Deniz Gezmiş Ve Arkadaşları Anıldı

Deniz Gezmiş'in ölümünün ardından tam 50 yıl geçti. 6 Mayıs 1972 yılında Deniz Gezmiş ve arkadaşları Yusuf Aslan, Hüseyin İnan Ulucanlar Cezaevi'nde asılarak idam edildi. O tarihlerde Gezmiş ve Aslan 25, Hüseyin İnan ise 23 yaşındaydı. 6 Mayıs 1972 yılında Ulucanlar Cezaevi'nde asılarak idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, Malatya’da düzenlenen törenle anıldı. Malatya Emek Gençliği tarafından eski Kız Meslek Lisesi önünde gerçekleştirilen anma töreninde konuşan Özgür Ferhat, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı 6 Mayıs’ın 50.yılında andıklarını ifade ederek, “Onların bize cesareti ve kararlılığı kaldı” dedi. Ferhat, açılmasında “50. yılında bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm yolunda bitmeyen yürüyüş bundan tam yarım asır önce, 6 Mayıs 1972 şafağında üç yiğit devrimci Hüseyin İnan, Yusuf Aslan ve Deniz Gezmiş aramızdan koparıldı. Aslında yok edilmek istenen baskıya, sömürüye ve  antiemperyalizme karşı çıkan; eşitlik, adalet ve özgürlük için kurtuluşu bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde gören gençlikti. Çünkü gençlik “o duvar, o duvarınız, vız gelir bize vız” diyerek üniversitelerde, liselerde, sanayi sitelerinde, bulundukları her alandaki duvarları aşıp, birleşik mücadelenin gerekliliği için bir mücadele içerisindeydi. Gençlik mücadelesi, işçi-emekçi mücadelesinden bağımsız düşünülemezdi” ifadelerine yer verdi. “Onlardan bize, onların cesaret ve kararlılığı kaldı” diyen Ferhat, şunları ifade etti: “Türkiye’nin işçi-gençlik açısından en yoğun, en hareketli dönem olan 60’lı ve 70’li yıllarda; insanca bir yaşam ve çalışma koşulları için on binlerce işçinin örgütlendiği grevler, üniversiteli öğrencilerin özellikle demokratik üniversite talebi için üniversite işgalleri-boykotları-forumları-toplantıları, liseli öğrencilerin eşit ve parasız eğitim talepleri etrafında örgütlendiği eylemler, döneminin en öne çıkan hak mücadeleleridir. Bir diğer ön plana çıkan mücadele biçimi ise antiemperyalizme karşı mücadeledir. Denizler ayrım asır önce emperyalistlere ve  onların yerli işbirlikçilerine karşı bir mücadele verdi. Ülkenin yer altı ve yer üstü kaynaklarının emperyalistlerce talan edilmesine, memleketin dört bir yanına kurulan askeri üslere, emperyalistlerin emekçi halkları sömürmesine yönelik bir kavga verdiler. Denizler; Malatya’nın Kürecik askeri üssüne doğru gitmek üzere yola çıkmışlarken Gemerek’te Denizler yakalandı. Nurhak’ta ise Sinanları kaybettik. Çok fazla kayıplar verildi. Ancak onlardan bize onların cesareti ve kararlılığı kaldı.”