CHP 38. Kurultayı ve İstanbul İl Kongresi’nin iptali talebiyle açılan dava, yeterli hukuki delil olmadığı gerekçesiyle reddedildi.
Mahkemeden Gerekçeli Ret Kararı: "Somut Belge Yok, Tanıkla İspat Edilemez"
Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP 38. Olağan Kurultayı ve İstanbul İl Kongresi’nin iptali talebiyle açılan davayı reddetmişti. Mahkeme, davanın reddine ilişkin 17 sayfalık gerekçeli kararını yazdı. Kararda, “mutlak butlan” iddiasını destekleyecek somut belge sunulmadığı, delegelerin iradelerinin menfaat temini yoluyla fesada uğratıldığı yönündeki iddiaların tanık beyanıyla ispat edilemeyeceği vurgulandı.
"Mutlak Butlan" İçin Hukuki Zemin Yok
Davacı taraf, kurultay ve kongrede "menfaat sağlanarak delegelerin iradesinin fesada uğratıldığı" iddiasıyla tüm kararların yok hükmünde sayılmasını istemişti. Ancak mahkeme, bu iddiaların Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu kapsamında, seçimlerin iptaline neden olabilecek mutlak butlan koşullarını oluşturmadığına dikkat çekti.
Gerekçede şu ifadelere yer verildi:
“Mutlak butlan talebinin niteliği gereği, işlemi baştan itibaren geçersiz sayacak olguların tanık dinletilerek ispat edilemeyeceği kanaatiyle, tanık dinletilmesi talebi reddedilmiştir.”
Mahkeme: “Siyasi Ahlak Tartışılabilir Ama Hukuki Sonuç Doğurmaz”
Mahkeme, seçimlerde usulsüzlük iddialarının, ceza hukuku bağlamında kişisel sorumluluk doğurabileceğini ancak bu durumun kurultayın tümünün geçersiz sayılması için yeterli olmadığını belirtti. Kurultaylarda seçimlere “hile karıştırıldığı” yönündeki ceza davasının sonucunun da bekletici mesele yapılamayacağına hükmetti.
Gerekçeli kararda şu ifadeye yer verildi:
“İlgililerin cezalandırılmasına karar verilmesi halinde dahi bu durum yalnızca kişisel cezai sorumluluğu gerektirir; mutlak butlan sonucunu doğurmaz.”
İstanbul İl Kongresi İddiaları da Reddedildi
Davacı taraf, İstanbul İl Kongresi’nde 600’den fazla yetkisiz kişinin oy kullandığını iddia etmişti. Mahkeme bu iddiayı da reddederek, Sarıyer İlçe Seçim Kurulu’ndan alınan belgelerde oy kullanan delege sayısı ve tabii delegelerin ayrıntılarının belirtildiğini, herhangi bir usulsüzlük tespit edilmediğini ifade etti.
Ayrıca gizli oy ve açık sayım esasına göre yapılan seçimlerde, bir delegenin hangi oyu verdiğinin tespit edilemeyeceği ve bu sebeple de irade sakatlığı iddiasının ispatlanamayacağı vurgulandı.
İstanbul İl Başkanlığı Hakkındaki Dava Usulden Reddedildi
CHP İstanbul İl Başkanlığı'na yöneltilen davanın ise "pasif husumet yokluğu" nedeniyle usulden reddedildiği belirtildi. Mahkeme, il başkanlığının tüzel kişiliği olmadığı, parti adına dava açılacaksa bunun Genel Merkez üzerinden yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Bu doğrultuda:
“CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın davalı sıfatı taşımadığı anlaşılmış, bu nedenle dava usulden reddedilmiştir.”
Genel Ahlaka Aykırılık İddiası Geçersiz Sayıldı
Kararda, mutlak butlan nedenlerinden biri olan “genel ahlaka aykırılık” konusunda da açıklama yapıldı. Türk Ceza Kanunu’nda yer alan genel ahlaka aykırı suçlar arasında sayılan fiillerin (fuhuş, müstehcenlik, kumar vb.) somut olayda yer almadığına işaret edilerek, bu yöndeki iddiaların da hukuki sonuç doğuramayacağı belirtildi.
Sonuç: Tartışma Siyaset Ahlakı Düzeyinde Kalıyor
Mahkeme, özetle CHP kurultayı ve İstanbul İl Kongresi’nde iddia edilen usulsüzlüklerin, hukuki değil siyasi etik bağlamında değerlendirilebileceğini, ancak iptal gerekçesi olamayacağını ifade etti. Kararda şu ifadeye yer verildi:
“İddialar siyasi ahlak yönünden tartışılabilir, ancak mevcut yasal düzenlemeler kapsamında seçim sonuçlarının butlanla geçersiz sayılmasına imkân bulunmamaktadır.”
