Döviz Büroları Eylem Yaptı: Kimlik Almadığında 'Direkt Kapatırım' Diyor. Direkt İdam Sehpasına Gidiyorsunuz

Ankara’da döviz büroları, adres değişikliği, gayrimenkul edinme ve tüm işlemler için kimlik tespiti gibi yeni maddeleri içeren yönetmeliğe tepki göstermek için bugün kepenk indirdi. Türkiye Yetkili Müesseseler Platformu Başkanı Mustafa Ünver, "Bir dolar bile bozdursanız kimlik ibraz etmek zorundasınız ve biz almakla yükümlüyüz. Almadığımız takdirde ‘Direkt kapatırım’ diyor. Hukukta önce uyarı, sonra kınama, sonra para cezası ve yetki iptali var. Üç madde es geçilerek direkt sona gelinmiş oluyor. Direkt idam sehpasına gidiyorsunuz" diye tepki gösterdi. Resmi Gazete’de 12 Ekim 2021’de yayımlanan “Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun Kapsamında Alınacak Ücretlere İlişkin Yönetmelik” ve “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ” döviz bürolarında, adres değişikliği, hisse devri, gayrimenkul edinme konularında düzenlemeyi içeriyor. Buna göre, döviz büroları adres değişikliği için 1-3 milyon TL arasında ücret ödemek zorunda kalacak. Döviz bürolarının gayrimenkul edinmesinin önüne geçen yönetmelik, hisse devrinde de değişiklik içerdi. Ayrıca, döviz büroları her türlü döviz işlemi sırasında kimlik tespiti yapmak zorunda. Ankara'da bugün Sakarya Caddesi'nde toplanan Türkiye Yetkili Müesseseler Platformu üyeleri döviz bürolarının kepenklerini indirdi. Polis, Platform'un yapmak istediği basın açıklamasına izin vermedi. Türkiye Yetkili Müesseseler Platformu Başkanı Mustafa Ünver'in düzenlemeye tepki göstererek yaptığı açıklama şöyle: "TEBLİĞ, PARASI OLANA SEKTÖRDE DEVAM ET, OLMAYANA KAPAT GİT DİYOR"  “Buradaki döviz bürosunu alıp İstanbul’a götürdüğünüz zaman 4,5 milyon gibi bir para istiyor Hazine ve Maliye Bakanlığı. Şirket benim adıma kayıtlı, ama şirkette hiçbir söz hakkım yok. Çocuğuma ya da babama devredemiyorum. Bunu devrettiğim zaman 4,5 milyon gibi bir harç talebinde bulunuyorlar. 1990 yılında bu sektöre izin verildi. Herkesin 30 yıllık emeği, birikimi var. Şirketler üzerinde marka değeri oluştu. Herhangi bir sebep olmaksızın şirketimize çıkartılan tebliğ ile el konulmuş oldu. Bu, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın çıkarttığı tebliğ, parası olanın sektörde devam edeceği parası olmayana ‘kapat git’ demenin bürokrasi dili. "DİĞER ORTAĞA DEVREDERKEN BİLE 3,5 MİLYON HARÇ İSTİYOR" Ünver, Danıştay’a tebliğin iptali ve yürütmeyi durdurma davası açacaklarını belirterek, döviz bürolarında devretme şansının kalmadığını belirtti. Ünver, “Devretme, kapat deniliyor ama kapatmakta çözüm değil. İki yıllık inceleme süreci oluyor. Bu süreçte faaliyet gösteremiyorsunuz ama geçmişten sorumlu oluyorsunuz. Devir konusunda, şirketi diğer ortağına bile devrederken 3,5 milyon harç istiyor. Tebliğde abartılmış noktalar var. Kazanılmış haklarımızın elimizden alınmasını içeriyor” diye konuştu. "HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI RANDEVU VERDİ SONRA İPTAL EDİLDİ" Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın randevu taleplerini reddettiğini kaydeden Ünver, “Tebliğ, kanuna, hukuka ve Anayasa’ya aykırı maddeler içeriyor. Hazırlayan arkadaşlar Anayasa’ya uygunluğunu düşünmüş değil. Bunların değişmesi için Bakan Bey ile randevu talebimiz oldu. Randevular verildi sonra iptal edildi. Randevu talebimiz devam ediyor. Randevu alacağız” dedi. "SEKTÖRDE BULUNAN 850 DÖVİZ BÜROSUYLA BİLGİ ALIŞVERİŞİ YAPILMADI" Ünver, Sektörün paydaşlarının tebliğ ile ilgili görüşlerinin alınmamasının yanlışlığını vurgulayarak, “Tebliğ çıkartılırken herhangi bir STK’dan, sektörde bulunan 850 döviz bürosundan ve onların bağlı bulundukları derneklerle bilgi alışverişi yapmadı. Sektörün nasıl işleyişi olduğu konusunda bilgi almadan böyle bir tebliğ çıkartılması hayatın olağan akışına aykırı” diye konuştu. "DİREKT İDAM SEHPASINA GİDİYORSUNUZ" Ünver kimlik ibrazı zorunluluğuna ilişkin ise şunları söyledi: “Kimlik tespitine yetkili müesseseler olarak karşı değiliz. Lakin bir dolar bile bozdursanız kimlik ibraz etmek zorundasınız ve biz almakla yükümlüyüz. Almadığımız takdirde ‘Direkt kapatırım’ diyor. Hukukta önce uyarı, sonra kınama, sonra para cezası ve yetki iptali var. Üç madde es geçilerek direkt sona gelinmiş oluyor. Direkt idam sehpasına gidiyorsunuz. Herhangi bir hatada. Bilerek olmaz hata zaten. Bilmeyerek yapılan hatalarda bizi yetki iptaline kadar götürüyor. Kimlik tespitinde bir handikap var. Tebliğin amacı, kayıt dışı, kara paranın aklanması ya da terörizmin finansmanına karşı çıkartıldı ama kimlik bilgisi talep edildiğinde millet benim kimliğim belli olacak diye gidiyor kuyumculardan bozduruyor. Şu an Türkiye’de yerleşik hale gelen yabancıların açtığı işyerleri var. Onların işyerlerinde bozduruyor. Telefoncu adı altında yapılanlar var onlardan bozuyor. Merdivenaltı yani kaçak işletmelerden döviz işlerini gerçekleştirerek kayıt dışı kalmaya devam ediyor. Bu tebliğde en büyük sıkıntı kayıt dışının önüne geçmek değil kayıt dışının önünü açmaktır.”