Ağbaba: Çakma Milliyetçi ve Vatanseverler

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 14.09.2022 - 16:07, Güncelleme: 14.09.2022 - 16:07 3331+ kez okundu.
 

Ağbaba: Çakma Milliyetçi ve Vatanseverler

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Seçim yaklaştıkça Erdoğan klavyedeki tuşlara basıyor. Tabii Yunanistan’da da durum farklı değil, orada da seçim yaklaşıyor. İki popülist lider atışıyor, Erdoğan “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. Yunan Başbakanı yanıt veriyor. Yunanistan on iki adayı yeni silahlandırmış gibi tepki gösteriyor. 20 yıldan beri Yunanistan adaları silahlandırdı, sesin çıkmadı, ses edenleri de suçladın. 20 yıl sonra çıkmış milliyetçilik, kahramanlık taslıyorsun. Yapmaya çalıştığı tek şey maalesef iktidarını sağlamlaştırmak ve ortamı germek. Türkiye’de ekonomi bozuk, kayırmacılık artıyor. Türkiye, maalesef elindeki adaları bunların döneminde Yunanistan’a hediye edildi ve gıkları çıkmadı. Şimdi konuşuyor, Ecevit’in söylediği sözden de alıntı yapıyor. Ecevit, Kıbrıs’a “Bir gece ansızın gelebiliriz” demiş ve gitmişti. Çakma milliyetçi ve vatansever adalar işgal edilirken Yunanistan’a sesi çıkmamış, şimdi konuşmaya çalışıyor” dedi.

CHP Malatya İl Teşkilatı’nda basın toplantısı düzenleyen Ağbaba, Malatya’nın geçen yıl ‘gri pasaport’ skandalı ile dünyanın gündemine geldiğini kaydetti. “Malatya merkezli VİP insan kaçakçılığı yaşandı” diyen Ağbaba, “Belediye meclis üyelerimiz Yeşilyurt Belediyesi’ndeki bu olayı ortaya çıkardılar. Belediyenin yaptığı şey, komisyondaki CHP’li üyelerin sayılarını azaltarak, komisyonlara sokmamak oldu. Biz her zaman Malatya’nın çıkarını ve itibarını savunuyoruz ama maalesef dünyada Malatya denildiğinde akla ‘insan kaçakçılığı’ geliyor” ifadelerini kullandı. Milletvekili Ağbaba, işin boyutunun çok fena olduğunu belirterek, şunları söyledi: “İşin boyutunda para, hukuksuzluk, rüşvet var. Bu durum ‘gri pasaport skandalından’ bir ‘yargı skandalına’ dönüşmek üzere ve kimsenin kılına dokunulmuyor. Adeta bir koruma zırhıyla bürünmüş durumda. Olayın gerçekleşme şekli, şüphelileri ve delilleri ortada olmasına rağmen neden hala dava açılmamaktadır? Konu unutulmaya çalışılmaktadır. Soruşturmayı uzatarak, ipe un sererek ortaya çıkan bu suçlar ve iddialar zamana yayılarak olay soğutulmaya, kamuoyu nezdindeki etkisi hafifletilmeye mi çalışılıyor? Olayın üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen iddianame hazırlanıp sorumluların yargı karşısına çıkarılmamış olması başlı başına bir skandaldır ve kabul edilemez. Bilindiği üzere gri pasaport skandalının odağındaki 3 kişi tutuklanmıştı. Bunlardan birisi yurtdışına bizzat giden, gri pasaportların çıkarılmasını organize ettiği iddia edilen, AKP’li Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş, tutuklandıktan çok kısa bir süre sonra 4 Temmuz’da serbest bırakılıyor. Aynı günlerde Belediye Başkanı Mehmet Çınar hakkındaki soruşturma izni Danıştay kararı ile iptal ediliyor. Bu işin organizasyonunda yer alan AK Partinin eski Bingöl Servi Belediye Başkanı Ali Ayrancı ise son olarak 2 Eylül tarihinde serbest bırakılıyor. Özetle; henüz dava bile açılmadan şu an dosyanın kalan tek tutuklusu yurt dışındaki şirketin sahibi Ersin KİLİT isimli şahıs, ancak olayın merkezinde yer aldığı ve doğrudan bu işi organize ettiği iddia edilen devlet görevlilerinin ve AK Partililerin tamamı ya serbest bırakılıyor ve soruşturulmuyor. Buradan hakimlere, savcılara ve devlere bir çağrı yapıyorum; madem Mehmet Çınar ve AK Parti hakkında bir işlem yapmadınız, ben size suçluyu kendi ellerimle teslim etmek istiyorum. Gelin CHP’li belediye meclis üyelerini yargılayın. Suçlu onlar çünkü onlar böyle bir kepazeliği ve rezilliği ortaya çıkarttı. Böyle bir utanmazlık memlekette yaşanmamış. Diyorlar ya ‘Malatya’nın itibarı’, Malatya’nın itibarının içine ettiler. Kimseye dokunulmuyor, bu CHP’li bir belediye olsa ne olurdu? Aynı gün görevden alınırdı. Suç işleri bakanı şimdi bunu koruyor.” “40 BİN EURO’DAN BELEDİYE BAŞKANININ HABERİNİN OLMAMASI MÜMKÜN MÜ?” Gri Pasaport Skandalı’nda tutuklu bulunan Ersin Kilit’in dönenim Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş’a para verdiğini öne süren Ağbaba, “Ersin Kilit’in Yeşilyurt Belediye Başkan yardımcısı Bekir Karakuş’a Almanya dönüşü 40 bin Euro Para verdiği, bu paranın farklı isimler adı altında Yeşilyurt Belediyesinin ‘Hayır Çarşısı’ diye bilinen kurumuna bağışlandığı iddia ediliyor. Yurtdışı ayağındaki Ersin Kilit ise basına ve kamuoyuna yansıyan ifadelerinde kendisinin Türkiye’deki bir akrabasına verilmek üzere Bekir Karakuş’a 17 bin Euro verdiğini kabul ediyor. Milliyetçi muhafazakar. Peki, bu 40 bin Euro’dan belediye başkanının haberinin olmaması mümkün mü? Böyle bir para akışının olup olmadığı, gerçekten ne kadar para getirildiği, bu paranın nerelere harcandığı, kimlerin bu işten maddi menfaat elde ettiği elbette yargının işidir. “TAM BİR ÇİFTE STANDART VAR” Milletvekili Ağbaba, paranın verildiği iddia edilen Bekir Karakuş’un tutuklandıktan birkaç gün sonra serbest bırakıldığını anımsatarak, şunları söyledi: “Adalet jet hızıyla işliyor. Muhalifler ve demokratlar suçsuz günahsız yıllarca hapis yatıyor, onlara işlemiyor ama bu işin odağındaki Ali Ayrancı ve Bekir Karakuş’a işliyor. İddiaya göre Ali Ayrancı’nın 2 Eylül günü tutukluluğunun devamına karar veriliyor. Bu karara aynı gün itiraz ediliyor ve yine aynı gün içerisinde yani 2 Eylül günü saat 16.55’de itiraz üst mahkemeye yetiştiriliyor ve e Ali Ayrancı’nın bir saat içerisinde serbest bırakılmasına karar veriliyor.  Kararı veren hâkimin Ali Ayrancı’nın hemşerisi olduğu ve kararı verdiği gün izne ayrıldığı iddia ediliyor.           Ali Ayrancı “delillerin büyük ölçüde toplanmış olduğu, tutuklukta geçen süre” gibi gerekçeler gösterilerek tahliye ediliyor, onunla birlikte bu işi yaptığı iddia edilen Ersin Kilit hakkında ise “delillerin henüz toplanmamış olması, işin önemi” gibi gerekçeler gösterilerek tutukluluk halinin devamına karar veriliyor. Tam bir çifte standart.  Mehmet Çınar’ın başkanı olduğu belediye hakkında bunca iddia varken derin bir sessizliğe gömülmüştür. Bugüne kadar yaptığı tek şey hakkında verilen soruşturma iznini dava açarak iptal ettirmek olmuştur. Ali Ayrancı Yeşilyurt Belediyesi’yle ortak bir şekilde çıkar ve para karşılığında insan kaçakçılığı yapmıştır nokta.” Eski Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısının tutuklandıktan bir hafta sonra serbest bırakıldığını yineleyen Ağbaba, “Buradaki imza belediye başkanının. Hiç kimse belediye başkanının haberi olmadan bu işi yaptığını iddia edemez, buna da kimse inanmaz. Maalesef anlaşılıyor AKP tarafından korunan bir büyük rezalet ve yolsuzluk var” dedi. “İŞSİZLİK FONU, İŞSİZE DEĞİL YANDAŞA ÇALIŞIYOR” “İşsiz sayısı arttı” diyen Ağbaba, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Orada da büyük bir rezalet var. Mart 2002’den 31 Ağustos 2022’ye kadar İşsizlik Fonu’ndan 20 yılda işsizlere ödenen para 48 milyar. Peki, sadece 2,5 yılda işverenlere ve yandaş şirketlere İşsizlik Fonu’ndan ödenene para, 55 milyar. İşsizlik Fonu, işsize değil yandaşa çalışıyor. 3 milyondan fazla işsiz bu fondan faydalanamamış. Fondaki paralar kimlere peşkeş çekiliyor görmek lazım.” “SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKMÜŞ DURUMDA” Ağbaba, AK Parti’nin övündüğü sağlık sisteminin çöktüğünü ifade ederek, “Randevu almak mümkün değil. Kanser hastasına 6 ay, bir yıl sonrasına randevu veriliyor. ‘Ölün’ deniliyor. Hastanede kuyruk yokmuş, kuyruk evde. Sağlık sistemi çöktü, hastanede ameliyat malzemesi bulamıyorsunuz. Hastanede kağıt peçete yok” diye konuştu. “675 BİN ÇOCUK OKULA GİDEMEDİ” Okulların açıldığını ancak servis ihalelerinin henüz yapılmadığını iddia eden Ağbaba, “Kuluncak’a gittim, oradaki çocukların durumuna üzüldüm. Okula gidip gitmediklerini sordum, birinci sınıfa gittiklerini söylediler. Okula ne zaman başladıklarını sordum, gidemediklerini söylediler. Çocuklar okula başlayamıyor niye çünkü servis yok. Okul harcamalarında kırtasiyeden servise kadar anormal bir artış olmuş durumda. Okul harcamaları tam beş kat arttı. Okul servis ücreti neredeyse asgari ücrete ulaşmış durumda. Kırtasiyeden servis ücretlerine beş kat artan okul harcamaları yüzünden okula gidemeyen öğrenciler var. Sosyal medyaya girin, yüzlerce öğrenci isyan ediyor. Her gün bizlere onlarca serzeniş, şikayet geliyor.  Öğretmeninden, öğrencisine, servisinden, kırtasiyecisine kadar herkes bin bir dert yanıyor. Aileler ilkokul çağındaki çocukların defter kalem masraflarını karşılayamaz hale gelmiş. Bir top a4 marketlerde 100 lirayı aşmış. “Okul kitaplarını bedava yaptık” dediler, şimdi okula gitmek için evden adım attığın an yığınla borca giriyorsun. Türk Eğitim Derneği'nin araştırmasına göre, 675 bin çocuk okula gidemedi. Bu çocukların yaş ortalaması 14-17. Bu çocuklar nerede, bilen yok. Çocukların servisle okula gitmesi de artık lüks oldu. Büyükşehirlerde fiyatlar 4-5 kat artmış durumda. İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde ortalama 250-300 lira olan servis ücretleri bu sene en kısa mesafe için 570 TL’den bin TL’ye yükseldi” ifadelerini kullandı. “ERDOĞAN OY ALMAK İÇİN MEKTUP YAZIYOR” “Erdoğan oy almak için mektup yazıyor” diyen Ağbaba, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı KPSS şartı aranmaksızın geçici personel alımına başladı. Bu personeller ne yapacak, 26 milyon haneye ev ziyareti yapacaklar. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından, sosyal yardımlar için evleri ziyaret edecek memurlara Erdoğan’ın mektubunun da dağıtılması talimatı verildi. KPSS yok, yaş aralığı geniş, üniversite mezunu olmanız yeterli, görevleri z Erdoğan’ın mektubunu dağıtmak, propaganda yapmak. Sosyal yardımları sanki Erdoğan kendi cebinden yapıyor. Bakan Derya Yanık’ın maalesef açıklama yapması mümkün değil. Devlet memurları parti militanı gibi çalıştırılıyor. Burada da göreceksiniz torpil olacak ve AK Partililerin yakınları işe alınacak.” “20 YIL SONRA MİLLİYETÇİLİK, KAHRAMANLIK TASLIYORSUN” Seçim yaklaştıkça ortamın gerginleştiğini dile getiren Ağbaba, “Seçim yaklaştıkça Erdoğan klavyedeki tuşlara basıyor. Tabii Yunanistan’da da durum farklı değil, orada da seçim yaklaşıyor. İki popülist lider atışıyor, Erdoğan “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. Yunan Başbakanı yanıt veriyor. Yunanistan on iki adayı yeni silahlandırmış gibi tepki gösteriyor. 20 yıldan beri Yunanistan adaları silahlandırdı, sesin çıkmadı, ses edenleri de suçladın. 20 yıl sonra çıkmış milliyetçilik, kahramanlık taslıyorsun. Yapmaya çalıştığı tek şey maalesef iktidarını sağlamlaştırmak ve ortamı germek. Türkiye’de ekonomi bozuk, kayırmacılık artıyor. Türkiye, maalesef elindeki adaları bunların döneminde Yunanistan’a hediye edildi ve gıkları çıkmadı. Şimdi konuşuyor, Ecevit’in söylediği sözden de alıntı yapıyor. Ecevit, Kıbrıs’a “Bir gece ansızın gelebiliriz” demiş ve gitmişti. Çakma milliyetçi ve vatansever adalar işgal edilirken Yunanistan’a sesi çıkmamış, şimdi konuşmaya çalışıyor” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Seçim yaklaştıkça Erdoğan klavyedeki tuşlara basıyor. Tabii Yunanistan’da da durum farklı değil, orada da seçim yaklaşıyor. İki popülist lider atışıyor, Erdoğan “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. Yunan Başbakanı yanıt veriyor. Yunanistan on iki adayı yeni silahlandırmış gibi tepki gösteriyor. 20 yıldan beri Yunanistan adaları silahlandırdı, sesin çıkmadı, ses edenleri de suçladın. 20 yıl sonra çıkmış milliyetçilik, kahramanlık taslıyorsun. Yapmaya çalıştığı tek şey maalesef iktidarını sağlamlaştırmak ve ortamı germek. Türkiye’de ekonomi bozuk, kayırmacılık artıyor. Türkiye, maalesef elindeki adaları bunların döneminde Yunanistan’a hediye edildi ve gıkları çıkmadı. Şimdi konuşuyor, Ecevit’in söylediği sözden de alıntı yapıyor. Ecevit, Kıbrıs’a “Bir gece ansızın gelebiliriz” demiş ve gitmişti. Çakma milliyetçi ve vatansever adalar işgal edilirken Yunanistan’a sesi çıkmamış, şimdi konuşmaya çalışıyor” dedi.

CHP Malatya İl Teşkilatı’nda basın toplantısı düzenleyen Ağbaba, Malatya’nın geçen yıl ‘gri pasaport’ skandalı ile dünyanın gündemine geldiğini kaydetti.

“Malatya merkezli VİP insan kaçakçılığı yaşandı” diyen Ağbaba, “Belediye meclis üyelerimiz Yeşilyurt Belediyesi’ndeki bu olayı ortaya çıkardılar. Belediyenin yaptığı şey, komisyondaki CHP’li üyelerin sayılarını azaltarak, komisyonlara sokmamak oldu. Biz her zaman Malatya’nın çıkarını ve itibarını savunuyoruz ama maalesef dünyada Malatya denildiğinde akla ‘insan kaçakçılığı’ geliyor” ifadelerini kullandı.

Milletvekili Ağbaba, işin boyutunun çok fena olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“İşin boyutunda para, hukuksuzluk, rüşvet var. Bu durum ‘gri pasaport skandalından’ bir ‘yargı skandalına’ dönüşmek üzere ve kimsenin kılına dokunulmuyor. Adeta bir koruma zırhıyla bürünmüş durumda. Olayın gerçekleşme şekli, şüphelileri ve delilleri ortada olmasına rağmen neden hala dava açılmamaktadır? Konu unutulmaya çalışılmaktadır. Soruşturmayı uzatarak, ipe un sererek ortaya çıkan bu suçlar ve iddialar zamana yayılarak olay soğutulmaya, kamuoyu nezdindeki etkisi hafifletilmeye mi çalışılıyor? Olayın üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen iddianame hazırlanıp sorumluların yargı karşısına çıkarılmamış olması başlı başına bir skandaldır ve kabul edilemez. Bilindiği üzere gri pasaport skandalının odağındaki 3 kişi tutuklanmıştı. Bunlardan birisi yurtdışına bizzat giden, gri pasaportların çıkarılmasını organize ettiği iddia edilen, AKP’li Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş, tutuklandıktan çok kısa bir süre sonra 4 Temmuz’da serbest bırakılıyor. Aynı günlerde Belediye Başkanı Mehmet Çınar hakkındaki soruşturma izni Danıştay kararı ile iptal ediliyor. Bu işin organizasyonunda yer alan AK Partinin eski Bingöl Servi Belediye Başkanı Ali Ayrancı ise son olarak 2 Eylül tarihinde serbest bırakılıyor. Özetle; henüz dava bile açılmadan şu an dosyanın kalan tek tutuklusu yurt dışındaki şirketin sahibi Ersin KİLİT isimli şahıs, ancak olayın merkezinde yer aldığı ve doğrudan bu işi organize ettiği iddia edilen devlet görevlilerinin ve AK Partililerin tamamı ya serbest bırakılıyor ve soruşturulmuyor. Buradan hakimlere, savcılara ve devlere bir çağrı yapıyorum; madem Mehmet Çınar ve AK Parti hakkında bir işlem yapmadınız, ben size suçluyu kendi ellerimle teslim etmek istiyorum. Gelin CHP’li belediye meclis üyelerini yargılayın. Suçlu onlar çünkü onlar böyle bir kepazeliği ve rezilliği ortaya çıkarttı. Böyle bir utanmazlık memlekette yaşanmamış. Diyorlar ya ‘Malatya’nın itibarı’, Malatya’nın itibarının içine ettiler. Kimseye dokunulmuyor, bu CHP’li bir belediye olsa ne olurdu? Aynı gün görevden alınırdı. Suç işleri bakanı şimdi bunu koruyor.”

“40 BİN EURO’DAN BELEDİYE BAŞKANININ HABERİNİN OLMAMASI MÜMKÜN MÜ?”

Gri Pasaport Skandalı’nda tutuklu bulunan Ersin Kilit’in dönenim Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Bekir Karakuş’a para verdiğini öne süren Ağbaba, “Ersin Kilit’in Yeşilyurt Belediye Başkan yardımcısı Bekir Karakuş’a Almanya dönüşü 40 bin Euro Para verdiği, bu paranın farklı isimler adı altında Yeşilyurt Belediyesinin ‘Hayır Çarşısı’ diye bilinen kurumuna bağışlandığı iddia ediliyor. Yurtdışı ayağındaki Ersin Kilit ise basına ve kamuoyuna yansıyan ifadelerinde kendisinin Türkiye’deki bir akrabasına verilmek üzere Bekir Karakuş’a 17 bin Euro verdiğini kabul ediyor. Milliyetçi muhafazakar. Peki, bu 40 bin Euro’dan belediye başkanının haberinin olmaması mümkün mü? Böyle bir para akışının olup olmadığı, gerçekten ne kadar para getirildiği, bu paranın nerelere harcandığı, kimlerin bu işten maddi menfaat elde ettiği elbette yargının işidir.

“TAM BİR ÇİFTE STANDART VAR”

Milletvekili Ağbaba, paranın verildiği iddia edilen Bekir Karakuş’un tutuklandıktan birkaç gün sonra serbest bırakıldığını anımsatarak, şunları söyledi:

“Adalet jet hızıyla işliyor. Muhalifler ve demokratlar suçsuz günahsız yıllarca hapis yatıyor, onlara işlemiyor ama bu işin odağındaki Ali Ayrancı ve Bekir Karakuş’a işliyor. İddiaya göre Ali Ayrancı’nın 2 Eylül günü tutukluluğunun devamına karar veriliyor. Bu karara aynı gün itiraz ediliyor ve yine aynı gün içerisinde yani 2 Eylül günü saat 16.55’de itiraz üst mahkemeye yetiştiriliyor ve e Ali Ayrancı’nın bir saat içerisinde serbest bırakılmasına karar veriliyor.  Kararı veren hâkimin Ali Ayrancı’nın hemşerisi olduğu ve kararı verdiği gün izne ayrıldığı iddia ediliyor.           Ali Ayrancı “delillerin büyük ölçüde toplanmış olduğu, tutuklukta geçen süre” gibi gerekçeler gösterilerek tahliye ediliyor, onunla birlikte bu işi yaptığı iddia edilen Ersin Kilit hakkında ise “delillerin henüz toplanmamış olması, işin önemi” gibi gerekçeler gösterilerek tutukluluk halinin devamına karar veriliyor. Tam bir çifte standart.  Mehmet Çınar’ın başkanı olduğu belediye hakkında bunca iddia varken derin bir sessizliğe gömülmüştür. Bugüne kadar yaptığı tek şey hakkında verilen soruşturma iznini dava açarak iptal ettirmek olmuştur. Ali Ayrancı Yeşilyurt Belediyesi’yle ortak bir şekilde çıkar ve para karşılığında insan kaçakçılığı yapmıştır nokta.”

Eski Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısının tutuklandıktan bir hafta sonra serbest bırakıldığını yineleyen Ağbaba, “Buradaki imza belediye başkanının. Hiç kimse belediye başkanının haberi olmadan bu işi yaptığını iddia edemez, buna da kimse inanmaz. Maalesef anlaşılıyor AKP tarafından korunan bir büyük rezalet ve yolsuzluk var” dedi.

“İŞSİZLİK FONU, İŞSİZE DEĞİL YANDAŞA ÇALIŞIYOR”

“İşsiz sayısı arttı” diyen Ağbaba, konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Orada da büyük bir rezalet var. Mart 2002’den 31 Ağustos 2022’ye kadar İşsizlik Fonu’ndan 20 yılda işsizlere ödenen para 48 milyar. Peki, sadece 2,5 yılda işverenlere ve yandaş şirketlere İşsizlik Fonu’ndan ödenene para, 55 milyar. İşsizlik Fonu, işsize değil yandaşa çalışıyor. 3 milyondan fazla işsiz bu fondan faydalanamamış. Fondaki paralar kimlere peşkeş çekiliyor görmek lazım.”

“SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKMÜŞ DURUMDA”

Ağbaba, AK Parti’nin övündüğü sağlık sisteminin çöktüğünü ifade ederek, “Randevu almak mümkün değil. Kanser hastasına 6 ay, bir yıl sonrasına randevu veriliyor. ‘Ölün’ deniliyor. Hastanede kuyruk yokmuş, kuyruk evde. Sağlık sistemi çöktü, hastanede ameliyat malzemesi bulamıyorsunuz. Hastanede kağıt peçete yok” diye konuştu.

“675 BİN ÇOCUK OKULA GİDEMEDİ”

Okulların açıldığını ancak servis ihalelerinin henüz yapılmadığını iddia eden Ağbaba, “Kuluncak’a gittim, oradaki çocukların durumuna üzüldüm. Okula gidip gitmediklerini sordum, birinci sınıfa gittiklerini söylediler. Okula ne zaman başladıklarını sordum, gidemediklerini söylediler. Çocuklar okula başlayamıyor niye çünkü servis yok. Okul harcamalarında kırtasiyeden servise kadar anormal bir artış olmuş durumda. Okul harcamaları tam beş kat arttı. Okul servis ücreti neredeyse asgari ücrete ulaşmış durumda. Kırtasiyeden servis ücretlerine beş kat artan okul harcamaları yüzünden okula gidemeyen öğrenciler var. Sosyal medyaya girin, yüzlerce öğrenci isyan ediyor. Her gün bizlere onlarca serzeniş, şikayet geliyor.  Öğretmeninden, öğrencisine, servisinden, kırtasiyecisine kadar herkes bin bir dert yanıyor. Aileler ilkokul çağındaki çocukların defter kalem masraflarını karşılayamaz hale gelmiş. Bir top a4 marketlerde 100 lirayı aşmış. “Okul kitaplarını bedava yaptık” dediler, şimdi okula gitmek için evden adım attığın an yığınla borca giriyorsun. Türk Eğitim Derneği'nin araştırmasına göre, 675 bin çocuk okula gidemedi. Bu çocukların yaş ortalaması 14-17. Bu çocuklar nerede, bilen yok. Çocukların servisle okula gitmesi de artık lüks oldu. Büyükşehirlerde fiyatlar 4-5 kat artmış durumda. İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde ortalama 250-300 lira olan servis ücretleri bu sene en kısa mesafe için 570 TL’den bin TL’ye yükseldi” ifadelerini kullandı.

“ERDOĞAN OY ALMAK İÇİN MEKTUP YAZIYOR”

“Erdoğan oy almak için mektup yazıyor” diyen Ağbaba, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı KPSS şartı aranmaksızın geçici personel alımına başladı. Bu personeller ne yapacak, 26 milyon haneye ev ziyareti yapacaklar. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından, sosyal yardımlar için evleri ziyaret edecek memurlara Erdoğan’ın mektubunun da dağıtılması talimatı verildi. KPSS yok, yaş aralığı geniş, üniversite mezunu olmanız yeterli, görevleri z Erdoğan’ın mektubunu dağıtmak, propaganda yapmak. Sosyal yardımları sanki Erdoğan kendi cebinden yapıyor. Bakan Derya Yanık’ın maalesef açıklama yapması mümkün değil. Devlet memurları parti militanı gibi çalıştırılıyor. Burada da göreceksiniz torpil olacak ve AK Partililerin yakınları işe alınacak.”

“20 YIL SONRA MİLLİYETÇİLİK, KAHRAMANLIK TASLIYORSUN”

Seçim yaklaştıkça ortamın gerginleştiğini dile getiren Ağbaba, “ Seçim yaklaştıkça Erdoğan klavyedeki tuşlara basıyor. Tabii Yunanistan’da da durum farklı değil, orada da seçim yaklaşıyor. İki popülist lider atışıyor, Erdoğan “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. Yunan Başbakanı yanıt veriyor. Yunanistan on iki adayı yeni silahlandırmış gibi tepki gösteriyor. 20 yıldan beri Yunanistan adaları silahlandırdı, sesin çıkmadı, ses edenleri de suçladın. 20 yıl sonra çıkmış milliyetçilik, kahramanlık taslıyorsun. Yapmaya çalıştığı tek şey maalesef iktidarını sağlamlaştırmak ve ortamı germek. Türkiye’de ekonomi bozuk, kayırmacılık artıyor. Türkiye, maalesef elindeki adaları bunların döneminde Yunanistan’a hediye edildi ve gıkları çıkmadı. Şimdi konuşuyor, Ecevit’in söylediği sözden de alıntı yapıyor. Ecevit, Kıbrıs’a “Bir gece ansızın gelebiliriz” demiş ve gitmişti. Çakma milliyetçi ve vatansever adalar işgal edilirken Yunanistan’a sesi çıkmamış, şimdi konuşmaya çalışıyor” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri