CHP İstanbul Milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Ali Gökçek, 7–8 Eylül tarihlerinde CHP İstanbul İl Başkanlığı önünde yaşanan polis müdahalesinde yakın mesafeden yüzüne biber gazı sıkıldığına dair görüntüleri sosyal medyadan paylaştı. Gökçek, yaşananları “kanunsuz ve orantısız şiddet” olarak nitelendirip İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya yönelik bir dizi soru önergesi verdi; milletvekili, müdahaleyi “temel insan haklarına aykırı ve ciddi sağlık riski taşıyan bir uygulama” olarak tanımladı. Olayın ardından muhalefet milletvekilleri Meclis gündemine taşıyarak sorumluların tespit edilmesini ve işlem başlatılmasını talep etti.
Olayın özeti: Görüntüler ve vekilin iddiaları
CHP tarafının paylaştığı video ve fotoğraflarda, bazı emniyet görevlilerinin kalabalığa ve milletvekillerine doğru biber gazı kullandığı; Gökçek’in özellikle yüzüne hedef alınarak gaz sıkıldığı iddiası yer aldı. Gökçek, sosyal medya paylaşımlarında İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya “Bu kanunsuz emri siz mi verdiniz?” diye seslendi ve emri verenlerin açıklanmasını talep etti. Yayın organlarında çıkan haberlere göre, olay sırasında hem parti yetkilileri hem de yurttaşlar polisin müdahalesine maruz kaldı; muhalefet, müdahalenin orantısız olduğunu vurguladı. Bu iddialar ve paylaşılan görüntüler, olaya ilişkin soru önergelerinin verilmesine neden oldu.
Meclis’e taşınan sorular: Hangi konular soruluyor?
Ali Gökçek’in yönelttiği soru önergesinde; müdahalede orantısız güç kullanan emniyet görevlilerinin tespiti, yakın mesafeden biber gazı sıkan memurun kimliği, parti binası içinde ve çevresinde kullanılan biber gazı miktarı, bu uygulamanın talimatını veren makamın kim olduğu ve emniyet personeline yönelik eğitim uygulamalarının durumu gibi başlıklar yer aldı. Ayrıca Gökçek, yetkisini aşan veya talimatlara aykırı davranan görevliler ve amirleri hakkında soruşturma açılıp açılmayacağını sordu. Önergede son 10 yıldaki idari cezalar ve 2025 yılı içinde İstanbul’daki biber gazı stoklarına ilişkin bilgiler de istendi. Bu talepler, olayın hem idari hem de hukuki açıdan takip edildiğini gösteriyor.
Hukuki ve sağlık boyutu: Biber gazı kullanımı tartışması
Muhalefet temsilcileri, özellikle yakın mesafeden ve doğrudan kişilerin yüzlerine yönelik biber gazı uygulamasının hem hukuka aykırı hem de sağlık açısından risk taşıdığı görüşünde. Uzmanlar ve sivil toplum temsilcileri benzer müdahalelerde gazın solunum ve göz-dokularına zarar verebileceğini; yoğun veya uygunsuz kullanımın ağır sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor. Dolayısıyla olaydaki tartışma yalnızca “kimin emriyle yapıldığı” sorusuyla sınırlı kalmayıp, biber gazı kullanımının standardizasyonu, mesafe kuralları ve kolluk eğitimlerinin yeterliliği ekseninde de sürüyor. Bu boyut, soru önergelerinde yer alan “eğitim veriliyor mu?” ve “talimatı kim verdi?” gibi sorularla doğrudan bağlantılı.
Yetkili makamlardan beklentiler ve soruşturma süreci
CHP’li milletvekillerinin talepleri, biber gazı kullanımına dair iddiaların somut biçimde açıklığa kavuşturulması; olası orantısız güç uygulaması varsa sorumlular hakkında idari ve adli işlemlerin başlatılması yönünde. İçişleri Bakanlığı’ndan veya ilgili emniyet birimlerinden gelecek resmi açıklama, hem olayın zaman akışını hem de hangi birimlerin müdahalede bulunduğunu netleştirecek. Basında çıkan haberlerde milletvekillerinin Meclis aracılığıyla sorularını yönelttiği, bazı görüntülerin ulusal medyada yer aldığı ve konunun kamuoyunda geniş yankı uyandırdığı ifade ediliyor. Hukuki süreçte; görüntülerin, tanık beyanlarının ve emniyet içi kayıtların incelenmesi belirleyici olacak.