediye başkanının gözaltına alındığı hatırlatılarak, ''Ankara için bir beklentiniz, düşünceniz ya da duyumunuz var mı'' şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı:

''Hukuksuzluk olan yerde her şey mümkündür. Herhangi birinin size iftira atması mümkündür, buna yok diyemeyiz. Biz kendimize güveniyoruz, haksız ve hukuksuz hiçbir işimiz olmaz bizim. Belediyemizde yanlış yapan olmaz mı olur, olursa ilk önce savcılığa biz veriyoruz. Bu konuda konuşanları da şahit tutuyoruz, bu kadar kendimize güveniyoruz ama iftira atanlara karşı yapacak bir şeyimiz yok maalesef. İftira atanlara da bizi koruyacak olan yargıdır.

Cumhuriyet savcıları hem lehe hem aleyhe delilleri toplamak zorundadır. Adana’daki ifadelerin de neyle ilgili olduğunu da bilmiyoruz ama edindiğim kanaat şudur: Seçimlerde belediye başkanlarının seçim kampanyasına destekte bulunmuş bir itirafçı gibi geliyor bana. Kişisel para vermediğinde seçime destek olmuş gibi ben öyle anladım ama dosyanın içeriğini bilmiyorum.''

İzmir’den ‘Dünya Çevre Günü’ mesajı: Çevre mücadelesinin yaşam ve demokrasi mücadelesi olduğunu biliyoruz
İzmir’den ‘Dünya Çevre Günü’ mesajı: Çevre mücadelesinin yaşam ve demokrasi mücadelesi olduğunu biliyoruz
İçeriği Görüntüle

Kaynak: ANKA