Vatandaş soruyor " Hocam içtihad nedir?  İslam ülkelerinde İÇTİHAD KAPISI açık mı yoksa kapalı mı?" Sosyolojik açıdan İctihad, en kısa tanımla, İnsan, toplum ve devlet yaşamının, dinsel, ekonomik, siyasal, hukuksal, sosyal, kültürel... Açılardan bireyler ve toplum tarafından nasıl algılandığı ve pratiğe nasıl aktarıldığını belirleyen ZİHNİYET YAPISIDIR. Evreni, Dünyayı, doğayı ve gündelik yaşamı algılama, yorumlama ve pratiğe aktarma biçimidir. Bu zihniyet durağan, statik, değişime ve yeniliğe kapalı ise ülke ve toplum yerinde sayar. Tersine bu zihniyet dinamik ve çağın değişimine göre kendini yeni koşullara göre sürekli yenileyebiliyorsa toplum da olumlu yönde değişir ve gelişir. Eğer İslam ülkelerinde özgür akıl, özgür bilim,  özgür düşünce, laiklik, çağdaş hukuk ve gerçek demokrasi kapıları sonuna kadar açılmaz, genel toplumsal zihniyet yenilenmezse içtihad kapıları açılmaz. İslam toplumları da çağdaş dünyadan geri kalmaya devam ederler. Genelde İslam ülkelerindeki çoğu despotik siyasi iktidarlar, eski müçtehidlerin bu statik ve dogmatik  dinsel yorumlarını aklın ve bilimin ışığında , çağın ve toplumun gereklerine göre, yeniden yorumlamak yerine, siyasi iktidarların korumak için mevcut statükoyu sürdürmeye büyük çaba gösteriyorlar. Türkiye'de durum biraz farklı bir tarihsel süreç izlemiştir. En büyük ulusal kahramanımız M. K. Atatürk'ün kurmuş olduğu demokratik, laik cumhuriyet ve yapmış olduğu ekonomi,  eğitim,  bilim, yönetim, hukuk, kültür... ve benzeri devrimler çağdaş bir zihniyet oluşturmaya önemli katkılar sağlamıştır. 1950 Yılından beri,  bazen dalgalanarak devam eden karşı devrimci hareketler, O'nun açtığı aydınlık zihniyeti geriletme, hatta yok etme üzerine kurgulanmaktadır. Ancak bu yanlış çabalar boşunadır. Çünkü dünya tersine dönmez ve güneş balçıkla sıvanmaz. Toplum ve gençlik büyük bir uyanış içindedir. Kötümserliğe gerek yoktur.