‘Ben Maçta Böyle Koşmadım’

Spor (Web Sitesi) - Web Sitesi | 11.04.2023 - 09:02, Güncelleme: 11.04.2023 - 09:02 3983+ kez okundu.
 

‘Ben Maçta Böyle Koşmadım’

Yeni Malatyaspor'un tecrübeli futbolcusu Barış Başdaş, meydana gelen deprem felaketinde yaşadıklarını anlattı. Barış Başdaş o anları 'korku filmi gibiydi' diyerek özetledi.

Barış Başdaş, deprem felaketinde yaşadıklarını Fanatik'e anlattı. Yeni Malatyaspor'dan takım arkadaşı Ahmet Eyüp Türkaslan'ın vefatı sonrası acısını derinden hissettiklerini dile getiren Barış Başdaş, 'korku filmi gibiydi' ifadelerini kullandı. Yeni Malatyaspor'da Yılmaz Vural'ın verdiği izin sonrası tüm takım arkadaşlarının depreme yakalanmadığını belirten Barış Başdaş, "Takımın yarısı iki gün izin verildiği için kentte değildi. Allah'tan yoktu. Deprem anında tesislerdeydim, orada kalıyorum. Camdan değil, ikinci katta merdivenin oradaki duvardan atladım. Ayağım şişti, bileğim burkuldu. Hava karlıydı ve elektrikler kesilmişti. O an ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Ben maçta böyle koşmadım. Ufak tefek depremler yaşadım ama bu kıyamet kopmuş gibiydi" dedi. İkinci depremde büyük bir şok yaşadıklarını dile getiren tecrübeli futbolcu, "İkinci depremde evlerin halini görünce, dışarıda donduk kaldık. Sahadan tesisi görüyorum, zemin bizi sağa sola fırlatıyor. Dedim bu deprem değil, kıyamet. Adeta deprem, her şeyi yıkmak için elinden geleni yapıyordu. 'Güm güm' diye ses geliyordu. Korku filmi gibiydi adeta yaşadıklarımız. İlk deprem sonrası tesislerde birisi telefona baktı ve 'Eyüp ağabeyin evi yıkılmış' dedi. Ben ertesi gün gidebildim ama hocalarımız hemen Eyüp'ün evine gittiler. 'İnşallah O ve enkaz altındaki herkes kurtulur' diye dua ettik. Psikolojiniz fena bozuluyor. 'Futbol oynayayım, iyi bir hayatım olsun' diyorsun ama sonra her şeyin boş olduğunu anlıyorsun. Paran olsa ne olur, ne yemek ne benzin alabiliyorsun o an. Tesislerimiz sağlamdı. Spor salonunda yatıyorduk. Birçok insan oraya kalmak için geldi. Benzinciye gittik, ne varsa torbaya doldurduk. 15-20 dakikada getirdiğimiz her şey bitiyordu" diye konuştu. Ahmet Eyüp Türkaslan'ın enkazda olduğu dönemde her gün evine gittiğini ifade eden Barış Başdaş, "İlk gün sanırım sadece 1 tane bisküvi yiyebildim. Hayatta kalan herkes, birbirine yardım ediyordu. 5. günü Almanya'ya ailemin yanına döndüm ama Eyüp enkazdan çıkana kadar her gün oradaydım. Yılmaz Vural hocamız durumumuzu sordu ve 'Siz benim evlatlarımsınız. Duramıyorum burada, geleyim' dedi. Hocaya, 'Gelmene gerek yok. Burası vahim, gelsen bir şey yapamazsın' dedim. Futbol konuşmadık. Herkes Eyüp'ü merak ediyordu. Kaldığı binada 55 insan varmış. Eyüp enkazdayken, çıktı haberi yayıldı. Yalan haberdi. İnsanların bir şey yazarken önce düşünmeleri gerek. O an Eyüp'ün eşi tesislerde telefondan haberi görmüş ve yalın ayak koşmaya başlamış. Tesiste yakalayıp, zor sakinleştirmişler" açıklamasını yaptı.
Yeni Malatyaspor'un tecrübeli futbolcusu Barış Başdaş, meydana gelen deprem felaketinde yaşadıklarını anlattı. Barış Başdaş o anları 'korku filmi gibiydi' diyerek özetledi.

Barış Başdaş, deprem felaketinde yaşadıklarını Fanatik'e anlattı. Yeni Malatyaspor'dan takım arkadaşı Ahmet Eyüp Türkaslan'ın vefatı sonrası acısını derinden hissettiklerini dile getiren Barış Başdaş, ' korku filmi gibiydi' ifadelerini kullandı.

Yeni Malatyaspor'da Yılmaz Vural'ın verdiği izin sonrası tüm takım arkadaşlarının depreme yakalanmadığını belirten Barış Başdaş, "Takımın yarısı iki gün izin verildiği için kentte değildi. Allah'tan yoktu. Deprem anında tesislerdeydim, orada kalıyorum. Camdan değil, ikinci katta merdivenin oradaki duvardan atladım. Ayağım şişti, bileğim burkuldu. Hava karlıydı ve elektrikler kesilmişti. O an ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Ben maçta böyle koşmadım. Ufak tefek depremler yaşadım ama bu kıyamet kopmuş gibiydi" dedi.

İkinci depremde büyük bir şok yaşadıklarını dile getiren tecrübeli futbolcu, "İkinci depremde evlerin halini görünce, dışarıda donduk kaldık. Sahadan tesisi görüyorum, zemin bizi sağa sola fırlatıyor. Dedim bu deprem değil, kıyamet. Adeta deprem, her şeyi yıkmak için elinden geleni yapıyordu. 'Güm güm' diye ses geliyordu. Korku filmi gibiydi adeta yaşadıklarımız. İlk deprem sonrası tesislerde birisi telefona baktı ve 'Eyüp ağabeyin evi yıkılmış' dedi. Ben ertesi gün gidebildim ama hocalarımız hemen Eyüp'ün evine gittiler. 'İnşallah O ve enkaz altındaki herkes kurtulur' diye dua ettik. Psikolojiniz fena bozuluyor. 'Futbol oynayayım, iyi bir hayatım olsun' diyorsun ama sonra her şeyin boş olduğunu anlıyorsun. Paran olsa ne olur, ne yemek ne benzin alabiliyorsun o an. Tesislerimiz sağlamdı. Spor salonunda yatıyorduk. Birçok insan oraya kalmak için geldi. Benzinciye gittik, ne varsa torbaya doldurduk. 15-20 dakikada getirdiğimiz her şey bitiyordu" diye konuştu.

Ahmet Eyüp Türkaslan'ın enkazda olduğu dönemde her gün evine gittiğini ifade eden Barış Başdaş, "İlk gün sanırım sadece 1 tane bisküvi yiyebildim. Hayatta kalan herkes, birbirine yardım ediyordu. 5. günü Almanya'ya ailemin yanına döndüm ama Eyüp enkazdan çıkana kadar her gün oradaydım. Yılmaz Vural hocamız durumumuzu sordu ve 'Siz benim evlatlarımsınız. Duramıyorum burada, geleyim' dedi. Hocaya, 'Gelmene gerek yok. Burası vahim, gelsen bir şey yapamazsın' dedim. Futbol konuşmadık. Herkes Eyüp'ü merak ediyordu. Kaldığı binada 55 insan varmış. Eyüp enkazdayken, çıktı haberi yayıldı. Yalan haberdi. İnsanların bir şey yazarken önce düşünmeleri gerek. O an Eyüp'ün eşi tesislerde telefondan haberi görmüş ve yalın ayak koşmaya başlamış. Tesiste yakalayıp, zor sakinleştirmişler" açıklamasını yaptı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri