Cemevi Binasının Temeli Atıldı

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 23.10.2022 - 18:24, Güncelleme: 23.10.2022 - 19:36 2869+ kez okundu.
 

Cemevi Binasının Temeli Atıldı

Yıllardır gündemde olan Malatya’ya yeni bir cemevi binası için özlem sona erdi. Cemal Gürsel Mahallesi(Paşaköşkü Kanalüstü) Mahallesinde 750 Kişilik Cemevi temeli düzenlenen törenle atıldı.

Cem Vakfı Başkanı Eşref Doğan yaptığı selamlama konuşmasında; “Niçin bir cem evi zarureti hissettik de bu kadar büyük bir proje altına girme mecburiyetini çektik. Hatırlarım ben. Birçoklarınız hatırlarsınız. Ağırlıklı olarak kırsalda olumlu zamanlar. İnanç önderimiz olan dedelerimiz veya babalarımız kimin evine gelirse ve de cem tutulursa o yer cem eviydi. Ancak şehirleşmeyle beraber projeli ve coğrafi konumu yapısı itibariyle büyüklüğü itibariyle birtakım projeli evlerin yani cem evlerinin yapılması zaruret haline geldi. Bu vesileyle de bize Cem Vakfı Malatya şubesi olarak düşen görevlerden biri de Böyle bir işe imza atmak, sizlerin de yardım ve destekleriyle böyle bir şey temel atmaktı. Cem evimizin altı bin metrekare gitmişim. İki bölüm Bir bu durumu kapalı otopark olarak projelendirdik değil mi? Diyarbakır'ı cenaze hizmetleri, üç ve kırk yemekleri, gasilhane, morg gibi birden fazla cenaze hizmetini verecek verilen halkla inanç hizmeti verecek bir projelendirmeyle projelendirildi. Cemil Çelik rektörün bana bir soru sordu. Dedi ki ‘Eşref Bey, Alevi çocuklara soruyorum. Diyorum ki bana Aleviliği anlat. Diyorlar ki sayın rektörüm, bilmiyoruz. Ya ne biçim Alevisin ki Alevi'yi bilmiyorsun?’ Yeni eğitimde bir sıkıntı, bir eksiklik var. Biz, Cem Vakfı Genel Merkezi bünyesinde din kültürü, ahlak bilgisi, ders kitaplarını sekiz tane akademisyenin nezaretinde İlkokul dördüncü sınıftan son sınıfa kadar satır satır analiz ettik, not aldık. Ve o kadar ciddi hatalara rastladık ki inanamazsınız. Eğer yanlış bir bilgiyle o yaştaki çocuğa bu İslam'dır diye öğretirsiniz. Hazreti Hüseyin'i şehit eden Yezid'i o yolda açarsanız onun da belgeleri var. İnanmayan İslam vazifesi ikinci cilde başvurur. Ben Muaviye'nin Yezid'e yazmış olduğum mektubum kuruldu. Peki doğru İslam'ı öğretemezsin. Doğru İslam'ı öğretemezsin. Nasıl ve hangi şekilde mezhep çatışmalarını veya mezhepler arası sürtüşmeyi kaldırırsınız? Yirmi yıllık birdir. Bu da Hacı Bektaş Veli'nin Hazreti Pir'in sesi. Öyleyse burası cem evi ormanın yanı sıra. Gençler. İnanca yönelik, ibadete yönelik eylemlerin, işlemlerin yapılmasının yanı sıra doğru İslam'ı, doğru İslam tarihini, doğru insanlık tarihini öğreten ayrıca bir kurum olacaktır. Bunu da ben sayın rektörümle paylaşmış olayım. Çünkü İnönü Üniversitesi bünyesinde Alevilik Araştırma Enstitüsü kuruldu. Ne güzel. Yüksek lisans ve doktora. Tamam da orada teorik olarak öğrendikleri Aleviliği ve Bektaşiliği uygulama alanı olarak görecekleri ve görmeleri gereken yer bu şekilde projeli bir yer olacaktır. Bu bakımdan da bize katkı sağlayan başta Büyükşehir Belediye Başkanım Selahattin Gürkan, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, değerli milletvekilim Veli Ağbaba olmak üzere ve diğer katkı sağlayan bütün dostlarımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar; “Cemal Gürsel Mahallemiz Yeşilyurt’umuzun en güzel mahallelerinden bir tanesi. Hem havası, hem konumu, hem de son dönemde almış olduğu yatırımlarla gitgide gelişiyor, büyüyor, gitgide ilerliyor. Birazcık böyle imarla ilgili sorunları vardı. Onları da daha da böyle güzelleştirerek Hem Büyükşehir Belediye Başkanımız hem de biz buranın imarla ilgili eksiğinin giderilmesi için de epey bir zaman geçirdik diyebilirim. Ama netice itibariyle güzel oldu. Bugün de İnşallah o neticenin başlangıcı olacak. İleride de açılışını da hep birlikte yapmak da inşallah bizlere nasip olur. Tabii cem evleri birlikteliğin, beraberliğin, kültürün yaşatıldığı insanların gelip sosyalleştiği, aynı zamanda kötü alışkanlıklardan uzaklaştığı Çocukların da kötü alışkanlıklara ve kötü yerlere gitmesine engel olan yerlerden bizim ilçemizde birçok cem evleri var. Ama bu ölçekte, bu büyüklükte sanırım Malatya'da da yok. Ülkemizde de örneği azdır diye düşünüyorum. Bu aynı zamanda Malatyalılar için de örnek bir proje olacak. Bölgenin de milli, manevi havasına hem destek olacak hem de bölgenin gelişmesine de ben inanıyorum ki Malatya’ya çok büyük katkılar sağlayacaktır.” Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan; " Bugün Malatya Cem evi ve kültür merkezinin açılış temel atma töreninde birlikte olmaktan büyük onur duyduğumu belirtmek istiyorum. Bu temel atma töreninin bütün insanımıza ve Alevi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Ve hayırlı olsun diyorum. Tabii bu konuda Eşref dedem bizleri ziyaret ettiğinde Biraz evvel kendilerinin de kürsüde zikrettiği gibi ihtiyaçların hiyerarşisini ifade ettiler. Biz de bu konuyla ilgili arkadaşlara gerekli talimat verdik. Ve buranın cem evi yeri olması noktasında gerekli iktisat bir şeyi yapıldı. Arsa tahsisi yapıldı ve temel atma hafriyatla ilgili yine büyük şehrimiz gerekli bütün çalışmaları yaptılar ve hafriyatı yaptılar temel atmayla ilgili de lokomotif harcı ve demirde arkadaşlarımız gerekli maddi rakamı söylemek oluşturması imkânı olarak Sayın Valimizin ve bizim temel görevimizdir. Hükümetimizin de Bu konuda son süreçte çıkacak yasalarla birlikte cem evlerinin elektrik, su ve benzeri paralarının da merkezi hükümet veyahut da yerel yönetimlerce karşılanması noktasında da yasal metinlere girmesi İnşallah daha güzel şeylerden birlikte olması gerekir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu. Malatya’da Cemevinin temel atma töreninde konuşan Ağbaba, Hacı Bektaş Veli’nin bir sözü var; “Sevgi varken nefret niye, barış varken savaş niye, dostluk var varken düşmanlık niye, hoşgörü varken bağnazlık niye, özgürlük varken tutsaklık niye, adalet varken haksızlık niye? Henüz Avrupa’da Rönesans gerçekleşmemiş reform yokken, batı aydınlanması dediğimiz aydınlanma yok iken, Anadolu'dan tüm dünyaya bu sesleri yükseliyor. Evrensel insan hakları beyannamesinde tam 750 yıl önce bu sözler söyleniyor. Anadolu'da ayrımcılığı ortadan kaldıran 72 millete bir nazarla bakan hiçbir milleti ayıplamayalım; dili, dini, rengi ne olursa olsun ‘iyiler iyidir’ diyen ve kadın erkek eşitliğini ortaya koyan düşünceler dile getiriliyordu” ifadelerini kullandı. “Ne olursan ol, yine de gel gel diyen Mevlana bu topraklardan doğmuştur” diyen Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü: “Anadolu'da yaşayan farklı mezheplerde, kültürlerde, etnik kimliklerde herkesin bu değeri bilmesi gerekiyor. Bizler bu cemevinin bu değerlere, yani hoşgörü kültürümüze, sevgi kültürümüze çok katkı yapacağına inanıyorum. Zaman zaman tartışılır. Dünyanın en eski cemevinin inşa edildiği yer Malatya'dır. Arapgir Onar köyüdür. Yaklaşık 900 yıla yakın bir geçmişi vardır. Dolayısıyla bir ibadethane tanımlanırken bunu, o inanç sahiplerine sormak gerekir. Eğer birileri buraya cemevi bizim yasal ibadethanemiz diyorsa bizim için bitmiştir. Cemevleri yasal ibadethanedir. Kültür merkezi değildir. Hem Malatya için hem Türkiye için söylüyorum. Bizler acılarımızı, sevinçlerimizi ortaklaştırmadığımız sürece çok mesafe katedemeyiz. Gittiğim her yerde söylüyorum. Sivas'ta yakılan insanlarla Başbağlar’da kurşuna dizilen insanlar arasında hiçbir fark yoktur. İkisi de insandır, ikisi de candır. Onlara farklı gözle bakan bizden değildir, insan değildir. Başbağlar’ın katiliyle Sivas'ın katili de aynıdır. 10 Ekim'de katledilen çocuklar bizim çocuklarımız, Kayseri'de kışlanın önünde katledilen askerler de bizim askerlerimiz. Beşiktaş'ta öldürülen polislerle Merasim Sokak'ta öldürülen çocuğun arasında hiçbir fark yoktur. Buna farklı bakanda bizden değildir. İnsan değildir.” Ağbaba, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Acılarımızı ortaklaştırmamız lazım, bir daha yaşamamak için. Değerlerimize sahip çıkmamız lazım. Birkaç kişiye rahmet okumanız lazım dedim. Bunların başında İstanbul'u fethedip bizlere armağan eden Fatih Sultan Mehmet'i hep birlikte rahmetle anmamız gerekiyor. Hep beraber ona her zaman saygı duymamız gerekiyor. Bizim geçmişimizdir. Yine İstanbul işgal edildiği zaman çakmak çakmak gözleriyle geldikleri gibi de giderler diyen Mustafa Kemal Atatürk'e bu topraklarda yaşayan herkesin saygı duyması lazım, sevmesi lazım. Bunlar bizim değerlerimizdir. Birbirlerinin rakipleri değildir. Fatih Sultan Mehmet'in emanetine Mustafa Kemal Atatürk sahip çıkmıştır. Hiç kimse kusura bakmasın hemşerimiz İsmet İnönü'ye de hele hele Malatya'ya kimsenin laf söylememesi lazım. Konumu ne olursa olsun İsmet İnönü'de bizim değerimizdir. Bu ülkenin kurucularından. Sen buna niye çapsız diyorsun? Buna çapsız diyen çapsızdır. Turgut Özal ile aynı siyasi görüşü benimsemiyorum ama Turgut Özal bu memlekete hizmet etmiş onu da rahmetle anmamız gerekiyor. Malatya deyince akla ne geliyor? Turgut Özal geliyor. Hep birlikte siyasi görüşümüz ne olursa olsun Özal’a da sahip çıkmamız lazım. Tabii ki siyasi görüşümüz ne olursa olsun Cumhurbaşkanı deyince akla gelen, Malatya deyince akla gelen İsmet İnönü’ye de sahip çıkmamız lazım. Siyasetçilerin görevi bölmek değil, birleştirmektir. Topluma kin tohumla ekmek değil, toplumu birleştirmektir.” Malatya Valisi Hulusi Şahin “Şimdi biri bana sorarsa Alevilik nedir derse, ben iyilerin yolu derim. Başka bir şeye gerek var mı? Değerli kardeşlerim, şunu ifade etmek isterim. Alevi kültürü, Türk milli kültürüdür. Bizim ta Orta Asya'dan gelen süzüle süzüle, o yılların içerisinde mücadele içerisinden süzüle gelen hem varlık mücadelemizi hem de insanlık ailesi içerisindeki şerefli konumumuzu ortaya koyan bir büyük kültürün temsilciliğidir. O yüzden muhafaza edilmesi gerekir. Gelecek nesillere devredilmesi gerekir. Şimdi çok büyük bir tehditle karşı karşıyayız. Maalesef popüler kültürün büyük saldırısı altında biz çocuklarımızı Kaybediyoruz. Bize benzer olmaktan çıkıp başka başka kültürlerin emrinde, onların etkisi altında çocuklarımız yetişmeye başladı. Bizim evimizde, bizden başka bize yabancı evlatlarımız var. İşte bu tesisler cemevleri, tüm toplum merkezleri, kültürle ilgili yapılacak tüm hizmetler aslında bu büyük tehlikeyi bertaraf etmek için var. O yüzden bizim bunların sayısını arttırmamız lazım. Temeli atılan Cemevi projesinde içerisinde 750 kişilik cem salonu, 1000 kişilik taziye salonu, mutfak, kitap-hediyelik satış yerleri,, kermes salonu, kurs odası, kütüphane, zakir odası, Dede odası, 750 kişilik yemekhane, mutfak ve yemek pişirme yerleri, adak kesimhanesi, soğuk hava deposu, çamaşırhane, 120 kişilik seminer odası, yönetim birimi odaları, 8 yataklı konuk misafirhane odası, 250 kişilik cem solunu, ayrıca 60 araçlık otopark yer alacak. Malatya Valisi Hulusi Şahin, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr Ahmet Kızılay, İl Müftüsü Veysel Işıldar,  Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, Baro Başkanı Enver Han, CHP İl Başkanı Enver Kiraz, Bazı oda ve dernek başkanları, Mahalle Muhtarları,  Vakıf temsilcileri ve mahalle sakinleri katıldı.
Yıllardır gündemde olan Malatya’ya yeni bir cemevi binası için özlem sona erdi. Cemal Gürsel Mahallesi(Paşaköşkü Kanalüstü) Mahallesinde 750 Kişilik Cemevi temeli düzenlenen törenle atıldı.

Cem Vakfı Başkanı Eşref Doğan yaptığı selamlama konuşmasında; “Niçin bir cem evi zarureti hissettik de bu kadar büyük bir proje altına girme mecburiyetini çektik. Hatırlarım ben. Birçoklarınız hatırlarsınız. Ağırlıklı olarak kırsalda olumlu zamanlar. İnanç önderimiz olan dedelerimiz veya babalarımız kimin evine gelirse ve de cem tutulursa o yer cem eviydi. Ancak şehirleşmeyle beraber projeli ve coğrafi konumu yapısı itibariyle büyüklüğü itibariyle birtakım projeli evlerin yani cem evlerinin yapılması zaruret haline geldi. Bu vesileyle de bize Cem Vakfı Malatya şubesi olarak düşen görevlerden biri de Böyle bir işe imza atmak, sizlerin de yardım ve destekleriyle böyle bir şey temel atmaktı. Cem evimizin altı bin metrekare gitmişim. İki bölüm Bir bu durumu kapalı otopark olarak projelendirdik değil mi? Diyarbakır'ı cenaze hizmetleri, üç ve kırk yemekleri, gasilhane, morg gibi birden fazla cenaze hizmetini verecek verilen halkla inanç hizmeti verecek bir projelendirmeyle projelendirildi. Cemil Çelik rektörün bana bir soru sordu. Dedi ki ‘Eşref Bey, Alevi çocuklara soruyorum. Diyorum ki bana Aleviliği anlat. Diyorlar ki sayın rektörüm, bilmiyoruz. Ya ne biçim Alevisin ki Alevi'yi bilmiyorsun?’ Yeni eğitimde bir sıkıntı, bir eksiklik var. Biz, Cem Vakfı Genel Merkezi bünyesinde din kültürü, ahlak bilgisi, ders kitaplarını sekiz tane akademisyenin nezaretinde İlkokul dördüncü sınıftan son sınıfa kadar satır satır analiz ettik, not aldık. Ve o kadar ciddi hatalara rastladık ki inanamazsınız. Eğer yanlış bir bilgiyle o yaştaki çocuğa bu İslam'dır diye öğretirsiniz. Hazreti Hüseyin'i şehit eden Yezid'i o yolda açarsanız onun da belgeleri var. İnanmayan İslam vazifesi ikinci cilde başvurur. Ben Muaviye'nin Yezid'e yazmış olduğum mektubum kuruldu. Peki doğru İslam'ı öğretemezsin. Doğru İslam'ı öğretemezsin. Nasıl ve hangi şekilde mezhep çatışmalarını veya mezhepler arası sürtüşmeyi kaldırırsınız? Yirmi yıllık birdir. Bu da Hacı Bektaş Veli'nin Hazreti Pir'in sesi. Öyleyse burası cem evi ormanın yanı sıra. Gençler. İnanca yönelik, ibadete yönelik eylemlerin, işlemlerin yapılmasının yanı sıra doğru İslam'ı, doğru İslam tarihini, doğru insanlık tarihini öğreten ayrıca bir kurum olacaktır. Bunu da ben sayın rektörümle paylaşmış olayım. Çünkü İnönü Üniversitesi bünyesinde Alevilik Araştırma Enstitüsü kuruldu. Ne güzel. Yüksek lisans ve doktora. Tamam da orada teorik olarak öğrendikleri Aleviliği ve Bektaşiliği uygulama alanı olarak görecekleri ve görmeleri gereken yer bu şekilde projeli bir yer olacaktır. Bu bakımdan da bize katkı sağlayan başta Büyükşehir Belediye Başkanım Selahattin Gürkan, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, değerli milletvekilim Veli Ağbaba olmak üzere ve diğer katkı sağlayan bütün dostlarımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar; “Cemal Gürsel Mahallemiz Yeşilyurt’umuzun en güzel mahallelerinden bir tanesi. Hem havası, hem konumu, hem de son dönemde almış olduğu yatırımlarla gitgide gelişiyor, büyüyor, gitgide ilerliyor. Birazcık böyle imarla ilgili sorunları vardı. Onları da daha da böyle güzelleştirerek Hem Büyükşehir Belediye Başkanımız hem de biz buranın imarla ilgili eksiğinin giderilmesi için de epey bir zaman geçirdik diyebilirim. Ama netice itibariyle güzel oldu. Bugün de İnşallah o neticenin başlangıcı olacak. İleride de açılışını da hep birlikte yapmak da inşallah bizlere nasip olur. Tabii cem evleri birlikteliğin, beraberliğin, kültürün yaşatıldığı insanların gelip sosyalleştiği, aynı zamanda kötü alışkanlıklardan uzaklaştığı Çocukların da kötü alışkanlıklara ve kötü yerlere gitmesine engel olan yerlerden bizim ilçemizde birçok cem evleri var. Ama bu ölçekte, bu büyüklükte sanırım Malatya'da da yok. Ülkemizde de örneği azdır diye düşünüyorum. Bu aynı zamanda Malatyalılar için de örnek bir proje olacak. Bölgenin de milli, manevi havasına hem destek olacak hem de bölgenin gelişmesine de ben inanıyorum ki Malatya’ya çok büyük katkılar sağlayacaktır.”

Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan; " Bugün Malatya Cem evi ve kültür merkezinin açılış temel atma töreninde birlikte olmaktan büyük onur duyduğumu belirtmek istiyorum. Bu temel atma töreninin bütün insanımıza ve Alevi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Ve hayırlı olsun diyorum. Tabii bu konuda Eşref dedem bizleri ziyaret ettiğinde Biraz evvel kendilerinin de kürsüde zikrettiği gibi ihtiyaçların hiyerarşisini ifade ettiler. Biz de bu konuyla ilgili arkadaşlara gerekli talimat verdik. Ve buranın cem evi yeri olması noktasında gerekli iktisat bir şeyi yapıldı. Arsa tahsisi yapıldı ve temel atma hafriyatla ilgili yine büyük şehrimiz gerekli bütün çalışmaları yaptılar ve hafriyatı yaptılar temel atmayla ilgili de lokomotif harcı ve demirde arkadaşlarımız gerekli maddi rakamı söylemek oluşturması imkânı olarak Sayın Valimizin ve bizim temel görevimizdir. Hükümetimizin de Bu konuda son süreçte çıkacak yasalarla birlikte cem evlerinin elektrik, su ve benzeri paralarının da merkezi hükümet veyahut da yerel yönetimlerce karşılanması noktasında da yasal metinlere girmesi İnşallah daha güzel şeylerden birlikte olması gerekir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Malatya’da Cemevinin temel atma töreninde konuşan Ağbaba, Hacı Bektaş Veli’nin bir sözü var; “Sevgi varken nefret niye, barış varken savaş niye, dostluk var varken düşmanlık niye, hoşgörü varken bağnazlık niye, özgürlük varken tutsaklık niye, adalet varken haksızlık niye? Henüz Avrupa’da Rönesans gerçekleşmemiş reform yokken, batı aydınlanması dediğimiz aydınlanma yok iken, Anadolu'dan tüm dünyaya bu sesleri yükseliyor. Evrensel insan hakları beyannamesinde tam 750 yıl önce bu sözler söyleniyor. Anadolu'da ayrımcılığı ortadan kaldıran 72 millete bir nazarla bakan hiçbir milleti ayıplamayalım; dili, dini, rengi ne olursa olsun ‘iyiler iyidir’ diyen ve kadın erkek eşitliğini ortaya koyan düşünceler dile getiriliyordu” ifadelerini kullandı.

“Ne olursan ol, yine de gel gel diyen Mevlana bu topraklardan doğmuştur” diyen Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Anadolu'da yaşayan farklı mezheplerde, kültürlerde, etnik kimliklerde herkesin bu değeri bilmesi gerekiyor. Bizler bu cemevinin bu değerlere, yani hoşgörü kültürümüze, sevgi kültürümüze çok katkı yapacağına inanıyorum. Zaman zaman tartışılır. Dünyanın en eski cemevinin inşa edildiği yer Malatya'dır. Arapgir Onar köyüdür. Yaklaşık 900 yıla yakın bir geçmişi vardır. Dolayısıyla bir ibadethane tanımlanırken bunu, o inanç sahiplerine sormak gerekir. Eğer birileri buraya cemevi bizim yasal ibadethanemiz diyorsa bizim için bitmiştir. Cemevleri yasal ibadethanedir. Kültür merkezi değildir. Hem Malatya için hem Türkiye için söylüyorum. Bizler acılarımızı, sevinçlerimizi ortaklaştırmadığımız sürece çok mesafe katedemeyiz. Gittiğim her yerde söylüyorum. Sivas'ta yakılan insanlarla Başbağlar’da kurşuna dizilen insanlar arasında hiçbir fark yoktur. İkisi de insandır, ikisi de candır. Onlara farklı gözle bakan bizden değildir, insan değildir. Başbağlar’ın katiliyle Sivas'ın katili de aynıdır. 10 Ekim'de katledilen çocuklar bizim çocuklarımız, Kayseri'de kışlanın önünde katledilen askerler de bizim askerlerimiz. Beşiktaş'ta öldürülen polislerle Merasim Sokak'ta öldürülen çocuğun arasında hiçbir fark yoktur. Buna farklı bakanda bizden değildir. İnsan değildir.”

Ağbaba, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Acılarımızı ortaklaştırmamız lazım, bir daha yaşamamak için. Değerlerimize sahip çıkmamız lazım. Birkaç kişiye rahmet okumanız lazım dedim. Bunların başında İstanbul'u fethedip bizlere armağan eden Fatih Sultan Mehmet'i hep birlikte rahmetle anmamız gerekiyor. Hep beraber ona her zaman saygı duymamız gerekiyor. Bizim geçmişimizdir. Yine İstanbul işgal edildiği zaman çakmak çakmak gözleriyle geldikleri gibi de giderler diyen Mustafa Kemal Atatürk'e bu topraklarda yaşayan herkesin saygı duyması lazım, sevmesi lazım. Bunlar bizim değerlerimizdir. Birbirlerinin rakipleri değildir. Fatih Sultan Mehmet'in emanetine Mustafa Kemal Atatürk sahip çıkmıştır. Hiç kimse kusura bakmasın hemşerimiz İsmet İnönü'ye de hele hele Malatya'ya kimsenin laf söylememesi lazım. Konumu ne olursa olsun İsmet İnönü'de bizim değerimizdir. Bu ülkenin kurucularından. Sen buna niye çapsız diyorsun? Buna çapsız diyen çapsızdır. Turgut Özal ile aynı siyasi görüşü benimsemiyorum ama Turgut Özal bu memlekete hizmet etmiş onu da rahmetle anmamız gerekiyor. Malatya deyince akla ne geliyor? Turgut Özal geliyor. Hep birlikte siyasi görüşümüz ne olursa olsun Özal’a da sahip çıkmamız lazım. Tabii ki siyasi görüşümüz ne olursa olsun Cumhurbaşkanı deyince akla gelen, Malatya deyince akla gelen İsmet İnönü’ye de sahip çıkmamız lazım. Siyasetçilerin görevi bölmek değil, birleştirmektir. Topluma kin tohumla ekmek değil, toplumu birleştirmektir.”

Malatya Valisi Hulusi Şahin “Şimdi biri bana sorarsa Alevilik nedir derse, ben iyilerin yolu derim. Başka bir şeye gerek var mı? Değerli kardeşlerim, şunu ifade etmek isterim. Alevi kültürü, Türk milli kültürüdür. Bizim ta Orta Asya'dan gelen süzüle süzüle, o yılların içerisinde mücadele içerisinden süzüle gelen hem varlık mücadelemizi hem de insanlık ailesi içerisindeki şerefli konumumuzu ortaya koyan bir büyük kültürün temsilciliğidir. O yüzden muhafaza edilmesi gerekir. Gelecek nesillere devredilmesi gerekir. Şimdi çok büyük bir tehditle karşı karşıyayız. Maalesef popüler kültürün büyük saldırısı altında biz çocuklarımızı Kaybediyoruz. Bize benzer olmaktan çıkıp başka başka kültürlerin emrinde, onların etkisi altında çocuklarımız yetişmeye başladı. Bizim evimizde, bizden başka bize yabancı evlatlarımız var. İşte bu tesisler cemevleri, tüm toplum merkezleri, kültürle ilgili yapılacak tüm hizmetler aslında bu büyük tehlikeyi bertaraf etmek için var. O yüzden bizim bunların sayısını arttırmamız lazım.

Temeli atılan Cemevi projesinde içerisinde 750 kişilik cem salonu, 1000 kişilik taziye salonu, mutfak, kitap-hediyelik satış yerleri,, kermes salonu, kurs odası, kütüphane, zakir odası, Dede odası, 750 kişilik yemekhane, mutfak ve yemek pişirme yerleri, adak kesimhanesi, soğuk hava deposu, çamaşırhane, 120 kişilik seminer odası, yönetim birimi odaları, 8 yataklı konuk misafirhane odası, 250 kişilik cem solunu, ayrıca 60 araçlık otopark yer alacak.

Malatya Valisi Hulusi Şahin, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr Ahmet Kızılay, İl Müftüsü Veysel Işıldar,  Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, Baro Başkanı Enver Han, CHP İl Başkanı Enver Kiraz, Bazı oda ve dernek başkanları, Mahalle Muhtarları,  Vakıf temsilcileri ve mahalle sakinleri katıldı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri