6 Şubat depremleri sonrası rezerv alan ilan edilen Malatya’nın Yeşilyurt ilçesi Zaviye Mahallesi’nde konut kuraları çekildi. Ancak kura sonuçlarını öğrenen hak sahipleri, evlerinin kendi yerlerinde çıkmadığını belirterek tepki gösterdi. Vatandaşlar seslerini yükselterek mağduriyetlerini dile getirdi.
35 yıldır aynı mahallede oturduğunu ifade eden Ahmet Kösem, şöyle konuştu:
“Ben 35 senedir oturuyorum. Benim yerim anayol üstündeydi. Altı katlı binadır, hepsi 2+1’di. Toplamda 17 daire vardı, 3 tane de fazladan. Ama şimdi geldik, gördük ki bize dediler, “Yerinizde size 3+1 vereceğiz.” Biz de tamam dedik, razı olduk. 3+1 yapmışlar. Ama sonra beni 12. bölgeden alıp 15. bölgeye atmışlar. Karşı tarafa, Kavuklar Camisi’nin arka tarafına. Benim orada ne işim var? Benim anayol üstünde evim dururken, oraya niye gideyim? Muhtar dedi ki, “Siz 12. bölgedesiniz.” Gittik, 12. bölgede isim yok. Bu sene tekrar baktık, bu kez 15. bölgeye yazmışlar. Haritayı önümüze koymuşlar. Peki benim orada ne işim var? Ben kendi yerime, buraya yatırım yapmışım. Paramı veriyordum, 3+1’e. Fiyatı 750 liraydı, sonra 1000 liraydı. Ben hakkımı anladım, yerimde oturuyordum. O şekilde otursun istiyorum. Ama kimseyle konuşacak, derdimi anlatacak kimse bulamadım.”
“Evleriniz yerinde olacak dediler”
Bu mahallede çıkması gereken ev 15. bölgede çıktığını belirten Tahir Öztürk, şunları söyledi:
“Evet, benim yerim şuranın üçüncü katıdır. Ama ben gitmişim, ta Kavuklar Camisi’nin oraya. Yani bugüne kadar böyle bir şey yoktu, şimdi de oldu. Ne diyeyim ben başka. Herkesin ayrı sorunu var, hepsinin ayrı derdi var. Bize, yerinde olacak dediler. Bu, bir ay, bir buçuk ay öncesine kadar böyleydi. Ama bugün çekiliş yapıldı, onuncu bölgede çıkması gerekirken biz on beşincide çıktı.”
“Evim ana cadde üzerindeydi arka sokakta çıkmış”
Evinin ana cadde üzerinde olduğunu söyleyen Burhan Güneş, “Zaviye Mahallesi B Blok dördüncü katta oturuyordum. Şimdi ise iki blok arka tarafa düşmüşüm. Benimki ana cadde üzerindeydi, sağlık ocağının karşısındaydı. Şimdi ise iki arka bloka düşmüşüm. Ben yerinde istiyorum. Aynı zamanda ikinci kat olur, ara katlar olur. Benimki dördüncü kattı, ama en azından ara kat olsun, yerinde olsun.” dedi.
“Murat Kurum herkes kendi apartmanında olacak dedi”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un herkesin evi kendi yerinde olacak dediğine dikkat çeken Nazif Kaya, “Şimdi burası bize ilk söylendiğinde, biz burayı kentsel dönüşüm kapsamında tüm apartman olarak kendimiz verdik. O zaman tuttular, “Temelli Caddesi rezerv alanı” dediler. Rezerv alanı dedikleri zaman da Sayın Bakan Murat Kurum her geldiğinde, herkesin kendi apartmanında, kendi yerinde, kendi komşularıyla beraber olacağını söyledi. Ama şimdi çekilen kuralara bakıyoruz, hiçbir şey öyle değil. Şu köşedeki apartman bizim apartman, üzerinde Emel Antoç yazıyor. O apartmanda bizim bir tane komşumuz yok, biz de yokuz. Bizleri her birimizi ayırmışlar, her birimizi başka yerlere atmışlar. Niye böyle yapıyorlar? O zaman bize deselerdi ki, “Siz burada kaç dairesiniz? On dairesiniz. On dairenin isimlerini verin, herkes kendi dairesine, kendi yerine yerleşsin.” Murat Kurum’un bize söylediği buydu. Sayın Valimizin de bize söylediği buydu. Ama şu anda bakıyoruz, bu kadar vatandaşın hepsi mağdur ediliyor.” ifadelerini kullandı.
“Niye bizi haksız yere mağdur ediyorlar?”
85 metrekarelik evler verildiğini belirten Nuray Kınık Güneş, şöyle konuştu:
“Hepinize hoş geldiniz tekrar. Fakat bize dediler ki, birinciyle son kat kuraya girmeyecek; sadece ara katlar kendi aralarında çekilişle belirlenecek. Hem valimiz hem de Murat Kurum böyle söyledi. Ama bizi tutmuşlar, almışlar, Meylem Sitesi’ne vermişler. Hem de çukur bir yere. Bizim yerimiz değerliydi. Ben kendim gittim, şikâyette bulundum. Fakat ister versinler, ister vermesinler, ben kendi dairemde gider otururum. Haberiniz olsun yani. Niye bizi haksız yere mağdur ediyorlar? Bizim arsamız 500 metrekareydi. 20 blok, 500 metrekare. Ama verdikleri daire 85 metrekarelik yerler. Bu arsalar nereye gidiyor? Üstelik bir de bizden para alacaklar. Yani üstelik para alacaklar. Bu nasıl başkan, bu nasıl devlet?”
Hatice Serçe ise, “Benim binam şuradaydı. Ama beni yukarıya attılar. Ben 35 senedir burada oturuyorum. Hiçbir komşum yoktur. Ben şikâyetçiyim. Ya, benim yerimi versinler. Ben başka bir şey istemiyorum.” dedi.
Buradan çıkması gereken ev şuradan çıkmış
Saniye Karaderi ise şunları söyledi:
“Kardeşim, eşi ve iki tane çocuğu Elif Sitesi’nde, ilk çöken binada şehit oldular. Ve buradan olması gereken evlerinden bir tek çay kaşığı dahi kalmadı. Sadece evleri hatıra, yerleri hatıra kalsın diye buradan çıkacak ev, gitmiş şu arka taraftan çıkmış. Bu hak mıdır? Hak diyorsanız, kabulümüzdür; başımızın, gözümüzün üstüne. Yok, değil diyorsanız artık ben de büyüklüğümüzü sunuyorum. Başka bir şey demiyorum yani.”