Siirtli Ayakkabı Tamircisi: Millet Lükse Gidiyor Artık Tamiri Bırakmışlar. Çocuklarım Dahil Artık Tamir Yaptırmıyorlar

Yaşam (Anka) - Anka Haber Ajansı | 03.02.2022 - 17:24, Güncelleme: 03.02.2022 - 18:25 4520+ kez okundu.
 

Siirtli Ayakkabı Tamircisi: Millet Lükse Gidiyor Artık Tamiri Bırakmışlar. Çocuklarım Dahil Artık Tamir Yaptırmıyorlar

Siirt’te, geçimini 42 yıldır ayakkabı tamirciliği yaparak sağlayan Talat Özkılıç, "Terzi boş oturuyor, ayakkabıcı boş oturuyor. Millet lükse gidiyor artık tamiri bırakmışlar. Çocuklarım dahil artık tamir yaptırmıyorlar” dedi.

Siirtli ayakkabı tamircisi Talat Özkılıç, vatandaşların artık ayakkabı tamirini tercih etmediklerini belirtti. Özkılıç, "Ben 42 senedir yapıyorum bu işi. Millet lükse gidiyor artık tamiri bırakmışlar. Çocuklarım dahil artık tamir yaptırmıyorlar. 20-25 sene önce gece saatlerine kadar çalıştığımız oluyordu, yetiştiremiyorduk. Şimdi geliyor adam diyor dikiş atma, çivi çakma gözükecek ben giymeyeceğim. Tamirat yapmıyorlar. Ama yırtık pantolon giyiyor. Moda olduğu için giyiyor ama yırtık ayakkabı giymez, tamir yapmaz" dedi. "BOŞ OTURUYORUZ" 5-6 yıldır işlerin durma noktasına geldiğini söyleyen Özkılıç, "Boş oturuyoruz, şu an boşuz. Ekonomik olarak iş olsa iyidir çok şükür, iş olmazsa yok. Millet tamir yapmıyor. Ben emekliyim geçinebiliyorum. Ben şu zaman kadar çocuklarımı bu sanatla geçindirdim. Çok iyi çalışıyorduk ama 5-6 senedir böyle" diye konuştu. Bu sanatın ölmemesi gerektiğini belirten Özkılıç, "Bunun bir sonu olacak tabi neticede. Tamir yapsın, atmasınlar. Bunlar ziyandır, israftır. Tamirat yaptırsınlar biz de çalışalım. Bak terzi boş oturuyor, ayakkabıcı boş oturuyor. Bu sanatın ölmemesi lazım. Millet terlikle dolaşmayacak ayakkabı giyiyor neticede. Ama yapmıyor, kendi çocuklarım dahil tamirat yapmıyor atıyorlar. Kim var 5-6 tane ayakkabısı olmayan?" dedi. "HEPİMİZ PERİŞAN DURUMDAYIZ" Türkiye’de üretim olmadığını söyleyen Özkılıç konuşmasını şöyle sürdürdü: “Adam şimdi gidiyor ayakkabı alıyor 50 liraya. İki gün sonra abi kokuyor diyor. Tabii kokacak, lastiktir genelde hepsi Çin malıdır. Şu an Türkiye’de üretilen bir şey yok. Bir Antep var, orası da durmuş. Şu an dükkan benim olmasa kira olsa kapatacağım. Eğlence olarak geliyorum. Bir boya oluyor, bir bağ satışı oluyor ama tamir yok. Çay sigara parasını çıkardığım zaman ‘elhamdülillah’ diyorum. Allah milletimizin yardımcısı olsun gerçekten millet perişan durumda. Hepimiz de perişan durumdayız. Umudumuz var bugünler de geçecek. Hep birlikte biraz üretim olursa inşallah düzelecek. Her şey üretime bağlı. Yeter ki üretimimiz olsun, yeter ki çiftçimiz çalışsın, yeter ki hayvancımız çalışsın. İnsanımız da katkıda bulunmak istiyor ama imkanlar el vermiyor.” "DÜKKAN KİRASINI ÇIKARAMIYORUM" Alım gücünün azaldığını vurgulayan ayakkabı tamircisi Halil Çoban, "Yıllardır bu meslekteyim. Ne dükkan kirasını çıkarabiliyor ne biç bir şey, oturuyorsun. Milletin alım gücü sıfır. Tamirde de millette para yok ki. Eskiden her şey el emeğiydi şimdi her şey fabrikasyona dönmüş. 20-30 liraya, 50 liraya bir ayakkabı. Adam tamire gelmez ki. Bir bağ satışı var, bir astar satışı var, başka bir şey yok" dedi. Eskiden günde iki çift ayakkabı ürettiklerini ama günümüzdeki ayakkabılardan daha sağlıklı olduğunu belirten Çoban şunları söyledi: "Eskiden köseleydi ayakkabılar, elle yapılıyordu, el emeğiydi. Günde iki çift ayakkabı çıkarabiliyorduk o zamanlar. Kösele olduğu için bir gün yüzünü ondan sonra bir günde tabanını yapıştırıp ıslattıktan sonra hamlaşarak o köseleyi çalışabiliyordun. Günde iki çift çıkarabiliyordun. Bugün atölyelerde 80 çift birden atıyor. Ama diyeceksin ki sağlıklı mı, yok sağlıklı değil. Hepsi neolit hepsi lastik. Köseleyse havyan derisiydi. Hayvan derisi haliyle hem biraz daha pahalı olur hem sağlık açısından bilhassa ayaklar açısından çok rahattır. Ayaklarda ne mantar oluşurdu ne egzama oluşurdu, hiçbir şey olmazdı ayaklarınız. Tertemizdi. Kokma olmazdı."
Siirt’te, geçimini 42 yıldır ayakkabı tamirciliği yaparak sağlayan Talat Özkılıç, "Terzi boş oturuyor, ayakkabıcı boş oturuyor. Millet lükse gidiyor artık tamiri bırakmışlar. Çocuklarım dahil artık tamir yaptırmıyorlar” dedi.

Siirtli ayakkabı tamircisi Talat Özkılıç, vatandaşların artık ayakkabı tamirini tercih etmediklerini belirtti.

Özkılıç, "Ben 42 senedir yapıyorum bu işi. Millet lükse gidiyor artık tamiri bırakmışlar. Çocuklarım dahil artık tamir yaptırmıyorlar. 20-25 sene önce gece saatlerine kadar çalıştığımız oluyordu, yetiştiremiyorduk. Şimdi geliyor adam diyor dikiş atma, çivi çakma gözükecek ben giymeyeceğim. Tamirat yapmıyorlar. Ama yırtık pantolon giyiyor. Moda olduğu için giyiyor ama yırtık ayakkabı giymez, tamir yapmaz" dedi.

"BOŞ OTURUYORUZ"

5-6 yıldır işlerin durma noktasına geldiğini söyleyen Özkılıç, "Boş oturuyoruz, şu an boşuz. Ekonomik olarak iş olsa iyidir çok şükür, iş olmazsa yok. Millet tamir yapmıyor. Ben emekliyim geçinebiliyorum. Ben şu zaman kadar çocuklarımı bu sanatla geçindirdim. Çok iyi çalışıyorduk ama 5-6 senedir böyle" diye konuştu.

Bu sanatın ölmemesi gerektiğini belirten Özkılıç, "Bunun bir sonu olacak tabi neticede. Tamir yapsın, atmasınlar. Bunlar ziyandır, israftır. Tamirat yaptırsınlar biz de çalışalım. Bak terzi boş oturuyor, ayakkabıcı boş oturuyor. Bu sanatın ölmemesi lazım. Millet terlikle dolaşmayacak ayakkabı giyiyor neticede. Ama yapmıyor, kendi çocuklarım dahil tamirat yapmıyor atıyorlar. Kim var 5-6 tane ayakkabısı olmayan?" dedi.

"HEPİMİZ PERİŞAN DURUMDAYIZ"

Türkiye’de üretim olmadığını söyleyen Özkılıç konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Adam şimdi gidiyor ayakkabı alıyor 50 liraya. İki gün sonra abi kokuyor diyor. Tabii kokacak, lastiktir genelde hepsi Çin malıdır. Şu an Türkiye’de üretilen bir şey yok. Bir Antep var, orası da durmuş. Şu an dükkan benim olmasa kira olsa kapatacağım. Eğlence olarak geliyorum. Bir boya oluyor, bir bağ satışı oluyor ama tamir yok. Çay sigara parasını çıkardığım zaman ‘elhamdülillah’ diyorum. Allah milletimizin yardımcısı olsun gerçekten millet perişan durumda. Hepimiz de perişan durumdayız. Umudumuz var bugünler de geçecek. Hep birlikte biraz üretim olursa inşallah düzelecek. Her şey üretime bağlı. Yeter ki üretimimiz olsun, yeter ki çiftçimiz çalışsın, yeter ki hayvancımız çalışsın. İnsanımız da katkıda bulunmak istiyor ama imkanlar el vermiyor.”

"DÜKKAN KİRASINI ÇIKARAMIYORUM"

Alım gücünün azaldığını vurgulayan ayakkabı tamircisi Halil Çoban, "Yıllardır bu meslekteyim. Ne dükkan kirasını çıkarabiliyor ne biç bir şey, oturuyorsun. Milletin alım gücü sıfır. Tamirde de millette para yok ki. Eskiden her şey el emeğiydi şimdi her şey fabrikasyona dönmüş. 20-30 liraya, 50 liraya bir ayakkabı. Adam tamire gelmez ki. Bir bağ satışı var, bir astar satışı var, başka bir şey yok" dedi.

Eskiden günde iki çift ayakkabı ürettiklerini ama günümüzdeki ayakkabılardan daha sağlıklı olduğunu belirten Çoban şunları söyledi:

"Eskiden köseleydi ayakkabılar, elle yapılıyordu, el emeğiydi. Günde iki çift ayakkabı çıkarabiliyorduk o zamanlar. Kösele olduğu için bir gün yüzünü ondan sonra bir günde tabanını yapıştırıp ıslattıktan sonra hamlaşarak o köseleyi çalışabiliyordun. Günde iki çift çıkarabiliyordun. Bugün atölyelerde 80 çift birden atıyor. Ama diyeceksin ki sağlıklı mı, yok sağlıklı değil. Hepsi neolit hepsi lastik. Köseleyse havyan derisiydi. Hayvan derisi haliyle hem biraz daha pahalı olur hem sağlık açısından bilhassa ayaklar açısından çok rahattır. Ayaklarda ne mantar oluşurdu ne egzama oluşurdu, hiçbir şey olmazdı ayaklarınız. Tertemizdi. Kokma olmazdı."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri