Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından İstanbul’daki Genel Başkan Çalışma Ofisi’nde basın açıklaması yaptı. Yücel, toplantının gündeminde yer alan casusluk iddialarına, TELE1’e kayyum atanmasına, yerel yönetimlere yönelik baskılara ve ekonomideki derin krize ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
“Ne Ekrem Başkan’dan ne de CHP’den casus çıkar”
Yücel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan casusluk soruşturmasını “siyasi operasyon” olarak nitelendirdi.
“Ne Ekrem Başkan’dan ne de CHP’den casus çıkar” diyen Yücel, sözlerine şöyle devam etti:
“Hiçbir suça, hiçbir iftiraya, hiçbir iddianameye sığdıramadığınız Ekrem İmamoğlu’nu, vatan hainliğiyle, casuslukla suçlayıp 86 milyonun gözünde itibarsızlaştıramazsınız. Ekrem İmamoğlu halkın gönlünde yer etmiştir; onun yolunu kapatamazsınız.”
Yücel, casusluk iddialarının dayanak olarak gösterilen belgenin dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun imzasını taşıdığını hatırlatarak, “O belge bile iddiaların yalan olduğunu gösteriyor. İmamoğlu’nun talimatıyla yapılan veri yedekleme işlemi, yolsuzluk delillerinin karartılmaması içindi” dedi.
“Bu kadar kirli bir tabloyu tersine çevirmeye çalışanlara casus diyemezsiniz. Gerçek casuslar, devletin varlıklarını peşkeş çekenlerdir. İmamoğlu’nun tek suçu, milletin hakkını korumaktır.”
“TELE1 halkın sesidir”
Deniz Yücel, RTÜK’ün TELE1 Televizyonu’na kayyum atanmasına da sert tepki gösterdi. “Gazetecilik suç değildir, casusluk hiç değildir” diyen Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir televizyon kanalını susturmak; masumiyet karinesini çiğnemek, bağımsız medyayı cezalandırmaktır. TELE1 halkın sesidir, gerçeği söyleyenlerin kanalına el koyamazsınız. Bu ülkede medya üzerindeki baskılar arttıkça, demokrasi daha da nefessiz kalıyor.”
“Bayrampaşa Belediyesi’ne operasyon, halk iradesine saldırıdır”
Yücel, AKP’nin İstanbul Bayrampaşa Belediyesi’ne yönelik girişimlerini de “çökme operasyonu” olarak nitelendirdi.
“Sandıkta alamadıkları sonucu, masa başında, yargı eliyle elde etmeye çalışıyorlar. Bayrampaşa halkının iradesiyle seçilmiş CHP’li yönetime kumpas kuruluyor. Bu, sadece bir belediye meselesi değil; halk iradesine açık bir saldırıdır.”
Yücel, yerel yönetimlere yönelik baskılara karşı parti olarak dayanışma içinde olacaklarını belirterek, “Her belediyemiz, halkın oylarıyla orada. Halkın iradesi bizim kırmızı çizgimizdir. Bir belediyemize yapılan saldırı, 86 milyonun iradesine yapılmış demektir” ifadelerini kullandı.
“Ekonomi iflas etti, halk geçinemiyor”
Ekonomik krizin derinleştiğini söyleyen CHP Sözcüsü Yücel, iktidarın gündemi suni krizlerle değiştirmeye çalıştığını dile getirdi:
“Mutfakta yangın var, halk açlıkla boğuşuyor. Emekliler, asgari ücretliler, öğrenciler, çiftçiler isyan ediyor. Ama iktidar bunları konuşmak yerine gündemi casusluk iddialarıyla meşgul ediyor. Çünkü gerçekleri saklamaktan başka çareleri kalmadı.”
Yücel, emeklilerin ve dar gelirli yurttaşların durumuna dikkat çekerek, “Bayram ikramiyeleri asgari ücret düzeyine yükseltilmeli, yılda dört defa ödenmelidir. Bu ülkenin emeklisi sadaka değil, hakkını istiyor” dedi.
“Adalet yeniden yükselecek”
Açıklamasının sonunda Yücel, “CHP hiçbir baskıya, hiçbir iftiraya boyun eğmeyecek” dedi.
“Bu ülke bir gün yeniden adaletle nefes alacak. Bizim mücadelemiz sadece Ekrem İmamoğlu için değil, bu ülkenin onuru, adaleti, geleceği içindir. Sandık gelecek, milletimiz gereken cevabı verecek. Hiçbir zalimin zulmü sonsuza kadar sürmedi.”




