Yeni Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin MYK toplantısı sonrası yaptığı basın açıklamasında PKK'nın Türkiye'den çekilme kararıne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kılıç, terör örgütünün sınır içinden çekilmesini olumlu karşıladığını vurgularken, bunun bölgedeki bütün terör hücrelerinin aynı anda tasfiye edilmesiyle anlam taşıyacağını belirtti. Açıklamada PKK ile birlikte PYD, YPG ve KCK gibi yapılar da hedefe kondu; silahların devlete teslim edilmesi ve terörist unsurların siyasal alana geçirilmeyecek bir süreçle bertaraf edilmesi gerektiği ifade edildi. Kılıç ayrıca ekonomik gündem, gençlerin evlenememesi, makarna tüketimindeki artış ve Doğu Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin eleştirilerini paylaştı.
Kılıç’ın değerlendirmesi: Çekilme önemli ama tek başına çözüm değil
Yeniden Refah Partisi yetkilisi Kılıç, PKK'nın Türkiye'den çekilme kararıni ilk bakışta olumlu olarak niteledi; ancak bunun “yeryüzünün en önemli gerçeği” olmadığını söyledi. Kılıç’a göre asıl hedef, sınır içindeki ve ötesindeki tüm terör hücrelerinin eş zamanlı şekilde tasfiye edilmesidir. PKK’nın geri çekilmesi, operasyonel bir geri adım olarak anlam taşısa da; PYD, YPG, KCK gibi bağlantılı yapıların varlığını sürdürmesi durumunda sahada güvenlik sorunu devam eder. Kılıç, silahların bırakılarak devlete teslim edilmesi gerektiğini vurguladı ve “terör tüm hücreleriyle ve bütün şubeleriyle bölgeden silinmelidir” sözleriyle partinin tavrını netleştirdi. Açıklama, terörün sadece coğrafi bir yer değiştirmesiyle bitmeyeceği; siyasi, hukuki ve güvenlik boyutlarıyla ele alınması gerektiği mesajını taşıdı.
Gençlik, evlenememe ve ekonomik parametreler
Kılıç, gençlerin “evlenememe” sorununun altında yatan ekonomik gerçeklere dikkat çekti: işsizlik, konut yetersizliği ve gelir dengesizliği. “Evlenmeyen gençler” tanımı yerine “evlenemeyen gençler” ifadesini kullanmanın önemine vurgu yapan Kılıç, hükümetin gençlerle yüz yüze görüşme planını eleştirdi. Ona göre soru yanlış kurulduğu için çözüm de eksik kalır; gençlerin “niye evlenemiyorsunuz?” sorusuna verilen cevaplar iş ve barınma eksikliğini, yaşam maliyetlerindeki yükselişi ve süresiz nafaka gibi hukukî belirsizlikleri işaret ediyor. Kılıç, Refah Partisi'nin süresiz nafaka ile ilgili TBMM'de bekleyen kanun teklifine atıf yaparak, ekonomik düzenlemeler ve istihdam teşviklerinin gençlerin evlilik kararlarını doğrudan etkilediğini belirtti. Bu bağlamda, gençleri evlilikten uzaklaştıran nedenlerin yalnızca kültürel değil, ağır ekonomik engeller olduğunun altı çizildi.
Beslenme, gıda enflasyonu ve makarna tüketimindeki artış
Kılıç’ın açıklamasında dikkat çeken bir diğer nokta Türkiye’deki beslenme profili oldu. Son yıllarda kişi başına makarna tüketiminin 4,4 kilogramdan 7,3 kilograma yükseldiğini belirten Kılıç, makarnanın sıklıkla salçalı soslarla veya sade olarak tüketilmesinin protein açısından zayıf bir beslenme alışkanlığı yarattığını söyledi. Bu tespit, gıda enflasyonunun etkileriyle birlikte değerlendirildiğinde, halkın daha ucuz ve karbonhidrat ağırlıklı besinlere yöneldiğini gösteriyor. Kılıç, hububat, bakliyat, et, süt, yumurta ve peynir gibi temel gıdalara erişimi kolaylaştıracak tarım politikalarının acilen uygulanması gerektiğini savundu. Gıda güvenliği ve uygun fiyatlı besin erişimi meseleleri çözülmediği sürece, makarna gibi temel ama besleyicilik açısından tek başına yeterli olmayan gıdalara bağımlılığın süreceği uyarısı yapıldı.
Bölgesel çıkarlar: Doğu Akdeniz mesajı ve diplomasi çağrısı
Kılıç, Lübnan’ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile deniz sınırı anlaşmasını onaylamasının, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin çıkarlarını zayıflatma potansiyeli taşıdığını belirtti. Bu gelişmeyi, bölgesel bir çerçevenin Türkiye hariç kurgulanması yönünde bir adım olarak okuyan Kılıç, “mavi vatan” tezinin nerede olduğu sorusunu gündeme taşıdı. Türkiye’nin ve KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki ekonomik ve politik çıkarlarının sessizce terkedildiği endişesini dile getiren Kılıç, Lübnan Parlamentosu onayı öncesinde diplomatik girişimlerin yoğunlaştırılması çağrısı yaptı. TBMM ve Cumhurbaşkanlığı kabinesi nezdinde acil inisiyatif alınması gerektiğini savunan Kılıç, bölgesel müzakere ve güç gösterilerinin Türkiye’nin stratejik çıkarları açısından kritik olduğunu vurguladı.
Futboldaki bahis iddiaları ve disiplin çağrısı
Spor gündemine ilişkin değerlendirmesinde Kılıç, TFF Başkanı tarafından dile getirilen hakemlerin bahis hesaplarına ilişkin iddiaları “vahim” diye nitelendirdi. Kılıç, futbol sektörünün büyüklüğüne atıf yaparak, bahis iddialarının hem sportif hem de etik açıdan ağır sonuçları olacağını söyledi. Bu tür iddiaların ciddiyetle soruşturulması gerektiğini; geç kalınmış olsa bile TFF ve ilgili kurumların daha sıkı önlemler almasının gerekli olduğunu belirtti. Kılıç, denetimlerin sıklaştırılmasını ve şeffaf soruşturmaların yürütülmesini isteyerek, sporda güven ortamının korunmasının ülke çıkarlarıyla da bağlantılı olduğunu ifade etti.





