Gündem

"4+4+4 sistemi tartışılıyor"

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "İçinde bulunduğumuz çağın bilgiye erişmek konusundaki konumu hem de biraz da mesleki ve teknik eğitimde yaşanan sorunlar itibarıyla 12 yıllık zorunlu eğitim farklı toplumsal kesimlerden farklı gerekçelerle tartışılıyor. Çok farklı kesimlerce tartışıldı ama çok aşırı ideolojik yaklaşanlar ve niyet okuma mantığıyla bizi eleştirenler hariç tutulduğunda büyük oranda 12 yıllık zorunlu eğitimin süresinin azaltılmasının doğru olacağına yönelik bir kamuoyu oluştu.

Abone Ol

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "İçinde bulunduğumuz çağın bilgiye erişmek konusundaki konumu hem de biraz da mesleki ve teknik eğitimde yaşanan sorunlar itibarıyla 12 yıllık zorunlu eğitim farklı toplumsal kesimlerden farklı gerekçelerle tartışılıyor. Çok farklı kesimlerce tartışıldı ama çok aşırı ideolojik yaklaşanlar ve niyet okuma mantığıyla bizi eleştirenler hariç tutulduğunda büyük oranda 12 yıllık zorunlu eğitimin süresinin azaltılmasının doğru olacağına yönelik bir kamuoyu oluştu. 2011 öncesindeki antidemokratik uygulamalara zemin hazırlayacak yeni bir adım atmamak durumundayız" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, NTV'de katıldığı bir programda 4+4+4 şeklinde uygulanan 12 yıllık zorunlu eğitime yönelik tartışmalara değindi. Tekin, "28 Şubat 1997 ile başlayan süreçte Türkiye’de meslek liselerinin ve üniversite okullarının önünün kesilmesi amacıyla 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim uygulaması başlatıldı" diye konuştu. Bunun bir dayatma olduğunu ileri süren Tekin, "Bu antidemokratik bir uygulamadır. Çocuğunu meslek lisesine ya da üniversite okuluna göndermek isteyen bir veliye 'Yapamazsın kardeşim, yasaklıyorum' diyen bir zihniyettir" ifadelerini kullandı.

AK Parti iktidarı döneminde 2011 yılında çözüm olarak 4+4-4 sistemine geçildiğini hatırlatan Tekin, "O günün koşullarında Türkiye’deki demokratikleşme trendini doğru okuyabilmek açısından, insanların bu hakkını sağlıklı kullanabilmesi açısından alınmış çok anlamlı ve çok doğru bir tedbirdir" dedi.

"Gerek bu 28 Şubat’ın koşulları, gerek teknik ve fiziki altyapı eksikliği ve gerekse de kamu otoritesinin bu konuda yeterli tedbir alamaması sebebiyle Türkiye’de okullaşma oranları çok düşüktü" diyen Tekin, Türkiye'nin uluslararası ortalamaların altında olduğunu söyledi. Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2002 sınıflarında Türkiye’de o güne kadar var olan derslik sayısından daha fazla derslik yapıldığı için o güne kadar sahip olduğumuz öğretmen sayısının ikiye katlandığı bir öğretmen ordusu oluşturulduğu için okullaşma oranlarında bahsi geçen 12 yıllık zorunlu eğitimin de getirilmesiyle beraber Türkiye uluslararası ortalamaların üstüne çıktı. Şu an göğsümüzü gere gere uluslararası ortamlarda 'Biz Türkiye’de çocuklarımız o işte ortalamasının üzerinde bir eğitim öğretim hakkına sahip veya böyle bir imkana sahip' diyebiliyoruz.

Fakat bunu yaptıktan sonra, bu konuda hem o yasakçı uygulamayı kaldırdıktan hem de uluslararası göstergeler açısından farklı bir konuyu tartışmamız lazım. İçinde bulunduğumuz çağın bilgiye erişmek konusundaki konumu hem de biraz da mesleki ve teknik eğitimde yaşanan sorunlar itibarıyla 12 yıllık zorunlu eğitim farklı toplumsal kesimlerden farklı gerekçelerle tartışılıyor.

Biz şimdi öyle bir karar almak durumundayız ki: Bir, Türkiye bu bahsettiğimiz uluslararası göstergelerin altına düşmemeli. İki, kamuoyundan bize bu konuda yönelen eleştirileri ortadan kaldırabilecek iyileştirmeler yapmak durumundayız. Üçüncüsü de 2011 öncesindeki antidemokratik uygulamalara zemin hazırlayacak yeni bir adım atmamak durumundayız.

Dolayısıyla bu parametreler ışığında 12 yıllık zorunlu eğitimin tartışılmasını arzu etmiştik. Yıl içerisinde tartışmalar yapıldı. Çok farklı kesimlerce tartışıldı ama büyük oranda tamamına yakını diyelim, çok aşırı ideolojik yaklaşanlar ve niyet okuma mantığıyla bizi eleştirenler hariç tutulduğunda büyük oranda 12 yıllık zorunlu eğitimin süresinin azaltılmasının doğru olacağına yönelik bir kamuoyu oluştu."

"Çağın gereklerine karşı yeni bir düzenleme olacak diye değerlendirelim"

Eğitim süresinin kısalmasına ilişkin inisiyatifin TBMM'de olduğunu belirten Tekin, şöyle devam etti:

''Yasa yapıcılara öneride bulunmadan önce biz hükümet olarak, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi olarak bir karar almak durumundayız. O kararımızı aldığımızda kamuoyuyla paylaşırız. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Bu bahsettiğim üç parametre bizim için olmazsa olmaz.

Bir, yani 2011 öncesi o bahsettiğimiz antidemokratik düzenlemelere yeniden zemin oluşturacak bir şey asla olmamalı. İki, Türkiye uluslararası göstergeler açısından bu saat ortalamanın altında bir zorunlu eğitim süresine sahip olmamalı. Üçüncüsü de çocuklarımızın bilhassa kültür, sanat, spor ve meslek eğitimi konusunda yaşlarına uygun eğitim alabilecekleri mekanizmaların oluşturulması. Bu üç parametre ışığında biz bu revizyonu yapmayı planlıyoruz. Çağın gereklerine karşı yeni bir düzenleme olacak."