İstanbul'da Nurgul Altıntaş Cinayetinden Yargılanan Sanık Bekçi: Sinir Krizi Geçirdim, Kaç Kez Ateş Ettiğimi Hatırlamıyorum

Bekçi Eyüp Doğan'ın 25 Eylül 2021 tarihinde 35 yaşındaki bir çocuk annesi Nurgül Altıntaş’ı öldürdüğü için yargılanmasına başladı. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Eyüp Doğan ile öldürülen Nurgül Altıntaş’ın annesi Emine Akbaş ile taraf avukatları katıldı. “KENDİMİ KAYBETTİM, SİNİR KRİZİ GEÇİRDİM" Tutuklu sanık Eyüp Doğan, mahkemedeki ilk savunmasında, öldürdüğü kadını yalancılıkla suçlayıp sinir krizi geçirdiğini söyledi. Doğan, savunmasına şöyle devam etti: “Nurgül kendisini bekar olarak tanıttı. Sonrasında evlenmiş boşanmış ve bir çocuğu olduğunu resmi olarak eşinden boşanmadığını, ilk celsede boşanacağını söyledi. İlişkimize devam ettik. Duygusal bir bağ kurulmuştu aramızda. Olay günü Nurgül akşam yemeğe gideceğini söyledi. Nurgül’ü annesinin evine bıraktım. Bir süre sonra Nurgül’e mesaj atarak nerede olduğunu sordum cevap vermedi. Sonra bana ‘kızlarla dışardayım’ diye mesaj atınca şüphelendim. Onu annesine bırakmıştım dışarda olduğunu söyleyince şüphelendim konum atmasını istedim. Telefonla bir süre tartıştık ve yemek yediği yerin adresini söyledi. Ben de bağlı olduğum karakoldaki komiserden izin alarak araç kiralayıp dediği adrese gittim. Nurgül’ü oradan aldım. Yolda neden bana yalan söylediğini ve benden özür dileyerek gönlümü almasını istedim. Bir süre tartıştık. Ben kendimi kaybettim. Sinir krizi geçirdim. Bu olayı nasıl yaptığımı hala anlamıyorum. Olaydan sonra Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesine 35 gün tedavi gördüm. Bu olayı gerçekleştirdiğime hala inanamıyorum. İddianamede 10 adet mermi sıktığım yazıyor, ben kaç kez ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Bu olayın yaşanmasından dolayı çok pişmanım. Kendimi haklı çıkarmak için değil bana atılan iftiralara karşı konuşuyorum.” ÖLDÜRÜLEN KADININ ANNESİ: DEVAMLI KIZIMI TEHDİT EDERDİ Öldürülen kadının annesi Emine Akbaş, olay gecesi sanığın kendisini arayıp bağırarak kızının nerede olduğunu sorduğunu söyledi. Akbaş mahkemede ağlayarak, olayı günü sanıkla aralarında geçen telefon görüşmesini anlattı. Akbaş, şunları söyledi: “Kızımın okuldaki kadın öğretmenlerle yemeğe gittiğini söyledim. Kızdı bağırdı, ‘kızın alkollü mekânda’ dedi. Kızımın şeker hastası olduğunu ve alkol alamayacağını söyledim. ‘Kızının son dakikaları’ diye bağıra çağıra telefonu kapattı. Kızımı aradım o da ‘Eyüp geliyor beni alacak eve geleceğim’ deyince tamam dedim. Eyüp’ü tekrar aradım, Eyüp ‘kızının son dakikaları, olacaklardan ben sorumlu değilim, onu oradan alıp öldüreceğim, onun cezasını vereceğim, bana kimse bir şey yapamaz devlet memuruyum’ gibi sözler söyleyerek hakaret etti. Devamlı kızımı tehdit ederdi. Kızım da bana Eyüp’ten yavaş yavaş ayrılacağını söylemişti. Sonra kızımı aradım açmadı. Kızımı aradım polis çıktı ve kızımın darp edildiğini söyledi. Eyüp’ün telefonunu istediler attım. Sonra Eyüp’ü aradım tekrar durumu söyledim, o da hiçbir şey olmamış gibi ‘ne olmuş ki kızına’ dedi. Hastaneye gittiğimde kızımın ameliyattayken öldüğünü öğrendim. Sanığın ithamlarını kabul etmiyorum hepsi iftiradır, yalandır. Devletin verdiği silahla bizi mi koruyacak, yoksa bizi mi öldürecek? Sanık kıskanç biriydi kızımın hiçbir yere gitmesine izin vermiyordu. Bu vicdansız nasıl kıydı kızıma, 6 yaşındaki kızını ben her akşam ağlayarak uyutuyorum. Şikayetçiyim.” İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti Eyüp Doğan’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. "CİNNET GEÇİRDİĞİNİ İDDİA EDEREK İNDİRİM ALMAYA ÇALIŞTI" Emine Akbaş ve avukatı Gülden Ünsal Bıyıkoğlu, duruşma sonrasında Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaptı. Avukat Gülden Ünsal Bıyıkoğlu, "Yargılamanın sonunda adaletin yerini bulacağından ve sanığın en üst sınırdan cezalandırılacağından hiç şüphemiz yok. Bu konuda adalete olan güvenimiz tamdır. Sanık duruşmada genel itibariyle kadın cinayetlerinde en sık ve en klişe olan bahaneleri kullanmaya çalıştı. Bu şekilde de cezada bir indirim almaya çalıştı. Cinnet geçirdiğini iddia ederek bunun sebebini de maktule bağladı. Mahkemece bu konuda iddiaları ve talepleri reddedildi. Kısa süre içerisinde de davanın karara çıkmasını bekliyoruz” diye konuştu. "KIZIMIN SESİ ÇIKMIYOR DİYE HEP ONU SUÇLAMAYA ÇALIŞTI" Kızı öldürülen Emine Akbaş, “Yavrumun kanının yerde kalmasını istemiyorum. Adalete güveniyorum. Sanık duruşmada yalan söylemeye çalıştı. Hep battıkça battı kendisi. Benim kızımın sesi çıkmıyor diye hep onu suçlamaya çalıştı ama kendisi suçlu. Adalet yerini bulacak inşallah. Sanığın en ağır cezayla cezalandırılmasını istiyorum” dedi. İDDİANAMEDEN İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli Eyüp Doğan’ın maktul Nurgül Altıntaş ile sevgili oldukları, 25 Eylül 2021 tarihinde maktul ile mesajlaşarak Mecidiyeköy civarında buluştukları anlatıldı. Şüpheli Doğan’ın kiraladığı bir otomobil ile maktulü buluştukları noktadan alarak Kağıthane’de bir parka götürdüğü anlatılan iddianamede, Eyüp Doğan'ın bir süre tartıştığı Nurgül Altıntaş’a yanında bulundurduğu silahla ateş ederek yaraladığı belirtildi. Yaralı olarak hastaneye kaldırılan Altıntaş’ın müdahaleye rağmen hayatını kaybettiği aktarıldı. İddianamede, Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporda maktul Nurgül Altıntaş’ın vücudunda 10  mermi girişi bulunduğu ve bunların 6'sının her birinin ayrı ayrı öldürücü nitelikte olduğu kaydedildi. İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'nden alınan rapora göre ise şüpheliden alınan numuneler doğrultusunda maktul Altıntaş’ı öldüren mermilerin, Eyüp Doğan’ın beylik silahından çıktığı belirtildi. İddianamede, şüpheli Eyüp Doğan’ın, “Kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.