Osmaniye'de, Dr. Ahmet Alkan Caddesi üzerinde yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları esnafın tepkisine neden oldu. Kendilerine bilgi verilmeden rezerv alan ilan edilip dükkanlara yıkım kararı verildiğini söyleyen esnaf, "Hukuku hiçe sayıyorlar en çok zoruma bu gidiyor" dedi. Avukat Mehmet Karakoç ise, "Burada mülkiyet hakkını hiçe sayan, buradaki esnafın haklarını hiçe sayan bir uygulama var" diye konuştu.
Osmaniye’de kentin en işlek caddelerinden biri olan Dr. Ahmet Alkan Caddesi'ndeki esnaf, depremde hasar almamış ve tapuları kendilerine ait olan iş yerlerinin kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında rezerv alan ilan edildiğini, ancak kendilerine ne bir bilgi ne de bir yer verilmediğini belirterek, karara tepki gösterdi. Konunun mahkemeye taşındığını, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı almasına rağmen müvekklinin dükkanlarının rezerv alan ilan edildiğini belirten Avukat Mehmet Karakoç, şunları söyledi:
"Mülkiye hakkı Anayasaya'da tanımlanmış temel bir hak. Kanun her ne kadar idareye bir yetki vermiş, rezerv alan ilan edilip orda iş yapma yetkisi vermişse de temel olan demokrasiyi total rejimlerden ayıran bir kıstas daha var; bu da idarenin her türlü eylem ve işlemlerinin yargı denetiminde olması. Verilen bu karara karşı, müvekkilimin sahip olduğu dükkanlara karşı rezerv alan kararına karşı, yapmış olduğumuz bir yargısal başvuru var. Yargı dedi ki henüz davanın başında yürütmenin durdurulması kararını verdi insanlar mağdur olması diye. Dolayısıyla bizim ve idarenin yapması gereken yargı sürecini bekleyip mahkemenin alacağı kararı beklemek. Ayrıca rezerv alan ilan edilen bir bölgede mülkiyet hakkını hiçe sayıp ben geldim burayı yapıyorum doğrudan, kimseyle herhangi bir temasım olmadan, herhangi bir sözleşme yapmadan, herhangi bir vaadde bulunmadan, yani müvekkillerimizin yerleri ellerinden alınıp, bunun karşılığında ne verilecek ki burada kiracı olan insanlar var onların durumu ne olacak. Fakat ne hikmetse anlayamadığımız bir şekilde yangından mal kaçırır gibi büyük bir hızla hem kiracılar mağdur edilmekte hem de bizim müvakkilerimizin menfaati kaosa bırakılmakta. Burada hala tek bir yetkili bizi muhatap alıp bir sözleşme ya da bir beyanda bulunmadı. Buna karşılık Osmaniye Cumhuriyet savcılığından, Osmaniye Valiliğine, Osmaniye Belediye Başkanlığına verdiğimiz dilekçeler var. Bu dilekçelere herhangi bir cevapta verilmedi. Burada mülkiyet hakkını hiçe sayan, buradaki esnafın haklarını hiçe sayan bir uygulama var."
"Benim 100 milyonluk malıma 10 milyon vererek atacaklar"
Kendilerine hiçbir bilgi verilmeden dükkanların bulunduğu bölgenin rezerv alan ilan edildiğini ve yerlerinden edileceklerini söyleyen esnaf İlhami İmat, şunları söyledi:
"Almanya’dan geldim. Biz 40 sene çalıştık buraları yapabilmek için. Bizim yerimizi yıkıyorlar. Tapumuzu iptal etmişler. Apar topar geldim buraya. Lakin muhatap bir kimse bulamıyorum. 3-4 defa belediyeye gidiyorum.Kime başvuracağımı bilmiyorum şaşırdım kaldım. En sonunda Ankara’daki müteahhite ulaştım bana bir Çevre Şehircilik Bakanlığı’ndan bir numara verdi aradım. Oradaki beyefendi bana 'ben devleti temsil ediyorum, ben yıkarım' diyor. 'Ama size de şunu vereceğim' diyor. Ben de kendisine bana bu söyledikleriniz çok güzel hemen yıkalım o zaman ama bana verdiğiniz bu sözleri yazılı olarak verin diyince 'ben yazılı veremem müteahhitler verir' diyor. 'Hangi müteahhit' diyorum soruyorum ama 'bilmiyorum' diyor. Müteahhiti bile bilmeden bana ne sözü veriyor o zaman. Biz buraları kazanmak için 40 sene çalıştık. O zaman benim gençliğimi geri versinler, alsınlar. Benim 100 milyonluk malıma 10 milyon vererek atacaklar, kabul etmiyorum. Buralar hasarsız binalar. Hasarsız raporumuz var elimizde. Mahkemeye gittim. Hakime durumu anlattım. 'Bize çık diyorlar yıkacağız diyorlar' dedim. Hakim bana 'hayır yıkamazlar, hakim kararı var kimse dokunamaz, savcılığa git suç duyurusunda bulun' dedi. Ne yapacağımı şaşırdım. Burası İstanbul’un İstiklal caddesi. İstiklal yerindeki dükkanı alıyor senden. Bunu kabul etmiyorum. Ben yıllarca niye çalıştım? Hukuku hiçe sayıyorlar en çok zoruma bu gidiyor."
