Bağımsız Türkiye Partisi’nin “Geleceğimizi Savunmak” programı Hatay’da düzenlendi. BTP Genel Başkan Yardımcısı Karamus, “Gençliği olmayan ülkenin geleceği olamaz” dedi.
“Geleceğimizi Savunmak” programı Hatay’da gerçekleştirildi
Bağımsız Türkiye Partisi’nin (BTP) sanal bahis, uyuşturucu ve çeteleşme gibi toplumsal tehlikelere karşı Türkiye genelinde başlattığı “Geleceğimizi Savunmak” programları Hatay’da devam etti. Programa gençler, sivil toplum temsilcileri ve uzmanlar katıldı.
Etkinlikte özellikle gençleri hedef alan zararlı alışkanlıklar ve dijital tehlikelere karşı farkındalık oluşturmak amaçlandı. BTP yöneticileri, uyuşturucu ve sanal bahisle mücadelenin sadece devletin değil, toplumun ortak sorumluluğu olduğunu vurguladı.
“Gençliği korumak geleceği savunmaktır”
BTP Genel Başkan Yardımcısı Bilal Karamus, programın kapanış konuşmasında gençliğin bir ülkenin en büyük sermayesi olduğunu belirtti. Karamus, “Beşeri sermayemiz bizim insanımızdır, gençliğimizdir. Gençliği olmayan bir ülkenin diğer sermayeleri ne kadar fazla olursa olsun bunları yönetecek insan olmadıktan sonra bu hiçbir işe yaramaz” dedi.
Karamus, uyuşturucu ve kötü alışkanlıkların yayılmasında etkili olan dört unsura dikkat çekti:
-
Kötülüğü koruyan bir üst irade,
-
Anonimlik yani failin belirsizliği,
-
Suçu himaye eden bir çevre,
-
Gence kendi iradesini ortaya koyacak karakter desteği.
“Bu zinciri kırmadan mücadele başarıya ulaşamaz” diyen Karamus, “Geleceği savunmak, gençliği korumaktan geçiyor” ifadelerini kullandı.
“Siyasetin görevi insanı yaşatmaktır”
Programda konuşan BTP Genel Başkan Yardımcısı Karabulut, partinin “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışıyla hareket ettiğini belirtti. “Siyasetin görevi, devletin devamını sağlamak kadar insanın yaşamını da korumaktır” diyen Karabulut, “Herhangi bir oy kaygısı taşımadan Türkiye’nin dört bir yanında gençliğe sahip çıkmak için sahadayız” açıklamasında bulundu.
Karabulut, partinin düzenlediği programların siyaset üstü bir farkındalık hareketi olduğunu vurgulayarak, gençleri ve aileleri mücadeleye katılmaya çağırdı.
“Bağımlılık bir beyin hastalığıdır”
Programda Uzman Psikolog Kübra Kaya Ceylan, bağımlılığın sadece sosyal değil, aynı zamanda tıbbi bir sorun olduğuna dikkat çekti. Ceylan, “Bağımlılık ister maddeyle ister davranışla olsun, beynin kimyasını değiştiren kronik bir hastalıktır” dedi.
Ceylan, ailelere çocuklarıyla iletişimde açık ve destekleyici bir dil kullanmaları gerektiğini hatırlatarak, “Suçlamadan, dışlamadan, dinleyerek yaklaşmak bağımlılıkla mücadelede en etkili yoldur” diye konuştu.
“Önleme tedaviden daha etkili ve ucuz”
Hatay Yeşilay Temsilcisi Formatör Elif Özdemir, bağımlılıkla mücadelede önleyici çalışmaların önemini vurguladı. “Önleme ve koruma tedaviden hem daha kolay hem daha ucuzdur” diyen Özdemir, herkesi gönüllü olarak farkındalık çalışmalarına katılmaya davet etti.
İlahiyatçı Hasan Aydın ise konuşmasında toplumun ahlaki sorumluluğuna dikkat çekti: “Bu çocuklar bizim çocuklarımız. Korkmayacağız, yılmayacağız, seferberlik ilan edip sahip çıkacağız. Önce iyi insan olacağız ki çocuklarımızdan da bunu isteyebilelim.”
