Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Bir Resmin Anatomisi” başlıklı paylaşımında, “Trump’ın Oval Ofis’te Avrupalı liderlerle verdiği resim uluslararası düzen açısından da uluslararası aktörler açısından da uyarıcı alarm etkisi yapmalıdır. NATO’nun en büyük ikinci askeri gücüne sahip olan ve geliştirilmesi planlanan Avrupa güvenlik mimarisine en büyük katkıyı yapma potansiyeline sahip olan Türkiye’nin Alaska-Washington süreçlerinden dışlanması ABD açısından hem stratejik bir körlük hem de açık bir istiskaldir” dedi.

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, sosyal medya platformu X üzerinden “Bir Resmin Anatomisi” başlığıyla bir paylaşım yaptı. Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Trump’ın Oval Ofis’te Avrupalı liderlerle verdiği resim uluslararası düzen açısından da uluslararası aktörler açısından da uyarıcı alarm etkisi yapmalıdır.

Madde madde açıklayalım:

1. Egemen ulus-devletlerden oluştuğu varsayılan uluslararası düzen açısından uyarıcıdır; çünkü bu resim bırakın ülkeler arasındaki eşitliği BMGK Daimi Üyeleri arasında bile eşitliği yok saymakta ve uluslararası sistemin bir patronaj ilişkisine dönüştüğünü göstermektedir.

Trump dünyayı her türlü ortak kuraldan azade bir şirket mantığı ile yönetmeye çalışmaktadır. Bu mantıkta Oval Ofis şirketin genel merkezi, diğer liderler de şirketin çalışanları gibi takdim edilmektedir. Asırlara dayanan en basit protokol esasları bile yok sayılmıştır. Bu resimde diğer liderlerin yardımcıları da Trump karşısında Beyaz Saray memurları gibi oturtulmuştur.

2. Genel olarak AB, özel olarak Avrupalı devletler açısından uyarıcıdır, çünkü Trump Avrupalı liderlere tam bir istiskal uygulaması yapmıştır. Kendisi karar verici patron makamında otururken onları karşısında hizalamıştır.

Bu aynı zamanda üçüncü taraflara mesaj niteliğindedir. Trump bu resim ile 'Avrupa ile ilgili kararlar da benim liderliğimde alınır' diyerek Rusya ve Çin’e her konuda nihai muhatabınız benim mesajı iletmiştir.

İşin Avrupa ülkeleri açısından vahim olanı ise Avrupalı liderlerin bu istiskale razı olmaları ve bu mesajı onaylar şekilde edilgen bir tutum sergilemeleridir. II. Dünya Savaşı’nın yıkımından ABD yardımı ile kurtulan Avrupalı liderler olarak Churchill, Charles De Gaulle veya Konrad Adenauer böyle bir istiskali kabul eder miydi? Ya da dönemin II. Dünya Savaşı’nın muzaffer ABD başkanları böyle bir muameleyi zihinlerinden bile geçirebilirler miydi? Bırakın onları, daha yakın zamanda Jacques Chirac’ın ya da Angela Merkel’in böyle bir muameleyi kabul etmesi mümkün müydü?

Bugün Avrupa hem stratejik vizyon hem de liderlik açısından ciddi bir zaaf içindedir. Avrupa’da yükselen populist siyaset büyük bir stratejik vizyon ve liderlik açığı oluşturmuş durumdadır. Bu açık giderilmeden AB’nin ya da tek tek Avrupa ülkelerinin küresel ve bölgesel dengelerde stratejik bir aktör niteliği kazanması çok zordur.

3. Bu tablo eşit egemen devletler arasında bir ortak güvenlik örgütü olarak kurulmuş olan NATO’nun geleceği açısından da uyarıcı niteliktedir, çünkü bu resim Trump’ın NATO’yu bir ortak güvenlik örgütü olmaktan çıkararak ABD’nin stratejik aygıtı haline getirme stratejisini bir ileri aşamaya götürmüştür.

Nihayetinde Ukrayna-Rusya savaşının önemli faktörlerinden birisi Ukrayna’nın NATO üyeliğidir. NATO-Rusya-Ukrayna ilişkilerinin denge içinde yürüdüğü ve NATO-Rusya ve NATO-Ukrayna konseylerinin eşzamanlı toplandığı dönemlerde herhangi bir kriz yaşanmamıştı.

Bu resimde Rusya-Ukrayna savaşından en çok etkilenen ve bu savaşın yaygınlaşması halinde de doğrudan savaştan en çok etkilenecek taraf olma riski taşıyan Türkiye, Polonya, Norveç, İsveç, Karadeniz ve Baltık ülkelerinin liderlerinin devre dışında tutulması hem NATO’nun ortak güvenlik anlayışına aykırıdır hem de açık bir istiskaldir. Ayrıca bütün NATO ülkelerini temsil eden Genel Sekreterin sınırlı katılımlı bir toplantıda herhangi bir görevli gibi oturtulması eşit egemen devletlerin kurduğu bir örgütün iç hukuku açısından da doğru değildir.

CHP'li Çiler'den depremzedeye 17 bin liralık su faturasına tepki: "İktidar yaraları sarmak yerine depremzedelere yeni yükler bindiriyor"
CHP'li Çiler'den depremzedeye 17 bin liralık su faturasına tepki: "İktidar yaraları sarmak yerine depremzedelere yeni yükler bindiriyor"
İçeriği Görüntüle

4. Bu resim Türkiye açısından da kaygı verici bir uyarı niteliğindedir, çünkü Türkiye’ye herhangi bir izleyici ya da bazı görüşmelere ev sahipliği yapan sıradan bir servis ülkesi muamelesi. Türkiye şu ana kadar hem jeopolitik risk ve ekonomik sonuçlar açısından en çok etkilenen ülkedir ve hem de bundan sonra da savaşın yaygınlaşabileceği her senaryoda en fazla zarar görecek ülkedir.

NATO’nun en büyük ikinci askeri gücüne sahip olan ve geliştirilmesi planlanan Avrupa güvenlik mimarisine en büyük katkıyı yapma potansiyeline sahip olan Türkiye’nin Alaska-Washington süreçlerinden dışlanması ABD açısından hem stratejik bir körlük hem de açık bir istiskaldir.”

Kaynak: ANKA