RTÜK Üyesi Tuncay Keser: “Medyadaki tek seslilik arttıkça demokrasinin nefesi daralır”
RTÜK Üyesi Tuncay Keser: “Medyadaki tek seslilik arttıkça demokrasinin nefesi daralır”
İçeriği Görüntüle

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü casusluk soruşturması kapsamında TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ 24 Ekim’de gözaltına alınmış, aynı soruşturma çerçevesinde kanalı bünyesinde barındıran şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atanmıştı.

Tepkiler üzerine Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), DİSK Basın-İş, Gazeteciler Cemiyeti ve Dicle Fırat Gazeteciler Derneği temsilcileri TELE1’in Ankara Bürosu’nu ziyaret ederek dayanışma mesajı verdi.

“Antidemokratik uygulamaları kabul etmiyoruz”

ÇGD Genel Sekreteri Ceren Bayar, iki ay önce TELE1’e verilen ekran karartma cezasını hatırlatarak, “Gönül isterdi ki daha güzel sebeplerle bir araya gelelim ama yine basın özgürlüğüne darbe günlerinden geçiyoruz. TELE1’e hukuksuz gerekçelerle kayyum atandı. Bu kararı kabul etmiyoruz ve geri çekilmesi için mücadele edeceğiz” dedi.

Bayar, Türkiye’de barış ve demokrasiye dair umutların yeniden yeşerdiği bir dönemde böyle bir uygulamanın çelişkili olduğunu vurguladı.

“Baskılar ağırlaşsa da mücadelemiz sürecek”

TGS Ankara Şube Başkanı Sinan Tartanoğlu, meslek örgütlerinin iki nedenle TELE1’in yanında olduklarını belirtti:
“Birincisi, siyasal iktidarın gazeteciliğe düşman politikalarıyla mücadele etmek. İkincisi, gazeteciliğe sahip çıkmak için kararlılığımızı göstermek. Baskılar ne kadar ağırlaşırsa ağırlaşsın mücadelemiz sürecek.”

“Basın özgürlüğü ve özel mülkiyet ayaklar altında”

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Turgut Dedeoğlu, kayyum kararının yalnızca basın özgürlüğüne değil, özel mülkiyet hakkına da müdahale anlamına geldiğini söyledi:
“Anayasanın basın, örgütlenme ve mülkiyet özgürlüğü maddeleri çiğneniyor. Etki ajanlığı yasası çıkarılmadan, şimdi ajanlık suçlamalarıyla gazeteciler hedef alınıyor.”

“TELE1’e el konulması bir çökmedir”

Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili Ayhan Aydemir, TELE1’e kayyum atanmasını hukuksuzluk olarak değerlendirdi:
“Bu, basına yönelik bir çökme operasyonudur. TELE1’in her zaman arkasında olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz.”

“Güç birliğiyle bu günleri aşacağız”

Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Yusuf Kanlı da, “Baskılar artık gazetecilerin kurumlarına kadar uzandı. Ancak dayanışma içinde güç birliğiyle bu karanlık günleri de aşacağız. Türkiye eninde sonunda aydınlık günlere ulaşacaktır” dedi.

“Kayyum zihniyetine ortak direniş şart”

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Temsilcisi Selman Güleryüz, kayyum uygulamasının Türkiye’nin farklı alanlarında sıkça görüldüğünü hatırlatarak, “Hiçbir kayyum hakikati susturamaz. Bu zihniyete karşı ortak bir mücadele verilmezse, benzer uygulamalar toplumun tüm alanlarına yayılır” ifadelerini kullandı.

“Kayyum yayın sürecini durduramaz”

Basın örgütlerinin ardından konuşan Laiklik Meclisi Sözcüsü Ömer Faruk Eminağaoğlu, TELE1’e atanan kayyumun hukuksuz olduğunu belirtti:
“RTÜK tarafından verilmiş bir yayın durdurma kararı yokken, fiilen yayın akışına müdahale edildi. Bu, halkın haber alma hakkına ve basın özgürlüğüne açık bir saldırıdır. TELE1 susturulamaz.”

“TELE1’e kumpas kuruldu”

Sol Parti Sözcüsü İsmail Hakkı Tombul ise Merdan Yanardağ’a yönelik suçlamaların asılsız olduğunu belirterek,
“Yanardağ yurtsever, antiemperyalist bir gazetecidir. TELE1’e kurulan bu kumpasla halkın sesi susturulmak isteniyor ama halkın haber alma hakkına hep birlikte sahip çıkacağız” dedi.

Kaynak: ANKA