Ankara’nın başkent oluşunun 102. yıl dönümünde konuşan Mansur Yavaş, “Demokrasiyi yalnız sandıkta değil; adalette, eşitlikte ve vicdanda yaşatmak zorundayız” dedi.
Başkent oluşunun 102. yılı büyük coşkuyla kutlandı
Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara’nın başkent ilan edilişinin 102. yıl dönümünü Kocatepe Kültür Merkezi’nde düzenlenen özel bir resepsiyonla kutladı. Açılışı yapılan merkezin ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliğe siyaset, diplomasi, sanat ve medya dünyasından çok sayıda davetli katıldı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, törende yaptığı konuşmada hem kentin tarihsel rolüne hem de demokrasiye olan inancına vurgu yaptı. “Ankaramız’ın başkent oluşunun 102. yıl dönümünü büyük bir gurur ve derin bir sorumluluk bilinciyle kutluyoruz,” diyen Yavaş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’yı yalnızca coğrafi bir merkez değil, “ahlaki ve fikri bir başkent” olarak gördüğünü hatırlattı.
“Ankara, sadece Türkiye’nin değil dünyanın sayılı başkentlerinden biri”
Yavaş, Cumhuriyet’in kalbi olarak nitelendirdiği Ankara’nın tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yaptığını belirtti:
“Galatların, Romalıların, Selçukluların ve Ahilerin şehri Ankara, bugün modern yapıları, yeşil alanları, sanayisi, üniversiteleri ve kültürel çeşitliliğiyle sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da sayılı başkentlerinden biri haline gelmiştir.”
Başkentte son yıllarda hayata geçirilen projelere değinen Yavaş, “Görev süremiz boyunca 20 milyon metrekare yeni yeşil alan kazandırdık. Tarihi yapıları restore ediyor, kültürel mirasımızı yaşatıyoruz. Kimseyi ayırmadan, oy veren vermeyen herkes için çalışıyoruz,” ifadelerini kullandı.
“Biz bu şehrin ruhunu da onarıyoruz”
Yavaş, Ankara’yı yalnızca fiziksel olarak değil, toplumsal değerleriyle birlikte onarmaya çalıştıklarını vurguladı:
“Ankara sadece taş ve betondan ibaret bir şehir değil; yardımlaşmanın, iyiliğin, vicdanın ve kardeşliğin başkentidir. Biz bu şehrin ruhunu da onarıyoruz.”
Pandemi döneminde başlatılan “Başkentler Dayanışması” projesinin 43 ülke arasında bilgi paylaşımı sağladığını belirten Yavaş, Ankara’nın barış, dostluk ve dayanışma diplomasisinin merkezlerinden biri haline geldiğini söyledi.
“Hukukun üstünlüğüne ve adaletin yerini bulacağına inanıyoruz”
Konuşmasının en dikkat çeken bölümlerinden birinde Yavaş, demokrasi ve hukuk vurgusu yaptı.
“Biz demokrasinin, yalnız sandıkta değil; adalette, eşitlikte, şeffaflıkta ve vicdanda yaşatılması gerektiğine inanıyoruz,” diyen Yavaş, sözlerine şöyle devam etti:
“Hiçbir kararın, hiçbir hesaplaşmanın demokrasimizin itibarına gölge düşürmesine razı değiliz. Hukukun üstünlüğüne, adaletin bir gün mutlaka yerini bulacağına yürekten inanıyorum.”
“Hiçbir makam, adaletin üstünde değildir”
Yavaş, demokrasiye inancını “Hiçbir makam, hiçbir imza, hiçbir koltuk; adaletin ve halkın vicdanının üstünde değildir” sözleriyle ifade etti.
“Demokrasiye inanmak sadece oy kullanmakla değil; her koşulda doğruyu savunmakla mümkündür. Biz o doğruyu savunmaya devam edeceğiz. Adaletin terazisine ve milletimizin vicdanına güveniyoruz,” dedi.
“Ankara, Cumhuriyetin kalbi olmaya devam edecek”
Konuşmasını “Bu şehir, Cumhuriyetin kalbi olmaya, adaletin, vicdanın ve iyiliğin başkenti olmaya devam edecektir” sözleriyle tamamlayan Yavaş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle andı.
Resepsiyon, Seğmenler’in halk dansı gösterisi, “Küllerinden Doğuşun Başkenti” belgeseli ve “Cumhuriyet’in Işığı Ankara” müzik dinletisiyle devam etti.
