İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM’deki haftalık grup toplantısında iktidarın yürüttüğü süreci sert sözlerle eleştirdi. Dervişoğlu, “Madem bu sürecin arkasındasınız, madem ki devlet projesi diyorsunuz, o halde imza yetkisi vardır. Atsın imzayı, salabiliyorsa Apo’yu salsın” dedi.
İYİ Parti Grup Toplantısında gündem sertti
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Toplantı öncesinde yeniden İYİ Parti’ye katılan Osman Ertürk Özel’e rozet takan Dervişoğlu, konuşmasına güncel gelişmelerle başladı.
Libya’daki uçak kazası ve Menemen mesajı
Dervişoğlu, Ankara’da Libya Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı’nın da bulunduğu askeri heyeti taşıyan uçağın düşmesiyle ilgili gelişmeleri yakından takip edeceklerini belirterek hayatını kaybedenlere rahmet diledi. Menemen Olayı’nın yıl dönümünde Kubilay, Bekçi Hasan ve Şevki Bey’i anan Dervişoğlu, bu saldırının Cumhuriyet’in özüne yönelik bir kalkışma olduğunu vurguladı.
“Teröristten barış güvercini çıkarmak isteyen bir iktidar dönemi”
Dervişoğlu, bugün gelinen noktada hainlerin taltif edildiğini, teröristlerin kahramanlaştırıldığını savunarak, “Teröristten barış güvercini çıkarmak isteyenlerin iktidar dönemindeyiz. Biz ise Türk milletinin ve Cumhuriyet’in kayıtsız şartsız neferleriyiz” ifadelerini kullandı.
Komisyon eleştirisi: “Bu bir pazarlığın manivelasıdır”
İYİ Parti lideri, uzun süredir “devlet aklı” söylemiyle yürütülen süreci sert sözlerle eleştirdi. TBMM’de kurulan komisyonun, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’a meşruiyet kazandırmayı amaçladığını savunan Dervişoğlu, “Al başkanlığı, ver Apo’yu pazarlığının manivelasıdır” dedi.
“Beş benzemez rapor, fili doğru tarif eden İYİ Parti oldu”
Komisyona katılan partilerin raporlarını eleştiren Dervişoğlu, ortaya çıkan tabloyu “beş benzemez” olarak niteledi. Türkiye’nin hukuksuz, anayasasız ve tek adam rejimi altında yok edilmek istendiğini savunan Dervişoğlu, bu gerçeği açıkça dile getiren tek partinin İYİ Parti olduğunu söyledi.
“Pazarlık yok diyorlar ama her aşama pazarlığın kendisi”
AK Parti’nin raporunu “müflis tüccarın eski defterleri karıştırması” olarak tanımlayan Dervişoğlu, iktidarın demokrasi ve insan hakları söylemlerinin samimiyetten uzak olduğunu savundu. “Pazarlık yok” denilmesine rağmen her aşamanın pazarlığın ta kendisi olduğunu ifade etti.
Öcalan çıkışı: “Yetkisi varsa imzayı atsın”
Dervişoğlu, sürecin arkasında olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a doğrudan seslendi. “Madem ki bu bir devlet ve yüzyılın projesi diye iddia ediliyor, o halde yetkisi vardır. Atsın imzayı, salabiliyorsa Apo’yu salsın. Halep oradaysa arşın burada” dedi.
DEM Parti ve anayasa eleştirisi
DEM Parti’nin taleplerinin terör örgütüyle örtüştüğünü savunan Dervişoğlu, anayasal tanınma, yerel özerklik ve ulus devletin tasfiyesine yönelik taleplerin Cumhuriyet’e açık bir savaş olduğunu söyledi. “Cumhuriyet’e açtıkları savaşın adını barış koyuyorlar” ifadelerini kullandı.
Yargı paketi ve infaz düzenlemesi uyarısı
Gündemdeki yargı paketine de değinen Dervişoğlu, adaletin güçlendirilmesi yerine oluşan enkazın yönetilmeye çalışıldığını belirtti. Af ve infaz düzenlemelerinin suçluları koruduğunu, kurallara uyan vatandaşın ise cezalandırıldığını söyledi.
“Türkiye’de suç görünür, adalet sessiz”
Organize suç, uyuşturucu ve karanlık ilişkilerin yaygınlaştığını vurgulayan Dervişoğlu, ülkede bir “korku düzeni” oluştuğunu savundu. Yürütmenin yasama ve yargıyı etkisizleştirdiğini ifade etti.
Emekli ve asgari ücret tepkisi
Dervişoğlu, emeklilerin geçim mücadelesine dikkat çekerek sosyal devletin iflas ettiğini söyledi. Asgari ücretin 28 bin 75 lira olarak belirlenmesini sert sözlerle eleştiren Dervişoğlu, açlık sınırının 30 bin lira olduğu bir ülkede bu rakamın kabul edilemez olduğunu vurguladı.
“Terörsüz Türkiye masalı anlatılıyor”
İktidarın kamuoyuna “Terörsüz Türkiye” söylemi sunduğunu belirten Dervişoğlu, gerçekte yaşananın gıdasız, evsiz ve sahipsiz bir Türkiye tablosu olduğunu dile getirdi.
Dış politika ve caydırıcılık vurgusu
Son dönemde yaşanan askeri ve güvenlik gelişmelerine de değinen Dervişoğlu, Türkiye’nin sorununun askeri kapasite değil, caydırıcılığın bulanık hale getirilmesi olduğunu söyledi. F-35 ve S-400 örnekleri üzerinden iktidarın stratejik tercihlerinin sorgulanması gerektiğini ifade etti.