‘Kayısıda En Büyük Problem Tanıtım’

Malatya Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde düzenlenen ‘kayısı istişare’ toplantısına katılan Topbaş, ‘Kayısının tanınırlığını ve bilinirliliğini artırmak için ne yapılabilir?’ konulu bir konuşma yaptı. Topbaş, kayısı ile ilgili üretimsel noktalarda bir problemin olmadığını ancak kayısıyla ilgili en büyük eksikliğin tanıtım olduğunu ifade etti. “Üretmiş olduğunuz ürün ne kadar kaliteli olursa olsun, ne kadar başarılı bir ürün ortaya koyarsanız koyun eğer bunu halkın görüş alanına sunmadığınız sürece, tanıtımını yapmadığınız müddetçe, bilinir hale getirmediğinizde üretilen ürünün hiçbir anlamı kalmayacaktır” diyen Topbaş, şunları söyledi: “Ben doçentim, kanser üzerindeki etkisini bilmiyorum. Acaba bu benim eksikliğimden mi, yoksa gereken tanıtımın yapılmamasından mı? Yıllardır Malatya’dayım ve Malatya kayısısının Iğdır ve Mut kayısısından farkı nedir bunu bilmiyorum. Bu beni eksikliğim mi, akademisyenlerin tanıtamaması mı, yoksa şirketlerimizin gerekli önemi vermemesi mi? Acaba hata nerede, öncelikle bunu tahlil etmemiz gerekiyor.” Topbaş, kayısıyla ilgili inanılmaz güzel çalışmaların olduğunu kaydederek, “Kayısı gibi bir nimete sahip olduğumuz için şükrettim. Kansere, karaciğere, sindirim sistemine etkisi var, markalaşma yönünde şirket ve üniversite açısından en ufak bir işbirliği yok ve tanıtım eksik. Dolayısıyla bu çok önemli bir problem. Reklam yapılabilir ama ondan bahsetmiyoruz. Halka, halkın anlayabileceği bir dille yapmış olduğumuz çalışmaların bizzat anlatılması ve tanıtılmasından bahsediyoruz. Eksiklik nerede, eksiklik ortak bir aklın, ortak bir iletişimselliğin olmaması” diye konuştu. Her işletmenin, firmanın ve müteşebbisin kendi reklamı ve tanıtımını iyi yaptığını aktaran Topbaş, “Acaba bizim burada ön plana çıkartacağımız Malatya mı, kayısı mı, yoksa Malatya kayısısı mı? Acaba biz tanıtım kampanyalarımızda Malatya’yı mı ön plana çıkartacağız, kayısı mı yoksa Malatya kayısısını mı? Dolayısıyla böyle bir ortak aklın olması gerekiyor. Bir kere kesinlikle ihracatçılar birliği olarak mutlaka ortak bir iletişimsel aklın tanıtım kampanyasının olması gerekiyor. Her işletme kendi adına değil üniversitenin, sivil toplum kuruluşlarının, ihracatçıların, gerekirse tüketicilerin ve tüccarların bir araya geldiği ama ortak bir iletişimsel dil olmalı ama böyle bir şey yok. Herkes kendi tanıtımını kendi yapıyor, dolayısıyla da ortak bir akıl yok. Bu bizim eksikliğimiz” ifadelerini kullandı.