Yılmaz Vural: Kendimizi Bir Belanın İçine Soktuk

Tesislerde basın mensuplarıyla bir araya gelen Vural, satır başlarıyla şunları anlattı: Antalya’da toplandığımızda 12 kişiydik. Altyapıdan 9 oyuncuyu kampa davet ettik. 2024 Ocak’a kadar transfer yasağı var. Bu değişim şehre umut getirdi. Yöneticilerimiz sıkıntı içinde ama Valimiz Hulusi Şahin ve belediye başkanlarımız ben gelmeden evvel toplantı yaparak, yardımcı olacaklarını vaat ettiler. Bu çok önemliydi. Biz kamptayken 16 futbolcu TFF’ye başvurmuştu ödemeleri yapıldı. Ufak tefek sıkıntılar var ama Büyükşehir Belediye Başkanımız her türlü arkamızda olduğunu söyledi. Valimizle bir görüşme yapacağım. Futbol camiası olarak bildiğimiz bir devlet adamımız. Bütün bunlar güzel gelişmeler. Yönetim kurulundan sahaya çıkacak arkadaşlarımız futboldan başka bir şey düşünmesinler, yönetim kurulu da verdikleri sözü yerine getiriyorlar. Takım neşesini buldu. Takımı verebileceği en yüksek performansı verip, en yüksek puanı alacak duruma getireceğiz. İyi bir teknik ekibimiz var. Profesyonel bir ekip, yeterki iş sahaya kalsın. 25 kişilik kadrodan 19’una şans verdik, oyuncuları oynadıkça tanıyoruz. Mazeret olmadan zaman istemeden kısa sürede cenderenin içine girdik. Bundan sonra sorumluluğu aldık. 19 oyuncuya şans verdik. Awuku cezalı, Barış ise sakat olduğu için şans veremedik. 12 gün ara verilirse oyuncunun forma girmesi zor oluyor. Böyle arkadaşlarımız var. 10 arkadaşımızda sakatlık sorunu var. Efendi, düzgün, aslan gibi yabancı oyuncularımız var. Temposu yüksek maçlarda sakatlık sorunu olabiliyor. Bizim takımda hiçbir zaman eksik olmaz. 11 kişi çıkıyorsa bu takım tamamdır. Altyapıda oyunculara bakıyoruz. İki dönem transfer yasağı var. Bu takım sayı olarak kayıp yaşar, altyapıdan oyuncu çıkaramazsak Bursa ve Eskişehir’in başına gelen bizim de başımıza gelir. Bu takım en az 10 maç kazanmak zorunda. 2 maç fazla oynuyoruz. 2 maçtan birini kazanmalıyız. Samsun, Bandırma ve Keçiörengücü’nden puan alıp, daha alt sıradaki takımlara puan kaybediyoruz. Bu lig çok dengesiz, güçler farkı çok az. Daha dengeli yönetilen takımlar sağlıklı hale geliyor. Şu anda 3 puan silindikten sonra 17.sıradayız. Gol atma ve yeme dengesi bozulmuş. Bu takım 10 maçı durarak kazanamaz. Bu takımın rakibin üzerine gitmesi lazım. Seçeceğimiz oyuncu tiplemesi değişti. Bizde çabuk oyuncular var. Oyuncularla konuştum; biz gidip rakibe hata yaptıracağız. Önce kazanmayı ön planda tutmalıyız. Bizim niyetimiz yenmeye oynayalım, olmasa da berabere kalalım. Bu hafta aldığımız 1 puan altın çünkü rakiplerimiz kaybetti. Bazı pozisyonlarda sıkıntı var. Oyuncular, bu oynasa bu oynamasa eleştirileri var. Önde bir oyuncu oynatmalıyız ki topu tutsun. Takım kadrosu yaparken en ince detayına kadar düşünüyoruz. Cengizhan, Donsah ve Aly Malle kart konusunda sınırdılar, Awuku’nun cezası sürüyor. Adalet prensibi içinde kadro seçimimiz olacak.  Altyapıya onları izlediğimiz için bir dinamizm geldi. Altyapıda iyi oyuncular var. Yeni kurulan takımlarsa aidiyet olmuyor. Amatör kümedeki Malatyaspor ile ilgili borçlar ödenip, genel kurulda birleşme kararı alınabilir. Bunu medya gündeme getirirse iyi olur. Şu andaki konumda bu gündemde yer bulabilir. Oymadığımız maçları izlediniz. Bodrumspor maçında karşı karşıya pozisyonlar bulduk. Devre 1-1 bitti, ikinci yarıda net bir pozisyon vardı, atsak farklı olacaktı. Çıkarken bir top kaybı gol oldu. Adanaspor maçına giderken; kazanmak zorundayız dedik. Çok şükür bu maçta yönetici arkadaşlarımızda problemleri çözdü. Yine şansızlıklar dizisi; penaltı kaçtı, akabinde yarım yamalak hücuma çıkarken kaptırdığımız topla kalecinin kurtarma şansı yok. Sonra biz döndürmek için uğraşırken çıkış yaparken topu kaptırdık, Ahmethan iki kişi arasından vurdu gol oldu. Oyuncularımız oyunu terk etmedi. 97’de olsa skoru 2-2’ye getirdik. 3 puan alacağımız bir maçtı, çok üzüldüm. Bir oyun tarzı oluşturmaya çalışıyoruz. A ve B planı oluşturmak için çalışıyoruz. Ben oyuncuya uymam. Antrenör çok çalışıyor diye eleştirilmez. Çok şükür bizim oyuncularımız yok. Gece geç saatlere yatırıyorum. Kısa sürede mazeretsiz bir şey üretmek zorundayız. Eleştiriye saygı duyan bir adamım. Medya ile problemim olmaz. Buraya kariyer yapmaya gelmedim. İlk düşüreceğim takım olmaz. Burayı kurtarırsam en çok ben sevinirim. Kulübümüzü kontrole geldiler, ne kadar acı, Türkiye’de başka kulüp mü yok? 400 milyonun üzerinde borç var. Yönetim için istifa deniliyor, bu arkadaşlar gelmiş çaba veriyorlar. Yöneticilere de üzülüyorum. Morallendik, ekonomimiz eskisinden biraz daha iyi. Cihat Arslan ve Hasan Özer ile çalıştım ve ikisiyle de konuştum. Onlara sordum olumsuz bir durumu ifade etmediler. Hasan başarılıydı, devamı mümkün olsaydı. Onlardan fikir aldım. Oyun tarzlarını söylediler. Belediye başkanımız vaat ettiğini yaptı. Valimiz ile görüşeceğiz. Bu hafta önemli bir maç, Cuma gününe kadar vaat edilenler yapılsın. Sıkıntı tam çözülmedi. Çözülese bir sıkıntı kalmayacak. Sezon sonuna kadar 1 lira almadan çalıştığımız kulüp oldu. Borçsuz bir kulüp var mı bilmiyorum. Türkiye’de kimse havadan para kazanmıyor, anası ağlıyor. Takımlar üretmiyor hep tüketiyor. Takımın üçte ikisi gitmek istiyordu şu an böyle bir şey duymuyorum. İyi ki transferi açamamışlar. Biz, 250’yi vermeyin bu oyuncuları sıfır hata götürün. Bu takımı muhafaza etsinler, seneye şampiyonluğa oynayacak potansiyeli var. 5 yabancı genç ve dinamik. Akıllı bir antrenörün kabul edebileceği bir pozisyon değil. Kendimizi bir belanın içine soktuk. Profesyonel bir seçim değil duygusal oldu. Eyüp takımı mağlubiyet aldı, kulüp başkanı kıyamet kopardı. Galatasaray’ın yarısı orada, bireysel anlamda iyi bir takım. O maçı izledik, analizini yaptık. Yenilmeyecek takım yok.