Genel

Huzurevinde yaşayan kadın, ilk doğum gününü 100. yaşında kutladı

İstanbul'da küçük yaşta Atatürk'ü dans ederken izlediği anı dün gibi hatırlayan, ömrünü hasta ve yaşlıların bakımına adayan Nebahat Günerhan, 100. yaşında huzurevinde ilk kez kendi pastasının mumlarını üfledi.

Abone Ol

İSTANBUL (AA) - Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Prof. Dr. Fahrettin Kerim ve Nilüfer Gökay Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde kalan Günerhan için huzurevi yönetimi ve sakinleri anlamlı sürpriz hazırladı.

Kuruluşun en yaşlı sakini olan Nebahat Günerhan'ın 100. doğum günü, üzerinde kendi fotoğrafı bulunan özel bir pastayla kutlandı. Sürpriz kutlama, Günerhan için hem şaşırtıcı hem de iç ısıtan bir ana dönüştü.

Mumlar yakıldığında başta biraz tereddüt eden Günerhan, dostlarının alkışları arasında dilek tutarak pastadaki mumları üfledi.

Huzurevi sakinleri, Günerhan'ı tebrik ettikten sonra canlı müzik eşliğinde dans ederek eğlendi.

Günerhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayatında hiç doğum günü kutlamadığını, mutlu ve heyecanlı olduğunu ifade etti.

Pastasındaki fotoğrafına ilişkin espri yapan Günerhan, "Doğum günümü kutlamak kısmet olmadı, ilk defa burada kutlandı. Çok mutlu oldum, herkese çok teşekkür ederim. Pastadaki fotoğrafım çirkindi sanki biraz. Pastam çiçek bahçesi gibi en güzel ben. Doğum günümü hatırlamayı sevmiyorum çünkü yaşlanıyoruz." dedi.

Kaldığı huzurevinde de hastalara bakmak istedi

Gençliğinde uzun yıllar hasta, yaşlı ve çocuk bakıcılığı yaptığını anlatan Günerhan, şöyle devam etti:

"Günlük yaşlı ve hastalara bakmaya gidiyordum. Ölene kadar bakıyordum, nasıl öldüklerini görüyordum. Çocuklara da bakıyordum. Çalışmayı seviyordum, ne iş olursa yapıyordum. Huzurevine ilk geldiğimde müdüre dedim ki, 'Burada hastalara bakmak istiyorum, maaş, para istemiyorum, sadece onlara hoşça gün geçirtmek istiyorum'. Yardım edeyim, neye ihtiyaçları varsa yapayım istedim ama burası huzurevi olduğu için 'Olmaz.' dediler. Burada da odaları gezip kim ne yapıyor, neye ihtiyacı var diye bakıyorum. Yardım etmeyi seviyorum. Dışarıda zamanında insanlara çok yardım ettim. Bakıyorum, garip, yaşlı, dilenmiyor. Koşup yanına gidip para verirdim, 'Yok.' derlerdi. 'Bir gün sen de bana verirsin, ben seni nasıl buldum, sen de beni bulursun.' derdim, kırılmasın diye."

"Atatürk'ü bir hanımla dans ederken seyrettim"

Günerhan, hayatında hiç unutamadığı anın Mustafa Kemal Atatürk'ü görmesi olduğunu belirterek, "Atatürk'ün gemisi vardı, orada kalıyordu. Çok küçüktüm, babam bizi sandalla Atatürk'ün gemisinin etrafında dolaştırırdı. Atatürk'ü bir hanımla dans ederken seyrettim. Çok güzel hissetmiştim. Atatürk'e bakmaya doyamazsınız, ben çocuktum ama hala etkisindeyim." ifadelerini kullandı.

Gençken çok güzel olduğunu söyleyen Günerhan, çantasından çıkardığı gençlik fotoğrafını göstererek, "'Gençken çirkinsindir.' diyenlere bunu gösteriyorum." dedi.

Nebahat Günerhan, gençliğinde kendisi ve çocukları için her şeyi yaptığını ancak yaşlanınca insanın canının bir şey istemediğini aktararak, "İnsan rahat olmak istiyor sadece. Gençliğimde en büyük hayalim dükkan açmaktı, onu da gerçekleştirdim. Pek çok şeye giriştim. Şu an 20 yaşında olsam yine çalışırım hep." diye konuştu.

Gençlere de öğüt veren Günerhan, "Yaşlılara saygılı olmalarını istiyorum çünkü onlar o kadar garip ki çocuk gibi bile değiller." şeklinde konuştu.

"Kendine çok dikkat ediyor"

Huzurevi Müdürü Sevgi Kurt, huzurevi sakinlerine yönelik hayata geçirilen "Bir Hayalim Var" projesi kapsamında yaşlılara hayallerini sorduklarını, Nebahat Günerhan'ın da doğum gününü hiç kutlamadığını söylemesi üzerine sürpriz hazırladıklarını anlattı.

Hiç doğum günü kutlamayan Günerhan'a hoş bir anı yaşatmak istediklerini belirten Kurt, şunları kaydetti:

"Fotoğrafının olduğu bir pastayla anı biriktirmek istedik. Yaklaşık 15 yıldır kuruluşumuzda kalıyor. Sağlık durumunda bir sıkıntı yok. Kendine çok dikkat ediyor. Bundan 10 yıl öncesinden örnek vereyim, şahane vitaminler kullanıp, güneşi kaçırmayıp mutlaka D vitamini alınması gerektiği nasihatinde bulunan biri. Ömrünü yaşlı, hasta ve çocuk bakarak geçirmiş. Pastasının üzerinde fotoğrafını görünce çok şaşırdı. Heyecanlandı, çok keyif aldı. Bundan sonraki günlerde eminim ki bütün arkadaşlarına, çocuklarına anlatacak, onun için unutulmaz bir anı oldu."


Muhabir: Şaduman Türkay