Dev Maden-Sen, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, Türkiye’de madencilerin hâlâ ölüm riski altında çalıştığını, Soma’dan bu yana koşulların düzelmediğini vurguladı. Sendika, “İş cinayetlerinde adalet sağlanmadığı için ölümler sürüyor” diyerek hızlı yargılama ve caydırıcı ceza çağrısı yaptı.
“Madenciler Sağ Çalışıp Sağ Çıkmak İstiyor”
Türkiye Devrimci Maden Arama ve İşletme İşçileri Sendikası (Dev Maden-Sen), Dünya Madenciler Günü nedeniyle yayımladığı açıklamada, madenlerdeki ağır çalışma koşullarının hâlâ düzelmediğini belirtti. “Sağ olarak girdiğimiz maden ocaklarından sağ olarak çıkmak istiyoruz, çalışırken ölmek istemiyoruz” ifadeleriyle seslenen sendika, Soma’da 301 işçinin ölümüne rağmen hiçbir yapısal iyileştirme yapılmadığını vurguladı.
Sendika, Türkiye’de iş cinayetlerinin işlendiği davalarda adaletin sağlanmadığını, sorumluların ceza almadığını ve bu nedenle işçi ölümlerinin sürdüğünü belirterek “Yargılamaların hızlı, cezaların daha caydırıcı olmasıdır talebimiz” dedi.
“Madenler Halkın Malıdır, Sermayeye Terk Edilemez”
Açıklamada madenlerin kamuya ait bir değer olduğu ve kamu yararını önceleyen bir Ulusal Madencilik Politikası gerektiği ifade edildi. Son yıllarda gerçekleştirilen özelleştirme, devir, kiralama ve taşeronlaştırma uygulamalarının maden sektörünü “talan ve kâr” odaklı hale getirdiği vurgulandı.
Dev Maden-Sen, maden işletmelerinin çoğunun daha fazla kâr amacıyla bilimsel madencilik ilkelerini hiçe saydığını, hem işçiyi hem doğayı sömüren bir modelin sürdüğünü belirtti. Türkiye’nin büyük sermaye şirketlerinin en üst sıralarında maden patronlarının bulunduğuna dikkat çekilerek, “İşçiye zırnık koklatmıyorlar” değerlendirmesi yapıldı.
“Soma, Ermenek, Şirvan… Siyasi Sorumluluk Üstlenilmedi”
Sendika, son yıllarda yaşanan kitlesel maden facialarında hiçbir siyasi sorumluluk üstlenilmediğini, şirket sahiplerinin ceza almadığını, bazı davalarda ölen işçilerin ve mühendislerin bile kusurlu gösterildiğini hatırlattı.
Açıklamada, kaçak maden ocaklarında yaşanan ölümlerin sürdüğü, Afgan işçi Mohammed Nourtani’nin öldürülüp yakılmaya çalışıldığı olayın hâlâ hafızalarda taze olduğu belirtildi.
“İşçi Güvenliği İçin Bağımsız Bir Yapı Kurulmalı”
Dev Maden-Sen, maden iş kolunun ağır ve yüksek risk barındırdığına vurgu yaparak etkin kamu denetiminin zorunlu olduğunu bildirdi. Piyasalaşan işçi sağlığı ve iş güvenliği uygulamalarına karşı; sendikaların, meslek odalarının, çevre örgütlerinin ve üniversitelerin katılımıyla bağımsız bir kurumsal yapı kurulması gerektiği ifade edildi.
Sendika, maden işçilerinin sendikal güvence altına alınmasını ve sendikalaşmanın önündeki baskıların kaldırılmasını talep ederek açıklamasını “Hak verilmez alınır; hakkımız olanı ya alacağız ya alacağız” sözleriyle tamamladı.




