TBMM’de AKP ve MHP Milletvekillerinin Kadına Şiddet Raporunda, 'Muhabbet ve Merhamet Vaazı' Önerisi

Gündem (Anka) - Anka Haber Ajansı | 07.03.2022 - 15:42, Güncelleme: 07.03.2022 - 15:44 3267+ kez okundu.
 

TBMM’de AKP ve MHP Milletvekillerinin Kadına Şiddet Raporunda, 'Muhabbet ve Merhamet Vaazı' Önerisi

CHP, HDP ve İYİ Parti milletvekillerinin çekilmesiyle AKP ve MHP’lilerin kaldığı Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu’nun raporunda; “Camilerde verilecek vaaz ve hutbelerde, eşler arası iletişimde muhabbet ve merhametin esas olmasına yönelik konuşmalara yer verilmelidir. Bilgilendirici yayınların, Diyanet TV ve Diyanet Radyo’da düzenli aralıklarla yayınlanması sağlanmalıdır” önerisi yer aldı

AKP ve MHP milletvekillerinin olduğu TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu, yaklaşık bir yıl süren çalışmaların ardından 912 sayfalık rapor hazırladı. TBMM Başkanlığı’na sunulan raporun, yarın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Genel Kurulu'nda görüşülmesi bekleniyor. CHP, HDP VE İYİ PARTİ MİLLETVEKİLLERİ ÇEKİLMİŞTİ CHP, HDP ve HDP kontenjanından üye olan milletvekilleri, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının ardından TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu’ndan çekilmişti. CHP’den Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Hatay Milletvekili Suzan Şahin, Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu; HDP’den Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel ve İYİ Parti Ankara Milletvekili Şenol Sunat, haziran ayı içinde gruplar halinde verdikleri dilekçelerinde çekilme gerekçelerini açıklamıştı. Gerekçelerde; çalışmaların monolog şekilde yapıldığı, işleyişin kendileriyle paylaşılmadığı, konuşma sürelerinin sürekli kesildiği ve kadın haklarına aykırı savunma yapan kişilerin sunum yapmak üzere davet edilmesi yer almıştı.  Komisyonda sadece AKP ve MHP kontenjanından milletvekilleri kalmıştı. TÜRKİYE, ‘KÜRESEL SORUN’ LİSTESİNDE 4. SIRADA YER ALDI AKP ve MHP milletvekillerinin imza attığı raporda, “Kadına yönelik şiddet küresel bir sorun olup gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın tüm dünyada varlığını sürdürmektedir” ifadeleri yer alsa da Türkiye, ‘son 12 aylık dönemde eşi veya birlikte yaşadığı kişi tarafından cinsel şiddete maruz bırakılan kadınlar’ listesinde 4. sıraya yerleşti. BM Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi’nin kaynak gösterildiği istatistiklerde Türkiye’nin önünde Kenya, Etiyopya ve Hindistan; 5. sırada Nijerya, 6. sırada Pakistan yer aldı. TÜRKİYE VERİLERİ 8 YIL ÖNCESİNDEN KALDI ‘Ekonomik şiddet’ başlığı altındaki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesindeki Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün Türkiye içindeki verileri ise 8 yıl öncesinden kaldı. 2014’teki verileri göre ise kadınların yüzde 24’ünün çalışması engellendi veya işten ayrılmaya zorlandı. Yerleşim yerine göre de kırda yaşayan kadınların yüzde 17’si, kentte yaşayan kadınların yüzde 26’sı eşi veya birlikte olduğu erkek tarafından engellendi. İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHİ SAVUNULDU Raporda, İstanbul Sözleşmesi için “Kadına yönelik şiddetle mücadele etme temel amacıyla hazırlanan Sözleşme, içeriğindeki unsurlar ve çeşitli uygulamalar sebebiyle bugün Avrupa Konseyi üyesi pek çok ülkede eleştirilmektedir. Bu sebeple Rusya ve Azerbaycan Sözleşmeyi imzalamamıştır. Sözleşmeyi imzalayan bazı ülkeler onaylamaktan imtina ettiği gibi bazı ülkeler tarafından da Sözleşmeden çekilme yönünde açıklamalar yapılmaya başlanmıştır” değerlendirmesi yer aldı. Kadına yönelik şiddetle mücadele politikası kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan çalışmaların sıralandığı başlık altında, şu değerlendirmeler yapıldı: “Sayın Emine Erdoğan’ın himayelerinde ve Millî Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğünde gerçekleştirilen ‘ana-kız okuldayız okuma-yazma kampanyası’ 2008 yılında başlatılmıştır. Kampanyanın hedef kitlesi, sosyo-ekonomik yönden yoksulluk içinde bulunan, eğitim imkânlarından yararlanamamış, zorunlu öğretim çağını geçirmiş genç kız ve kadınlardır. Temel Dini Bilgiler Dersi Öğretim Programı’nda ‘İslam ve Sosyal Hayat’ ünitesinde ‘İslam’ın aileye verdiği önemi kavrar’ kazanımı işlenirken eşlerin karşılıklı sorumlulukları bağlamında aile içi şiddet konusuna değinilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ortaöğretim Hz. Peygamberin Hayatı Dersi Öğretim Programı’nda ‘Peygamberimiz Döneminde Sosyal Hayat’ ünitesinde ‘Peygamberimiz döneminde siyasi, sosyal ve ekonomik hayatta kadının yerini yorumlar’ kazanımına yer verilmiş, ‘Peygamberimizin Siyasi ve Askerî Yönü’ ünitesinde İslam’da savaş hukuku ve ahlakı bağlamında, savaşta kadınlara dokunulmaması gibi ilkelerin örneklerle açıklanması gerektiği belirtilmiştir.” DİYANET İÇİN ‘EN KILCAL DAMARLARA VARAN ÇALIŞMALARA FIRSAT’ TANIMI YAPILDI Raporda; Diyanet İşleri Başkanlığı çalışmaları için de şu değerlendirmeler yapıldı: “Türkiye’nin dört köşesinde kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için çalışmakta; adalet, sevgi ve saygı eksenli bir anlayışı güçlendirmek için çaba göstermektedir. Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda sahada çalışan bir kurum olarak Diyanet İşleri Başkanlığı, sadece kadınlara yönelik eğitim faaliyetlerini değil aynı zamanda bilhassa erkek toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi ve dinin doğru bilgisiyle buluşması adına da çalışmalar yürütmektedir. Toplum nezdindeki kabul edilirliği ve çalışmalarının, toplumun her kademesinde ve yurdun her köşesinde ilgiyle takip edilir olması kadına yönelik şiddetle mücadele hususunda çok daha rahat alan bulunabilmesine ve en kılcal damarlara varana kadar toplum içerisinde doğru bir dinî söylemi geliştirebilmek adına çalışmalara fırsat vermektedir.” ÇÖZÜMLER ARASINDA CAMİLERDE ‘MERHAMET’ VAAZI YER ALDI “Farkındalık ve zihniyet dönüşümü” başlığı altında kadının cinsiyeti nedeniyle ayrımcılığa maruz bırakılmaması için dini inançların adalet ve eşitliği öngören ilkelerini temel alan çalışmaların yaygınlaştırılması gerektiği belirtildi. Bu kapsamda ise “Camilerde verilecek vaaz ve hutbelerde, düzenli aralıklarla, kadın ve çocuk haklarının korunmasına, eşler arası iletişimde muhabbet ve merhametin esas olmasına, ailede anne babanın şiddeti önleyen rollerine yönelik konuşmalara yer verilmelidir. Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin, erken yaşta ve zorla evliliklerin zararları ile aile içi iletişim ve şiddeti doğuran zihin kalıplarıyla mücadele gibi konularda bilgilendirici yayınların, Diyanet TV ve Diyanet Radyo’da düzenli aralıklarla yayınlanması sağlanmalıdır” önerileri sıralandı.
CHP, HDP ve İYİ Parti milletvekillerinin çekilmesiyle AKP ve MHP’lilerin kaldığı Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu’nun raporunda; “Camilerde verilecek vaaz ve hutbelerde, eşler arası iletişimde muhabbet ve merhametin esas olmasına yönelik konuşmalara yer verilmelidir. Bilgilendirici yayınların, Diyanet TV ve Diyanet Radyo’da düzenli aralıklarla yayınlanması sağlanmalıdır” önerisi yer aldı

AKP ve MHP milletvekillerinin olduğu TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu, yaklaşık bir yıl süren çalışmaların ardından 912 sayfalık rapor hazırladı. TBMM Başkanlığı’na sunulan raporun, yarın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Genel Kurulu'nda görüşülmesi bekleniyor.

CHP, HDP VE İYİ PARTİ MİLLETVEKİLLERİ ÇEKİLMİŞTİ

CHP, HDP ve HDP kontenjanından üye olan milletvekilleri, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının ardından TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu’ndan çekilmişti.

CHP’den Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Hatay Milletvekili Suzan Şahin, Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu; HDP’den Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel ve İYİ Parti Ankara Milletvekili Şenol Sunat, haziran ayı içinde gruplar halinde verdikleri dilekçelerinde çekilme gerekçelerini açıklamıştı. Gerekçelerde; çalışmaların monolog şekilde yapıldığı, işleyişin kendileriyle paylaşılmadığı, konuşma sürelerinin sürekli kesildiği ve kadın haklarına aykırı savunma yapan kişilerin sunum yapmak üzere davet edilmesi yer almıştı. 

Komisyonda sadece AKP ve MHP kontenjanından milletvekilleri kalmıştı.

TÜRKİYE, ‘KÜRESEL SORUN’ LİSTESİNDE 4. SIRADA YER ALDI

AKP ve MHP milletvekillerinin imza attığı raporda, “Kadına yönelik şiddet küresel bir sorun olup gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın tüm dünyada varlığını sürdürmektedir” ifadeleri yer alsa da Türkiye, ‘son 12 aylık dönemde eşi veya birlikte yaşadığı kişi tarafından cinsel şiddete maruz bırakılan kadınlar’ listesinde 4. sıraya yerleşti. BM Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi’nin kaynak gösterildiği istatistiklerde Türkiye’nin önünde Kenya, Etiyopya ve Hindistan; 5. sırada Nijerya, 6. sırada Pakistan yer aldı.

TÜRKİYE VERİLERİ 8 YIL ÖNCESİNDEN KALDI

‘Ekonomik şiddet’ başlığı altındaki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesindeki Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün Türkiye içindeki verileri ise 8 yıl öncesinden kaldı. 2014’teki verileri göre ise kadınların yüzde 24’ünün çalışması engellendi veya işten ayrılmaya zorlandı. Yerleşim yerine göre de kırda yaşayan kadınların yüzde 17’si, kentte yaşayan kadınların yüzde 26’sı eşi veya birlikte olduğu erkek tarafından engellendi.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHİ SAVUNULDU

Raporda, İstanbul Sözleşmesi için “Kadına yönelik şiddetle mücadele etme temel amacıyla hazırlanan Sözleşme, içeriğindeki unsurlar ve çeşitli uygulamalar sebebiyle bugün Avrupa Konseyi üyesi pek çok ülkede eleştirilmektedir. Bu sebeple Rusya ve Azerbaycan Sözleşmeyi imzalamamıştır. Sözleşmeyi imzalayan bazı ülkeler onaylamaktan imtina ettiği gibi bazı ülkeler tarafından da Sözleşmeden çekilme yönünde açıklamalar yapılmaya başlanmıştır” değerlendirmesi yer aldı.

Kadına yönelik şiddetle mücadele politikası kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan çalışmaların sıralandığı başlık altında, şu değerlendirmeler yapıldı:

“Sayın Emine Erdoğan’ın himayelerinde ve Millî Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğünde gerçekleştirilen ‘ana-kız okuldayız okuma-yazma kampanyası’ 2008 yılında başlatılmıştır. Kampanyanın hedef kitlesi, sosyo-ekonomik yönden yoksulluk içinde bulunan, eğitim imkânlarından yararlanamamış, zorunlu öğretim çağını geçirmiş genç kız ve kadınlardır.

Temel Dini Bilgiler Dersi Öğretim Programı’nda ‘İslam ve Sosyal Hayat’ ünitesinde ‘İslam’ın aileye verdiği önemi kavrar’ kazanımı işlenirken eşlerin karşılıklı sorumlulukları bağlamında aile içi şiddet konusuna değinilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ortaöğretim Hz. Peygamberin Hayatı Dersi Öğretim Programı’nda ‘Peygamberimiz Döneminde Sosyal Hayat’ ünitesinde ‘Peygamberimiz döneminde siyasi, sosyal ve ekonomik hayatta kadının yerini yorumlar’ kazanımına yer verilmiş, ‘Peygamberimizin Siyasi ve Askerî Yönü’ ünitesinde İslam’da savaş hukuku ve ahlakı bağlamında, savaşta kadınlara dokunulmaması gibi ilkelerin örneklerle açıklanması gerektiği belirtilmiştir.”

DİYANET İÇİN ‘EN KILCAL DAMARLARA VARAN ÇALIŞMALARA FIRSAT’ TANIMI YAPILDI

Raporda; Diyanet İşleri Başkanlığı çalışmaları için de şu değerlendirmeler yapıldı:

“Türkiye’nin dört köşesinde kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için çalışmakta; adalet, sevgi ve saygı eksenli bir anlayışı güçlendirmek için çaba göstermektedir. Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda sahada çalışan bir kurum olarak Diyanet İşleri Başkanlığı, sadece kadınlara yönelik eğitim faaliyetlerini değil aynı zamanda bilhassa erkek toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi ve dinin doğru bilgisiyle buluşması adına da çalışmalar yürütmektedir. Toplum nezdindeki kabul edilirliği ve çalışmalarının, toplumun her kademesinde ve yurdun her köşesinde ilgiyle takip edilir olması kadına yönelik şiddetle mücadele hususunda çok daha rahat alan bulunabilmesine ve en kılcal damarlara varana kadar toplum içerisinde doğru bir dinî söylemi geliştirebilmek adına çalışmalara fırsat vermektedir.”

ÇÖZÜMLER ARASINDA CAMİLERDE ‘MERHAMET’ VAAZI YER ALDI

“Farkındalık ve zihniyet dönüşümü” başlığı altında kadının cinsiyeti nedeniyle ayrımcılığa maruz bırakılmaması için dini inançların adalet ve eşitliği öngören ilkelerini temel alan çalışmaların yaygınlaştırılması gerektiği belirtildi.

Bu kapsamda ise “Camilerde verilecek vaaz ve hutbelerde, düzenli aralıklarla, kadın ve çocuk haklarının korunmasına, eşler arası iletişimde muhabbet ve merhametin esas olmasına, ailede anne babanın şiddeti önleyen rollerine yönelik konuşmalara yer verilmelidir. Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin, erken yaşta ve zorla evliliklerin zararları ile aile içi iletişim ve şiddeti doğuran zihin kalıplarıyla mücadele gibi konularda bilgilendirici yayınların, Diyanet TV ve Diyanet Radyo’da düzenli aralıklarla yayınlanması sağlanmalıdır” önerileri sıralandı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri