(İSTANBUL) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin 102’inci yıl dönümü dolayısıyla Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı. Özel, “Hayatım boyunca şahsıma yapılan pek çok kusuru, pek çok haksızlığı affettim. Kolay barıştım, kolay barışırım. Ancak bu partide, bu partinin her kademesinde görev yapmış kim olursa olsun bu kardeşlik hukukuna, bu birlikteliğimize, bu tek vücutluğumuza, 47 yıl sonra birinci parti oluşumuza, arkadaşlarımızı zindanlarda tutanlara karşı tek yumruk oluşumuza, tarihin en kalabalık eylemlerini yapışımıza gölge düşürmeye çalışan, saraya alet olup bu partiye zarar vermek isteyen bir karından doğduğum kardeşim olsa affetmem, affetmeyeceğim” dedi.

Özel, partisinin 102'inci kuruluş yıl dönümü kutlamaları kapsamında, Taksim Cumhuriyet Anıtı'nda düzenlenen çelenk koyma törenine katıldı. CHP Lideri Özel’e, mahkeme kararıyla CHP İstanbul İl Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Özgür Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan, genel başkan yardımcıları, milletveklilleri ve Parti Meclisi üyelerinin yanı sıra çok sayıda partili eşlik etti.

Anıta çelenk sunumunun ardından, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Ardından Özel, basın mensuplarına açıklama yaptı. Sözlerine “Kimseye hak ettiğinden fazla önem atfetmeyin ve lütfen beni dinleyin” diyerek başlayan Özel, şunları söyledi:

“Bugün 9 Eylül. CHP’nin kuruluş yıl dönümü. Bugün 9 Eylül. CHP’nin, CHP’lilerin doğum günü. Bugün sabahın il saatlerinde, Ankara'da kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ziyaret ederek, ardından İsmet Paşa'yı ziyaret ederek, daha sonra Ankara'da kalan arkadaşlarımız Devlet Mezarlıklarındaki önceki genel başkanlarımızı, partimize emeği olan liderlerimizi ziyaret ederken ben buraya geldim ve İstanbul İl Başkanım Özgür Çelik ile birlikte rahmetli Genel Başkanlarımız Altan Öymen’i ve Erdal İnönü'yü mezarları başında andık, saygılarımızı sunduk ve buraya geldik.

“Yetkiyi AK Parti yargısından alırsanız 5 bin polise ihtiyacınız var. Milletten alıyorsanız Taksim'e gelirsiniz, sizi 5 bin partili karşılar”

Özgür Özel, İstanbul'da... Özgür Çelik, Özel'i havalimanında karşıladı
Özgür Özel, İstanbul'da... Özgür Çelik, Özel'i havalimanında karşıladı
İçeriği Görüntüle

Araç şu köşeyi dönerken Taksim Meydanı'nı ve sizleri gördüğümdeki duygumu şöyle ifade etmek isterim: Araç buraya döndü. Tüm Türkiye, AK Parti’nin yönlendirdiği talimatlı yargıyla Türkiye'nin kurucu partisine, onun İstanbul il başkanlığına karşı yapılan bir darbeyi ve bunu 5 bin polisle birlikte gerçekleştirenleri gördüm. Eğer yetkiyi AK Parti yargısından alırsanız 5 bin polise ihtiyacınız var. Ama eğer yetkiyi milletten alıyorsanız işte Taksim'e gelirsiniz, sizi 5 bin tane partili karşılar. Köşeyi dönüp de bu meydanı hıncahınç sizlerle dolu gördüğümde Özgür Başkan'a meydanı işaret ettim. Dedim ki ‘Bu partide en önemli görevi Genel Başkan yapmıyor. En önemli görevi dünkü durumu görüp bugün 50 kişiyle konulacak bu çelenk sunma törenini vazife bilip günün ortasında, güneşin altında gelip de duran şu partili yapıyor.’

“CHP birdir, bütündür, tek teminatı üyeleridir, sandıktır”

CHP’yi bölebilirler mi? CHP birdir, bütündür, tek teminatı üyeleridir, sandıktır. Türkiye'yi sandıksız yönetmeye niyet edenler, Türkiye'de tek adamı yollayıp Gazi'nin kurduğu Cumhuriyet’te İsmet Paşa'nın kaybettiği seçimle Türkiye'yi armağan ettiği çok partili rejimi, iktidarların seçimle gelip seçimle gitmesini, seçim kaybedeceğini anlayınca hazmedemeyenler şimdiden CHP’nin İstanbul il kongresi, İstanbul İl Başkanlığı üzerinden sandığı kaldırmaya, yerine atanmışlar getirmeye çalışıyorlar. Teslim olmayacağız. ‘Neyine güveniyorsun?’ Sadece ve sadece size güveniyorum.

“Partimi sandığın kıymetini bilenlere emanet ediyorum”

Bu ülke, Kurtuluş Savaşı’nı başlatmaya giderken bir tek adamın talimatıyla hakkında idam cezası verilmiş, ölüm fermanı boynunda Kurtuluş Savaşı’na çıkmış biri tarafından kuruldu. Tüm genel başkanları suikast girişimlerine uğradılar, linç girişimlerine uğradılar. Gün oldu, parti kapandı. Genel başkanlar, yöneticileri, il başkanları cezaevlerindeydi. Cezaevindeyken bile kalkıp, 9 Eylül günü takım elbise giyip, cezaevindeki Atatürk maskına gidip çiçek koymuş bir gelenek asla ve asla parçalanamaz, ele geçirilemez, teslim olmaz, olmayacak. İçinde bulunduğumuz durumu gördüğümüzde, bu durumu Türkiye'nin sandığı, yani ‘Beni yönetecek kişiyi ben seçmeliyim’ diyen, ‘Ben kime dersem o seçsin, eğer beğenmezsem gönderirim. Ben milletim, milli iradeyim’ diyen herkese sesleniyorum: Ben partimi elbette her bir üyeme ama siz vicdanlı demokratlara, bu sandığın kıymetini bilenlere, ‘Ben kimi seçersem o yönetir’ diyen vicdanlı, ahlaklı insanların engin yüreklerine emanet ediyorum.

“Biriz ve beraberiz”

Bugün Silivri’de kalkan, partinin kuruluş günü için giyinen, bulundukları hücrelerde bizimle birlikte İstiklal Marşı söyleyen, İstanbul İl Başkanımızın bugünkü çağrısına, ‘Kendim Silivri zindanındayım ama yüreğim, gönlüm, ruhum Taksim’de sizlerledir’ diyen Ekrem Başkanı ve arkadaşlarımızı selamlıyoruz. Buradan darbe dönemleri dışında partiyi saldırı altında olduğu en zorlu günlerde 81 ilde, 973 ilçede mücadele eden, sabahleyin kalkıp ‘Birazdan gelirler’ deyip çayı demleyen ablamdan, abimden gün boyunca baba ocağına odun çekenlere, çorbasını kaynatanlara, bacasını tüttürenlere, Atatürk’ün emanetine evladı gibi sahip çıkan CHP örgütüne selam olsun. O baba evinin kapısı ardına kadar açıktır. Baba evini devletin, milletin evladı polislere kanunsuz emir verip onları baba evine ite kaka, kavga dövüş, gaz sıkarak yollayanlara inat, biz partimizin, baba evimizin kapısını herkese açık tutuyoruz. Bize dayanışma gösteren, sahip çıkan, muhalefetten diğer siyasi partilere saygılarımızı sunuyoruz. Ve bu acımasız, haksız, hukuksuz saldırıyla tapusu dahi genel merkeze kayıtlı binadan halen daha polisleri çıkarmayanlara, kardeşlik hukukunun üstünde bir hukuk tanımayan bu partide kardeşi kardeşin karşısındaymış gibi göstermek için algı operasyonu yapmaya çalışanlara şunu söylüyorum: Kardeşler, son seçimde yarıştılar. Yarısı kazandı, yarısı o gün kazanmadı. Ama demokrasi fikrinin insanları, demokrasi fikrinin sahibi CHP’nin üyeleri o günden beri birlikteler. İstanbul’da Özgür Başkan’a oy veren delege kadar vermeyenler bu süreçte partiye sahip çıkıyorlar. Biriz ve beraberiz.

“Saraya alet olup bu partiye zarar vermek isteyen bir karından doğduğum kardeşim olsa affetmem”

Hayatım boyunca şahsıma yapılan pek çok kusuru, pek çok haksızlığı affettim. Kolay barıştım, kolay barışırım. Ancak bu partide, bu partinin her kademesinde görev yapmış kim olursa olsun bu kardeşlik hukukuna, bu birlikteliğimize, bu tek vücutluğumuza, 47 yıl sonra birinci parti oluşumuza, arkadaşlarımızı zindanlarda tutanlara karşı tek yumruk oluşumuza, her çarşamba bir ilçede, her hafta sonu bir şehirde o şehrin, o ilçenin tarihinin en kalabalık eylemlerini yapışımıza gölge düşürmeye çalışan, saraya alet olup bu partiye zarar vermek isteyen bir karından doğduğum kardeşim olsa affetmem, affetmeyeceğim. ‘Partiliyim’ diyen herkesi partinin seçilmişlerine, seçme iradesine saygı duymaya, sahip çıkmaya; görev bekleyen herkesi içinde bulunduğumuz süreçte özgürce aday olmaya, yarışmaya ve bir güç alacaksa bu örgütten, bu partiden, devlet için bir yetki alacaksan bu milletten yolun geçtiğini hatırlamaya, öğrenmeye, bundan sapmamaya davet ediyorum.

“Doğum gününüz kutlu olsun”

Bunun aksi yapılan her davranış, her adım, her söz nazarı itibarımda, temsil ettiğim makam itibarıyla partime, kurucusu olduğumuz Cumhuriyet’e, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırasına hakarettir, ihanettir. Türkiye’nin ilk siyasi partisi olmasından dolayı aslında tüm siyasi partilerin, tüm geleneklerinde temsil edilmesini sağlayan öncü partimizin yaş günü, sadece CHP’lilerin değil, Türkiye demokrasisinin, demokrasi fikrine inanan herkesin doğum günüdür. Tüm demokratlar adına hoş geldiniz diyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Biz haklıyız, biz kazanacağız, asla teslim olmayacağız. Demokrasi kazanacak. Türkiye kazanacak. Doğum gününüz kutlu olsun.”

Kaynak: ANKA