CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve görevden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, diploma iptali davasında Marmara Kapalı Cezaevi’ndeki duruşma salonunda hakim karşısına çıktı. 1994 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden aldığı diplomanın sahte olduğu iddiasıyla hakkında açılan davada 8 yıl 9 aya kadar hapis istemiyle yargılanan İmamoğlu, davanın “tümüyle siyasi bir kurgu” olduğunu söyledi.
“Bu iddianameyi seçimleri kaybedeceğini bilen kişi yazdırdı”
İmamoğlu, savunmasına başladığında iddianameyi sert sözlerle eleştirdi:
“35 yıl önce 18 yaşında bir öğrenciydim. Anlattıklarınızın hiçbirinin benimle ilgisi yok. Bu iddianameyi yazan savcı değil. Bu iddianameyi, bir sonraki seçimde beni yenemeyeceğini bilen kişi yazdırdı. Bu dava, başlı başına bir yüz karasıdır.”
“Anamın ak sütü gibi helal diplomamı gasp ettiler”
İmamoğlu, diplomasının iptaliyle yaşadığı mağduriyetin sadece kendisiyle sınırlı olmadığını belirterek şunları dile getirdi:
“Ben bu davanın iki kere mağduruyum. Birincisi, anamın ak sütü kadar helal emeğimle kazandığım diplomam iptal edildi. İkincisi, bu gerekçe gösterilerek cezaevine atıldım. Bu ülkede herkesin emeğini bir çırpıda yok sayabilecek bir düzen kurulmuş durumda. Bu manada dava sadece benimle değil, tüm yurttaşların geleceğiyle ilgilidir.”
Duruşma salonunda sloganlar ve alkışlar
Sabah saatlerinde başlayan duruşmada, salona getirilen İmamoğlu partililer tarafından “Cumhurbaşkanı İmamoğlu” sloganlarıyla karşılandı. Koyu lacivert takım elbisesiyle kürsüye çıkan İmamoğlu, kimlik tespiti sırasında “Yüksek lisans” ifadesini kullandı. Bu sözler salonda alkışlarla karşılandı.
“12 metrekarede öyle özgürüm ki”
Savunması sırasında sık sık iddianameyi “saçmalık” olarak nitelendiren İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benim diplomamı iptal ettikten sonra beni hapsettiler. Şimdi buradayım. 12 metrekarede öyle özgürüm ki, o sarayında çatlasın. Bu davaya inananların oranı yüzde 25 bile değil. Toplum bu kurguyu görüyor. Yargı, iktidarın sopası haline getirilirse devletin temeli çöker. Çünkü hukukun olmadığı yerde devlet olmaz.”
“Darbeleri yapanları ve destekleyenleri kınıyorum”
Savunmasının önemli bir bölümünde 12 Eylül’ü hatırlatan İmamoğlu, davayı siyasi bir darbe olarak nitelendirdi:
“Bugün 12 Eylül. Askeri darbeleri nasıl kınıyorsak, siyasi darbeleri de kınıyoruz. Bu süreç de bir darbedir. Bu davayı yazdıran irade, seçimlerde kaybedeceğini bildiği için cumhurbaşkanı adayı olmamı engellemeye çalışıyor. Ama başaramayacak.”
Destekçiler duruşmadaydı
Duruşmayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel, parti yöneticileri, milletvekilleri, İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, belediye başkanları ve İmamoğlu’nun ailesi takip etti. Salonda sık sık “Her şey çok güzel olacak” ve “Ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları yükseldi.