CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, diploma davasının üçüncü duruşmasında savunma verdi. İmamoğlu, davanın “siyasi bir operasyona dönüştüğünü” söyleyerek hakim değişikliklerini eleştirdi ve “Seksen altı milyon adına konuşuyorum, beni hiçbir güç yıldıramaz” dedi.

Silivri’de üçüncü duruşma: İmamoğlu yeniden hakim karşısında

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, diplomasının iptal edilmesinin ardından ertesi gün gözaltına alındığı süreçle ilgili açılan davanın üçüncü duruşması için Silivri’deki Marmara Cezaevi duruşma salonunda hakim karşısına çıktı.
İmamoğlu, savunmasında bunun bir “diploma davası değil siyasi müdahale” olduğunu vurguladı.

“Bu bir diploma davası değildir, siyasi operasyondur”

İmamoğlu, savunmasının başında davanın niteliğini şu sözlerle tanımladı:
“Bu bir diploma davası değildir. Bir Cumhurbaşkanının, Cumhurbaşkanı adayına karşı siyasi bir davaya dönüştürülmüş, adayını tabiri caizse devre dışı bırakma mücadelesidir.”

Yunus Emre’nin “Dil söyler kulak dinler, kalp söyler kainat dinler” sözleriyle konuşmasına başlayan İmamoğlu, “Kalpten konuşuyorum ve Türk milleti adına kalpten dinlemenizi diliyorum” dedi.

“Her kritik aşamada hakim değiştiriliyor, bu doğal akış değildir”

İmamoğlu, yakın dönemde hakkında görülen tüm davalarda hakim değişiklikleri yapıldığını belirterek, bunun yargı sürecine gölge düşürdüğünü ifade etti:

“Ahmak davasında, on dokuz Mart sürecinde, diploma davasında, idari mahkemedeki diploma iptalinde, Beylikdüzü davasında… Adımın geçtiği tüm ceza davalarında hakimleri geri değiştirdiler. Bu doğal akış değildir. Bu dosya her kritik aşamasında yeni bir el tarafından yönlendiriliyor. Öyle bir dava olmaz. Maç arasında hakem değiştirilmez.”

Hakimin de dosyaya yeni atandığını hatırlatan İmamoğlu, adil yargılanma hakkının zedelendiğini söyledi.

“Sessizliğin çoğaldığı yerde zulüm cesaret bulur”

İmamoğlu, yargı sürecinin demokrasi ve hukuk açısından tehlikeli bir tablo oluşturduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Sessizliğin çoğaldığı yerde zulüm cesaret bulur. Gücü elinde tutanlar bu durumdan cesaret alır. Ben şu anda kendimi seksen altı milyon insan adına en sorumlu kişi kabul ediyorum. Mücadelem şahsi değil, Türk milleti adınadır. Beni hiçbir güç yıldıramaz. Bugün dünden daha güçlüyüm, yarın daha da güçlü olacağım.”

“Cumhuriyetin kalbi vicdandır, hafıza kaybına izin vermeyeceğim”

Demokrasinin temelinin eleştiri ve özgür düşünce olduğunu söyleyen İmamoğlu, toplumun hafıza kaybına uğratılmasına izin vermeyeceğini belirtti:

Malatya'da sanayi esnafı hak kayıplarına tepki gösterdi: “30 metrekare dükkanla meslek yapılmaz”
Malatya'da sanayi esnafı hak kayıplarına tepki gösterdi: “30 metrekare dükkanla meslek yapılmaz”
İçeriği Görüntüle

“Cumhuriyetin düşmanı farklı düşünenler değil, düşünmekten vazgeçenlerdir. Hafıza kaybı devlet ve millet için yok oluştur. Bu milleti hafıza kaybına uğratmak isteyenlere izin vermeyeceğim.”

“Siyasetin gücüne adalet erkini teslim edenleri suçluyorum”

Savunmasında sert ifadeler kullanan İmamoğlu, yargının siyasallaştığı iddiasını tekrar gündeme getirdi:

“Adaletsizliği suçluyorum. Yargıyı siyasetin aracı hâline getirenleri suçluyorum. Bu suçu işleyenlerin hukukun önünde hesap vereceğine yüzde yüz inanıyorum. Bu ülkede hukuk artık doğal akışıyla işlemiyor, iktidarın ihtiyaç duyduğu sonuçlara göre şekillendiriliyor.”

“Bu ülkede hukuk iktidarın ihtiyacına göre şekilleniyor”

Davasına bakan heyetin birkaç kez değiştirildiğine değinen İmamoğlu, bunun doğal hakim ilkesine aykırı olduğunu vurguladı:

“İBB soruşturmasına bakacak heyetin yeniden kurulması, diğer davalardaki değişiklikler… Bunlar adil yargılama hakkına gölge düşürüyor. Doğal hakim ilkesinin nerede kaldığı sorulmalıdır.”

“Bu dava kişisel değil, Türkiye’nin geleceği için verilen bir mücadeledir”

İmamoğlu, hukuk mücadelesini kişisel bir süreç olarak görmediğini belirterek konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“Konuşanı sabah karanlığında gözaltına alabilirler, tutsak edebilirler. Ama sesimizi kısmaya çalışsalar da daha güçlü çıkacağız. Susmamak bugün bir vatan hizmetidir. Bu mücadele Türkiye’nin geleceği içindir.”

Kaynak: ANKA