CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül ve Malatya İl Başkanı Barış Yıldız’dan oluşan CHP heyeti, saha çalışmaları kapsamında Malatya İnşaat Müteahhitleri Derneği’ni (Mim-Der) ziyaret etti. Sarıgül, “Murat Kurum Bakanımızdan, müteahhitlerimizin ve inşaat sektöründeki arkadaşlarımızın da beklentileri var. TOKİ’nin binaları yapılıyor ama yurttaşlarımız içine girdiğinde musluk ellerinde kalıyor. Malzeme kullanımındaki bu sorunlara biraz daha dikkat edilmesi gerekiyor” dedi.
CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Malatya İl Başkanı Barış Yıldız ve üyelerden oluşan heyet, saha çalışmaları kapsamında Mim-Der Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bülbüloğlu'nu ziyaret etti.
Bülbüloğlu: “Şehirde ciddi bir yapılaşma söz konusu, bu noktada çeşitli sıkıntılarımız var”
Mim-Der yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bülbüloğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti belirterek şöyle konuştu:
“Malatya’da çok ağır bir deprem yaşadık. 6 Şubat depremlerinde Malatya’da ciddi bir yıkım oldu ve sonrasında zorlu bir süreç yaşandı. Bu süreçte en çok etkilenen sektörlerin başında ise müteahhitlik sektörü geliyor. Çünkü olası bir depremde en çok hedef haline gelen, eleştirilen ve göz önünde olan sektör, müteahhitliktir. Malatya’da iki büyük deprem yaşadık. Ancak bu depremlerde, 2010 yılı sonrasında yani Yapı Denetim Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle yapılan binalarımızda yıkım olmadı ve can kaybı yaşanmadı. Bu bizler için son derece önemli bir kriterdir. Malatya’daki vefat sayısının görece düşük olmasını da bu sağlam yapılara bağlıyoruz. Bizler bir statik proje üretirken, bina inşa ederken esas amacımız can güvenliğini sağlamaktır. Yönetmelikler de bunu açıkça ifade eder ve bizlerden bunu talep eder. Bizler de bu noktada görevimizi yerine getirdik; binalarımız, vatandaşlarımızı burnu dahi kanamadan dışarı çıkardı. Elbette eksiklerimiz, hatalarımız vardır. Kamu kurumlarında olduğu gibi, yerel idarelerde olduğu gibi, işçilerimizde de meslektaşlarımızda da eksikler olabilir. Biz de bunun sorgulanması ve düzeltilmesi için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Önce iğneyi kendimize batırıyoruz, işin doğrusu budur.
Şu anda ise yerinde dönüşüm süreci, TOKİ konutlarının yapımı ve şehirde ciddi bir yapılaşma söz konusu. Bu noktada çeşitli sıkıntılarımız var. Bunları da kıymetli misafirlerimize, yöneticilerimize dile getireceğiz. Bu anlamda, derneğimizi ziyaretinizden duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum."
Yıldız: “İktidar programını sahada insanları dinleyerek belirleyeceğiz”
CHP Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, 81 ilde sahada olduklarını ifade ederek, “Evet, bugün Cumhuriyet Halk Partisi aslında Türkiye’nin her yerinde sahada. Meclis grubumuzdan milletvekillerimiz halkın nabzını ölçüyorlar. Bugün de yedi milletvekilimiz Malatya’da saha çalışmaları yapıyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara yürüyüş sürecinde yapılacak iktidar programını tamamen sahada insanları dinleyerek, birebir halkla temas kurarak belirleyecek" diye konuştu.
Sarıgül: “TOKİ’nin binaları yapılıyor, ama yurttaşlarımız içine girdiğinde musluk ellerinde kalıyor”
Malatya’da ilgiyle karşılandıklarının ifade eden Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül ise şöyle konuştu:
“Özellikle depremin izlerinin silinmesi gerekiyor. Birçok yurttaşımızla konuştum; Murat Kurum Bakanımızın buraya sık geldiğini söylediler. Bundan dolayı memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. Ancak Murat Kurum Bakanımızdan, müteahhitlerimizin ve inşaat sektöründeki arkadaşlarımızın da beklentileri var. TOKİ’nin binaları yapılıyor, ama yurttaşlarımız içine girdiğinde musluk ellerinde kalıyor. Malzeme kullanımındaki bu sorunlara biraz daha dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca TOKİ’den teslim edilen evlerin mutlaka altyapılarının, yollarının ve ulaşımının tamamlanmış olması lazım. Müteahhitlerimizin daha verimli, kararlı ve özverili çalışabilmesi için fiyatların da güncellenmesi yönünde beklentileri olduğunu kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Alın teri ve emek son derece değerlidir; alın teri ve emeğin hakkını mutlaka korumamız lazım.”
“Kayısı dalda, umutlar havada kalmış”
Zirai don nedeniyle çiftçilerin mağdur olduklarına vurgu yapan Sarıgül, çiftçiye acilen destek verilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Kayısı dalda, umutlar havada kalmış. Don nedeniyle çiftçilerimiz son derece mağdur. Kayısı çiftçimize mutlaka destek verilmesini şart olarak görüyorum. Dün akşam katıldığım bir temel atma töreninde çok üzüldüm, hala etkisi altındayım. Bir amcamız bana gözyaşlarıyla ineğini satmaya götürdüğünü söyledi. Bir vatandaşımız ineğini satıyorsa, o evde ve o köyde hüzün vardır, mutsuzluk vardır. Anasına sahip çıkmazsak, danasına sahip çıkamayız. Çiftçimizi ve tarımı hor görürsek, yarını da zor görürüz. Bu nedenle en az beş yıl boyunca çiftçilerimize tohum, gübre, ilaç ve mazot desteği verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ve tekrar tekrar söylüyorum: İsrail tohumuna güle güle, ata tohumuna kavuşmamız lazım ki çiftçimiz Malatya’da mutlu olsun. Bir kez daha bütün yetkililere sesleniyorum: Bu konuşmamı siyasi bir konuşma olarak almayın, vicdani bir konuşma olarak değerlendirin. Kayısı çiftçimize don nedeniyle mutlaka el birliğiyle destek olalım.”