CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sivas'ta düzenlenen Millet İradesine Sahip Çıkıyor Mitingi'nde, "Size, Sivas'a artık bu sonuncusu gibi, şikayet edince 'Al ananı da git' diyen bir cumhurbaşkanı değil; birincisi gibi, 'Çiftçi milletin efendisidir' diyen bir cumhurbaşkanı lazım. Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı, birincisinin peşinden giden, birincisinin partisinden olan, 'Çiftçi milletin efendisidir' deyip yine onu milletin efendisi yapacak olan Ekrem İmamoğlu’ndan başkası değildir" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sivas'ta partisinin düzenlediği ''Millet İradesine Sahip Çıkıyor'' mitinginde vatandaşlara hitap etti.
"Bir kimse kimseye kötülük etmez, ilim hakikattir, yollar Sivas'ta. Alevisi, Sünnisi, Kürdü kin gütmez, ayrım yapmayan kullar Sivas'ta. Bozkırdan yapılmış bağ bahçesi, ilim kazanında döner kepçesi, öfkedir lisanı, candır lehçesi. Baldan daha tatlı diller Sivas'ta. Kızılırmak'tan İç Anadolu'ya, Yeşilırmak'tan Karadeniz'e, Karasu'dan Doğu Anadolu'ya, Hititlerden Cumhuriyet'e uzanan tarihin beşiği Sivas'tayız. Hepiniz hoş geldiniz, hepinizi saygıyla selamlıyorum" sözleriyle mitinge gelen Sivaslıları selamlayan CHP Lideri Özel, şöyle konuştu:
"Sivas'a hemen her yıl bir kez, iki kez geliyoruz. Sivas'ta mitinglere geliyoruz. Bu meydanda tüm siyasi partilerin yaptıkları mitingleri biliyoruz ve Sivas'ta bir ölçü var, bir sınır var. Oradaki çeşmeyi görüyoruz, eğer çeşmeye kadar varırsa, meydanda kalabalık, o parti geliyor demektir. Bugün Sivas'ta çeşmeyi ikiye katladınız, tarih yazıyorsunuz. 4 Eylül 1919'da Türkiye Cumhuriyeti'nin kaderinin yazıldığı yerdeyiz. Mandacıların karşısına dimdik geçenlerin ve tam bağımsız Türkiye diyenlerin, Mustafa Kemal Paşa ile birlikte esarete itiraz edenlerin, mandayı reddedenlerin, 'Boyun eğeceksin' diyenlere bir büyük mücadeleyi nasıl başlatacağını haykıranların şehrindeyiz. Yiğidoların şehrindeyiz. Hepiniz hoş geldiniz. Sivas Kongresi, Anadolu'da mücadele eden tüm yapıları Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri diye bir çatının altında topladı. Sonra bu çatı, Cumhuriyet Halk Fırkası'na dönüştü. Sivas'ın, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Millî Mücadele'nin fitilinin ateşlendiği, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı bu güzel şehir, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi'nin de kurulduğu şehirdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk'ta Sivas'ı, Sivas Kongresi'ni Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk kongresi kabul etmiştir. Bunun için doğduğumuz yerdeyiz, büyüdüğümüz yerdeyiz. Sizinle birlikte tarih yazdık, tarihi tekrar yazmaya devam edeceğiz.
"Sivas Belediyesi'ni almak için kararlıyız, azimliyiz"
Biz Sivas'ta çok partili sistemde 15 kez belediye başkanlığı seçimlerine girdik. Bu seçimlerde 6 kez Sivas'ı yönettik. Maalesef 1977 sonrası Sivas'ta parlak sonuçlar alamadık. Maalesef yüzde 4 aldığımız da oldu, yüzde 8 aldığımız da. Ama asla Sivas'a küsmedik, artık Sivas bize oy vermiyor demedik, kusuru kendimizde aradık. Bir büyük mücadeleyi hep beraber verdik. Sizi duyduk, sizi dinledik ve sizinle birlikte bugünlere geldik. Yarınların umudunu görüyorum bu meydanda. Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarını görüyorum bu meydanda. Divriği ve Deli İlyas'ta verilen emanet başımızın üzeridir. Bundan sonra ilk seçimlerde Sivas'ta Cumhuriyet Halk Partisi'ni birinci parti yapmak için, Türkiye'de iktidar yapmak için, ilk yerel seçimlerde Sivas Belediyesi'ni almak için kararlıyız, azimliyiz. Sizin yanınızdayız, sizinle birlikteyiz. Çevre illerde 6. Bölge teşviki varken, Sivas'ta yok. Hastaneler yetersiz, millet Ankara'ya, Kayseri'ye tedavi olmaya gidiyor. Hızlı treni yıllarca söz verip yapmadılar, nihayet bitti. 1 saat 50 dakika dedikleri yolu 3,5 saatte gidiyor tren. 15 senede bitirebildikleri treni şimdi de olması gerektiği gibi işletemiyorlar. Geminbeli Tüneli 12 yıldır bekliyor, Kızıldağ Geçidi 11 yıldır bekliyor. Bugün kendim bizzat gördüm. Bir taraftan Divriği'ye gittim, bir taraftan diğer yoldan döndüm. Yüzlerce köyün arasından geçtik. Cep telefonlarının çekmediği, internetin çalışmadığı köyler var hâlâ Sivas'ta.
"Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında Sivas, geride bırakılmışlığını telafi edecek"
Buradan Sivaslıların huzurunda şunu ifade ediyorum: 4-9 Eylül arası Cumhuriyet Halk Partisi, bütün Türkiye'den topladığı verilerle, örgütlerinin yapmış olduğu danışma kurullarının raporlarıyla, şehirlerin sanayi, ticaret odalarının, esnaf odalarının, üniversitelerin raporlarıyla, akademisyenlerin çalışmalarıyla, partinin görevlendirdiği arkadaşlarımızın il raporlarıyla bir Cumhuriyet Halk Partisi program kurultayını gerçekleştirecek. Kuruluş haftamızda, Sivas Kongresi'nin 4 Eylül'ünden alıp, İzmir'de düşmanı denize döktüğümüz 9 Eylül'e; partimizi kurduğumuz 9 Eylül'e, 2 kez Cumhuriyet Halk Partisi'ni açtığımız 9 Eylül'e atfen, 4-9 Eylül arası parti iktidara gelince sorunları nasıl görüyor, çözümlerini ne öneriyor, Sivas'ın sorunlarını nasıl çözecek, Türkiye'nin sorunlarını nasıl çözecek, yüzleri nasıl güldürecek, şehirleri nasıl kalkındıracak, bunların hepsinin çalışmalarını tamamladık. Artık yazma ve ilan etme aşamasına geldik. Buradan bu kente, partimizi borçlu olduğumuz bu kente, Cumhuriyeti borçlu olduğumuz bu kente söz veriyorum: Partinin Genel Başkanı olarak, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında Sivas, geride bırakılmışlığını telafi edecek. Sivas kalkınacak, Sivas güçlenecek, Sivas zenginleşecek. Sivas'ı ayağa kaldıracağız, Sivas'ı hak ettiği yere geri getireceğiz.
"Sivas'ı ayağa kaldıracağız"
Hazır televizyonlar yayındayken, tüm gözler Sivas'tayken, kulaklar bu meydandayken birazcık Sivas'ın dertlerinden konuşalım. Cumhuriyet, Sivas'a büyük yatırımlar yaptı. Sivas, gelişmişlikte Türkiye'de 8. sıradaydı. Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinden beri Sivas'tan oy aldı, destek aldı. Ama maalesef seçimde yüzünü döndüğü Sivas'a, seçimden sonra hep sırtını döndü. Sivas'ı çantada keklik bildiler, Sivas'tan kepçeyle aldılar, çay kaşığıyla verdiler ve en nihayetinde 8. sıradaki Sivas'ı 45. sıraya kadar gerilettiler. Bugün bu güzel kent, 23 yıl önce Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde 755 bin olan nüfusu, 118 bin kayıpla 637 bine düştü. Türkiye 60 milyondan 85 milyona giderken, Türkiye 25 milyon kalabalıklaşırken, Sivas'ın 1 milyonu geçmesi beklenirken, büyükşehir olması gerekirken maalesef Sivas'ı 600 binlere doğru gerilettiler. Yurt dışında ya da başka illerde 7 milyon Sivaslı yaşıyor. Hepsi gözbebekleri memleketlerini özlüyor, sıla hasreti çekiyor, imkânı olduğunda koşup geliyor. Ancak işsizlik yüzünden, geçim sıkıntıları yüzünden, yatırım eksikliği yüzünden AK Parti'nin oy alırken yüzünü dönüp sonrasında sırtını döndüğü bir kenti küçültüyorlar, geriliyorlar. Sivas'ı ayağa kaldıracağız. Yabancıların 2 gün, yerlilerin bir gün kalıp terk ettiği bir şehir değil; turizmiyle, ticaretiyle, kentsel yaşamıyla hak ettiği günleri geri kazanacak bir Sivas için hep birlikte çalışacağız. Sivas'ın yüzde 30’u ekilebilir alan ama maalesef ekilemiyor. Üretim maliyetleri kat kat artarken ürünleriniz para etmiyor. Çiftçiye bu sene hem don vurdu, diğer taraftan da kuraklık vurdu. Doğal afetlerden kaynaklanan zararların karşılanmasında hâlen daha ayak sürüyorlar, oyalanıyorlar.
"Bir çiftçinin bir yıl uğraşıp 100 bin lira zarar ettiği günlerdeyiz"
Ben 30 yaşlarında Hasan adında bir çiftçi kardeşimin genel merkezimize yaptığı başvuruyu önüme getirdiler. Diyor ki Hasan Koç. Hasan kardeşim burada çiftçilik yaparak geçinmek için memleketine gelmiş, 30 yaşlarında. Benim geleceğimi duymuş, genel merkeze başvurmuş. Diyor ki: 'Buğday ektim, arpa ektim, nohut ektim. Gübre, ilaç, mazot, işçilik için 752.000 lira 1 yılda para harcadım. Aldığım bütün ürünümü gittim, sattım. 655 bin lira para aldım. Tam 97 bin lira zarar ettim. Bir sene boyunca çalıştım, alın teri döktüm, 97 bin lira zarar ettim.' Buğdayın kilosu 12 lira, bir tek ekmek 15 lira. 1 kilo buğday satarak bir ekmek alınamayan günlerdeyiz. Bir çiftçinin bir yıl uğraşıp 100 bin lira zarar ettiği günlerdeyiz. Hasan’ın köyü Mağara Köy.
"CHP'nin cumhurbaşkanı adayı, Ekrem İmamoğlu'ndan başkası değildir"
Mağara Köy, 300 haneden düşmüş 30 haneye. Çünkü maden şirketi tarım arazilerini yok ediyor. Kangal'da termik santral çiftçiyi bezdirdi. Zorunlu olan filtreyi takmıyor, santralden kül boşalıyor, köylüler nefes alamıyor. Bütün Türkiye'deki şap hastalığı sorunu, Sivas'ta da hayvancılığı vurdu. Hayvan pazarları 3 aydır, 4 aydır kapalı. Bir yandan et krizi geliyor, aşılar geç oldu, ayrıca etkisiz ve yetersiz. Büyük bir facia var ama kimse hayvancılıkla uğraşanların sesini duymuyor, derdini dinlemiyor, çare üretmiyor. Size, Sivas'a artık bu sonuncusu gibi, şikayet edince 'al ananı da git' diyen bir cumhurbaşkanı değil; birincisi gibi, 'Çiftçi milletin efendisidir' diyen bir cumhurbaşkanı lazım. Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı, birincisinin peşinden giden, birincisinin partisinden olan 'Çiftçi milletin efendisidir' deyip yine onu milletin efendisi yapacak olan Ekrem İmamoğlu’ndan başkası değildir.
"Recep Tayyip Erdoğan sizi seviyor mu?"
İnşallah hep beraber partimizi iktidara taşıdığımızda, Sivas'ın çiftçisinin de, hayvancılıkla uğraşanının da emeklisinin de asgari ücretlisinin de sanayicisinin de öğrencisinin de esnafının da yüzünü güldüreceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi, bu iktidar gibi Sivas'ı ve Türkiye'yi perişan edenler gibi, onlara sırtını dönen değil; onları duyan, dinleyen, anlayan ve çözüm üreten bir iktidarın sahibi olacak. Milletin iktidarının, halkın iktidarının sahibi olacak. Çünkü buradaki sorun: ülkede siyaset öncelik belirlemek için yapılır. Birilerinin önceliği başkaları, bizim önceliğimiz başkaları. Bu meydana sorayım: Recep Tayyip Erdoğan sizi seviyor mu?"
(Sürecek)