HABER: Mehmet OFLAZ

(ANKARA) - Gaziantep'te 6 Şubat depremlerinde yıkılarak, 49 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan Emre Apartmanı ile ilgili, Karadeniz Teknik Üniversitesinden (KTÜ) 5 akademisyen tarafından hazırlanan ek bilirkişi raporu dosyaya sunuldu. ANKA Haber Ajansı'nın ulaştığı raporda, binanın beton dayanımının yetersiz olduğuna, zeminin taşıma kapasitesinin ise 4 kat fazla yüke maruz bırakıldığına yer verildi.

Gökhan Günaydın: "Halep oradaysa arşın burada"
Gökhan Günaydın: "Halep oradaysa arşın burada"
İçeriği Görüntüle

6 Şubat depremlerinde Gaziantep'in Şehitkamil ilçesi Batıkent Mahallesi'nde bulunan 11 katlı Emre Apartmanı'nın yıkılması sonucu 49 kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi de yaralandı.

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, binanın yıkılmasına ilişkin müteahhitler Ali Emre ve Ahmet Yıldız, mühendis Nazmi Tosun ve mimar Erol Özuslu hakkında, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açtı.

Gaziantep 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava için KTÜ'den 5 akademisyen ek bilirkişi raporu düzenleyerek, dosyaya sundu.

"Zemin taşıyabileceği değerin 4 katından fazla bir yüke maruz kaldı"

ANKA Haber Ajansı muhabirinin edindiği bilgiye göre bilirkişi heyeti, binadan alınan beton karot örneklerinin basınç dayanımının hem projelerde öngörülen dayanımı sağlamadığını belirledi. Ancak karot numunelerinin binanın hangi katındaki kolon, kiriş ve perdelerden alındığı net olarak bilinmediğinden beton dayanımındaki yetersizlikten hangi müteahhidin sorumlu olduğunun kesin olarak belirlenemediği vurgulandı. Raporda, betonarme uygulama projesi ile sahada yapılan uygulama arasında temel sistemi, kolon sayısı, yerleşimi ve boyutları bakımından farklılıklar tespit edildi. Ayrıca tekil temel olarak oluşturulan sistemin boyutlarının yetersiz olduğu, zeminin taşıyabileceği değerin 4 katından fazla yüke maruz kaldığı bildirildi.

"Bina kaçak ve betonarme projesi olmadan başlandı"

Bilirkişi raporuna göre, 1999 yılına ait uydu görüntüleri, dava konusu parselde A blok inşaatına 3 Temmuz 1999'dan önce başlandığını gösterdi. Buna karşın, binanın ruhsat onay tarihi 1 Kasım 1999 olarak kayda geçti. Uzmanlar, bu durumun binaya kaçak olarak ve betonarme projesi olmadan başlandığını net şekilde ortaya koyduğunu belirtti.

Rapora göre, binanın ruhsat öncesi inşaatından bina müteahhidi Ahmet Yıldız ve mimar Erol Özuslu sorumlu. Ancak, Erol Özuslu’nun 14 Mayıs 1999 tarihli müteahhitlikten istifa yazısının ardından, 3 Temmuz 1999 tarihine kadar geçen yaklaşık 45 günlük sürede inşaatta ne kadar ilerleme kaydedildiği belirlenemedi. Yani 14 Mayıs 1999 tarihi itibarıyla binanın inşa seviyesinin net olarak bilinmediği ifade edildi. Binayı Ocak 2000 tarihinde devralan Ali Emre'nin, projeye aykırı inşa edilen kolon boyutlarını tespit etmesi ve gerekli önlemleri alması gerekiyordu. Uzmanlar, bu tedbirlerin alınmamasının binanın güvenliği açısından ciddi riskler oluşturduğunu vurguladı. Raporda, Ali Emre'nin teknik inceleme ve önlem alma yükümlülüğünü yerine getirmediğine dikkat çekildi. Binaya yapı kullanma belgesi alınması aşamasında, Erol Özuslu aynı anda hem şantiye şefi hem de fenni mesul olarak imza attı. Bu durum, belgenin verilmesine imkan sağladığı için Özuslu'nun kusurlu olduğunu gösterdi. Ayrıca, binadaki aykırılıklara rağmen belediye birimlerinin, Özuslu'nun aynı anda hem şantiye şefi hem fenni mesul olarak imza atmasına izin vererek yapı kullanma belgesi vermesi nedeniyle sorumlu ve kusurlu olduğu vurgulandı.

 

Kaynak: ANKA