Kılıçdaroğlu Muğla’da Sorunları Dinledi

Evi yanan bir başka kadın, kendisine yapılan 48 bin lira yardımın 31 bin lirasının demire gittiğini belirterek, “Sosyal devletimiz bize 48 bin lira para verdi, 31 bin liraya demir aldık. Bu kadar, başka param yok benim” dedi. Bir başka yurttaş ise “3-5 yıl sonra bizi kimse bakmayacak, unutacak. Zeytinden hayatlarımızı karşılıyorduk. Evlenecek olanların çeyiz parası, şimdi hayaller bitti, evlenmeler bitti” dedi.  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yangın felaketinin yaşandığı Muğla’da mahalle mahalle incelemelerde bulunarak, yurttaşların sorunlarını dinledi. Kılıçdaroğlu’nun ilk adresi Yukarı Mazı Mahallesi oldu. Mazılı bir kadın Kılıçdaroğlu’na “Abim benim” diyerek sarıldı. Burada Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Kılıçdaroğlu’na yangının nasıl başladığına ve yangına nasıl müdahale ettiklerine ilişkin sunum yaptı. Sunumu; Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioglu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer da dinledi. “ZEYTİN VARLIĞININ YÜZDE 95’İ YOK OLDU” Aras, CHP’li büyükşehir belediyelerinin gönderdiği yardımlara ilişkin bilgi verdi; bu belediyelere teşekkür etti. Aras, 352 konutun hasarlarını tespit ettiklerini belirterek, “Etkilenen mahalle sayısı 6, etkilenen konut ve dükkan sayısı 19’du” dedi. Aras bölgedeki zeytin varlığının yüzde 95 oranında yok olduğuna dikkat çekti. Aras yangından etkilenen binaların tadilatlarına başladığını bildirerek, riskli 32 mahallede konteynerlerle yangına acil müdahale ekibi oluşturduklarını söyledi. “MUHTARLARI DİNLEDİ” Kılıçdaroğlu, yangından etkilenen mahallelerin muhtarlarına; CHP ve CHP’li belediyeler ile hükümetten beklentilerini sordu. Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadar beklediğiniz ama karşılanmayan ihtiyaçlar neyse sizden öğrenmek isterim” dedi. Muhtarlar adına konuşan Çömlekçi Muhtarı Mustafa Aral, belediyelerin ihtiyaçlarını karşıladığını dile getirdi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Gürün, muhtarların kendilerine dere yatağı ile ilgili endişelerini dile getirdiğini aktararak, bu konuda karar aldıklarını ve sorunu çözeceklerini ifade etti. Kılıçdaroğlu, sorunları büyümeden yerinde çözmeyi amaçladıklarını belirtti. Kılıçdaroğlu ülkede huzur içinde yaşamak istedikleri belirterek, “Yaşadığınız sıkıntılar sizin sıkıntının olmasının ötesinde 83 milyonun sıkıntısı oldu. Türkiye’nin gözü kulağı buradaydı” dedi. Kılıçdaroğlu’na Mazı Mahallesi’nde çiçek ve meyve sepeti hediye edildi. Kılıçdaroğlu yurttaşların derdini dinlerken Mazı Mahallesi Muhtarı Sedat Hurmayı da yanına oturttu. “BİZİM KÖY GARİBAN KÖY” Kılıçdaroğlu kadın yurttaşların derdini dinlerken yakınına oturmalarını istedi. Bir kadın yurttaş, Bodrum Belediye Başkanı Aras’a teşekkür ederek, “Sağ olsun bizimle beraber oturdu, bizimle beraber ağladı” dedi. Kadın taleplerini ise “Bizim köy gariban köy bir asgari ücret tutarında yardım isteriz” diye açıkladı. Kadın bütün iş insanlarından yardım istediklerini dile getirerek, “Bodrum’a bir helikopter istiyoruz. Bir helikopter, bir uçağımız olsun istiyoruz” diye konuştu. “DAĞLARIMIZ YANARKEN UÇAK GELMEDİ” Başka bir kadın da “Dağlarımızda yapılaşma istemiyoruz. Yeşermesini istiyoruz. Bizim dağlarımız yanarken bir tane uçak gelmedi. İki tanker su ile söndürülecek yeri söndürmediler. Ahmet Başkanımız köylü gibi yangını söndürmeye gitti” diye konuştu. “O KADAR YALVARDIM BİR ARAZÖZ ALAMADIM” Muhtar azası ise helikopter ve su taleplerine merkezi hükümet kurumlarının yanıt vermediğin kaydederek, “O kadar yalvardım, bir tane arazöz alamadım” dedi. Kılıçdaroğlu yurttaşların arasına girdi. Kadınlar ormanlarının ve zeytinlerinin yanmasından şikayet ederken, bir kadın hasar tespit çalışmalarına ilişkin “Gelip bakıyorlar ama bir tane bir şey göremedim” dedi. Kılıçdaroğlu, bir yaşlı kadının elinden öptü. Gökbel Mahallesi’nde yurttaşlar Kılıçdaroğlu’nu karşıladı. Kılıçdaroğlu’na burada Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat eşlik etti. Kılıçdaroğlu burada da yaşlı bir kadının elini öptü. Kılıçdaroğlu’na köylü kadınlar çiçek hediye etti. Gökbel Mahallesi Muhtarı Hakkı Döndü, çamlarının gittiğini ve yağış halinde sel felaketi yaşanmaması için dere ıslahlarının yapılmasını istedi. 81 yaşındaki bir kadın, Kılıçdaroğlu’na “Allah güç kuvvet versin” dedi. Kılıçdaroğlu, kadının elini öptü. Kılıçdaroğlu mahalleli kadınlara belediye başkanlarıyla beraber onların yaralarını saracaklarını anlattı. Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarıyla yangın yerine tespitte bulunmaya geldiklerini aktararak, “Telafi edeceğiz, bugün toplanacağız çok güzel kararlar alacağız” sözleriyle yaraları sarmaya çalışacaklarını dile getirdi. “BİZİM DE BU KILIÇDAROĞLU” Kılıçdaroğlu, Bozalan Mahallesi’nde de Muhtar Dursun Kayırhan ve yurttaşlar Kılıçdaroğlu’nu karşıladı. Kılıçdaroğlu’na burada el dokuması halı hediye edildi. Muhtar Kayırhan, Kılıçdaroğlu’na kilim hediye eden yurttaşa ilişkin “Bizim de bu Kılıçdaroğlu” dedi. “SOSYAL DEVLETİMİZ 48 BİN LİRA PARA VERDİ, DEMİR 31 BİN LİRA TUTTU” Türkevleri Mahallesi’nde Kılıçdaroğlu, halkın yoğun ilgisiyle karşılaştı. Yurttaşlar burada sorunlarını Kılıçdaroğlu’na anlattı. Kılıçdaroğlu’na evlerinin yandığını söyleyen kadın yurttaş, “Sosyal devletimiz bize 48 bin lira para verdı, 31 bin liraya demir aldık. Bu kadar, başka param yok benim” dedi. Muğla Büyükşehir Başkanı Gürün, yurttaşın evini tamamlayacakları sözünü verdi. “ZEYTİNLİKLERİMİZİ İSTİYORUZ” Başka bir köylü de köylerinin hemen yanındaki Kemerköy Termik Santrali için kamulaştırma yapıldığını, santral kurulduktan sonra boş alanların özel şirkete “peşkeş çekildiğini” belirterek, “Tel örgülerini çekti, kalan zeytinlerim, 40 yıllık zeytinlerim orada. İmara açılmış, devlete devredilmiş, 300-400 dönüm köylünün yeri var. Bir tane dikili ağaç yok. Bir yasa çıkıyor diyorlar ki burası devredildi” dedi. Kılıçdaroğlu, “Zeytinliğin mülkü size ait değil mi?” diye sordu. Yurttaş; devletin kamulaştırdığını, daha sonra da özel şirkete devrettiğini anlatarak, “Özel şirket de ‘bunu ben ne yapayım’ dedi, tekrar devlete geçti. Şimdi içerisindeki zeytinler devletin malı. Zeytini idare eden olursa topluyoruz, bazen düdük ötüyor ‘Yasak’ deniyor. Serbest deniliyor giriliyor. Maden bu kamulaştırılıyor, vatandaşlar bir şeyler yapmıyorsa burada santralin ardındaki, 300-400 dönüm zeytinler. Hazine’ye ait. Bu yerleri biz geri istiyoruz. Hakkımız olan yeri” diye konuştu. “Tapuları hala taşıyorum çocuk gibi” diyen yurttaş, köylünün zeytinliklerinin geri alınmasını isteyerek, alınmaması durumunda yaşanacağı “Gelip adam oraya inşaat dikecek” diye açıkladı. “EVLENECEK OLANLARIN ÇEYİZ PARASI” Başka bir yurttaş da sadece zeytinliklerin değil kendilerine başka gelir kaynakları da sunulmasını talep ederek, “Şahsen kendim bize zeytin verilmesini istemiyorum, 30 yılda meydana gelecek o zeytin. Bize verecekleri ziraat zeytini dağlarda susuzluktan dolayı olma şansı sıfır. Sadece göstermelik, ‘zeytin verdik’ olacak. Bizim istediğimiz, kısa dönemde ekonomimize kazandırabileceğiz farklı türlerin bize verilmesi. Keçi boynuzu olabilir. Biz bunları istiyoruz. Alternatif ürünler sunulsun. 3-5 yıl sonra bizi kimse bakmayacak, unutacak. Zeytinden hayatlarımızı karşılıyorduk. Evlenecek olanların çeyiz parası, şimdi hayaller bitti, evlenmeler bitti. Çocuklar okula gidecek, bunlara para lazım” diye konuştu. Yaşlı bir yurttaş da kendilerine 1-2 senelik değil uzun süreli gerektiğini belirterek, “10 sene destek almam lazım devletten, 1-2 senelik değil. Dönmüyor” dedi. "AİLEMİN ZATEN GÜCÜ YOK, KAÇ SENE DAHA OKUYABİLİRİM" Üniversite okuyan bir genç de Kılıçdaroğlu’na “Başkanım bir şey söylemek istiyorum, üniversitelerle ilgili büyük bir problemimiz var” diye bağırarak sesini duyurdu. Formasyon mağduru olduğunu ve üniversitede beşinci yılı olduğu için öğrenim kredisinin kesildiğini söyleyen genç, şunları anlattı: “Tarih bölümü okuyordum, üniversite üçüncü sınıfta formasyon hakkımı kaldırdılar. Öğretmen olmak istiyordum, hükümet kalktı üçüncü sınıftaki adamın elindeki formasyonu kaldırdı. Şu anda bölümü bitirdiğim zaman yılda 1 tane atama yapılan tarih mezunu olarak ancak öğretim görevlisi olabiliyorum. Benim ailemin zaten gücü yok, kaç sene daha okuyabilirim.” Kılıçdaroğlu, gence formasyon mağduru gençlerin örgütlenmesi ve seslerini çıkarmasını tavsiye ederek, onlara TBMM’de destek olabileceğini dile getirdi. Gençten kaç öğrencinin mağdur olduğuna ilişkin veri isteyen Kılıçdaroğlu, “Elimizde veri olması lazım. Veri olsun ki ‘Şu kadar fakir ailelerinin çocuklarının hayatını kararttınız’ diyebilelim” diye konuştu. Genç hazırlık okuduğu için bu yıl beşinci sınıfta olduğunu ve kredisinin kesildiğini kaydederek, “Bana zaten para veriyor, borç veriyor. Benden bunu da kesti, yarın geri de isteyecek. Kesme gerekçesi okulumun beşinci yıla sarkması… Benim babam bu sene işsiz kaldı. Ben nasıl geçineceğim üniversitede. Ben üniversiteyi bırakmayı düşünüyorum ben” dedi. Kılıçdaroğlu, “Bırakma, kredi sorununu ben çözerim. Ama okumak sana ait” diyerek, öğrenciye burs sözü verdi.