DHKD: Ekolojik Dengenin Bozulması Küresel Bir Krizdir

Çevre-Doğa (Anka) - Anka Haber Ajansı | 04.10.2021 - 12:30, Güncelleme: 04.10.2021 - 12:30 7853+ kez okundu.
 

DHKD: Ekolojik Dengenin Bozulması Küresel Bir Krizdir

Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) Genel Başkanı Mehmet Yakuter, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü için; "Tüm canlıların ortak yaşama alanı olan bu gemide, hep birlikteyiz. Ekolojik dengenin ortak yaşam aleyhine bozulmasının küresel kriz anlamına geldiği unutulmamalıdır" açıklamasını yaptı.

DHKD Genel Başkanı Mehmet Yakuter, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nde açıklama yaptı. İnsanların, gezegeni; yaşamı birçok yönden zenginleştiren bitki ve hayvanlarla birlikte paylaştığını belirten Yakuter’in açıklaması şöyle: “Öyle ki 7.9 milyar insan, tüm canlıların oldukça küçük bir dilimini oluşturuyor. Buna rağmen ortak yaşam ve ekolojik denge büyük bir tehdit altında. Yeryüzünde yaşamın başlangıcından itibaren, gezegendeki vahşi hayvanların yüzde 83’ü, bitkilerin ise yarısı yok oldu. DHKD verilerine göre, ülkemizde de 10 binden fazla bitki türü, 170’den fazla memeli, 470 kuş, 600’ü aşkın balık, 350 kelebek, 106 sürüngen ve 80 binden fazla omurgasız tür yaşamaktadır. 2020 Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) 'Tehdit Edilen Türlerin Kırmızı Listesi'ne göre, 401 tür tehdit altındadır. “TÜRKİYE, BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK AÇISINDAN ZENGİN BİR ÜLKE” Türkiye, biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir ülke. Öyle ki, Avrupa kıtasındaki bitki türlerinin toplamı 12 bin iken, Türkiye yaklaşık 10 bin bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Bu bitkilerin üçte biri ise endemik, yani sadece Türkiye’de doğal olarak yetişiyor. Dünyada bilinen türlerin 16.928’i yok olmak üzere, tehlike altında ya da hassas türler arasında. Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) 'Kırmızı Liste’sine göre Türkiye’de, küresel ölçekte tehlike altında olan 364 tür ve alt tür yer alıyor. Canlılar arasındaki farklılıkları, çeşitliliği ve onların birbirleriyle olan ilişkilerini ifade eden biyolojik çeşitliliğin korunması insanlığın evrensel sorunudur. Bu anlamda hayvanların korunması ekolojik ve genetik olduğu kadar sosyal, ekonomik, bilimsel ve kültürel değerler açısından da çok önemlidir. Tüm bu değerlerin farkında olarak hayvanların yaşamını sürdürmesini, ekolojik dengenin olumlu yönde geliştirilmesini sağlamak zorunluluktur. 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü dolayısıyla, ekolojik dengenin ortak yaşam aleyhine bozulmasının küresel bir kriz anlamına geldiği unutulmamalıdır. Çünkü hayvanları ve ekolojik dengeyi koruyamayan insanlık, kendini ve geleceğini asla koruyamaz.”  
Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) Genel Başkanı Mehmet Yakuter, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü için; "Tüm canlıların ortak yaşama alanı olan bu gemide, hep birlikteyiz. Ekolojik dengenin ortak yaşam aleyhine bozulmasının küresel kriz anlamına geldiği unutulmamalıdır" açıklamasını yaptı.

DHKD Genel Başkanı Mehmet Yakuter, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nde açıklama yaptı. İnsanların, gezegeni; yaşamı birçok yönden zenginleştiren bitki ve hayvanlarla birlikte paylaştığını belirten Yakuter’in açıklaması şöyle:

“Öyle ki 7.9 milyar insan, tüm canlıların oldukça küçük bir dilimini oluşturuyor. Buna rağmen ortak yaşam ve ekolojik denge büyük bir tehdit altında. Yeryüzünde yaşamın başlangıcından itibaren, gezegendeki vahşi hayvanların yüzde 83’ü, bitkilerin ise yarısı yok oldu. DHKD verilerine göre, ülkemizde de 10 binden fazla bitki türü, 170’den fazla memeli, 470 kuş, 600’ü aşkın balık, 350 kelebek, 106 sürüngen ve 80 binden fazla omurgasız tür yaşamaktadır. 2020 Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) 'Tehdit Edilen Türlerin Kırmızı Listesi'ne göre, 401 tür tehdit altındadır.

“TÜRKİYE, BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK AÇISINDAN ZENGİN BİR ÜLKE”

Türkiye, biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir ülke. Öyle ki, Avrupa kıtasındaki bitki türlerinin toplamı 12 bin iken, Türkiye yaklaşık 10 bin bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Bu bitkilerin üçte biri ise endemik, yani sadece Türkiye’de doğal olarak yetişiyor. Dünyada bilinen türlerin 16.928’i yok olmak üzere, tehlike altında ya da hassas türler arasında. Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) 'Kırmızı Liste’sine göre Türkiye’de, küresel ölçekte tehlike altında olan 364 tür ve alt tür yer alıyor.

Canlılar arasındaki farklılıkları, çeşitliliği ve onların birbirleriyle olan ilişkilerini ifade eden biyolojik çeşitliliğin korunması insanlığın evrensel sorunudur. Bu anlamda hayvanların korunması ekolojik ve genetik olduğu kadar sosyal, ekonomik, bilimsel ve kültürel değerler açısından da çok önemlidir. Tüm bu değerlerin farkında olarak hayvanların yaşamını sürdürmesini, ekolojik dengenin olumlu yönde geliştirilmesini sağlamak zorunluluktur. 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü dolayısıyla, ekolojik dengenin ortak yaşam aleyhine bozulmasının küresel bir kriz anlamına geldiği unutulmamalıdır. Çünkü hayvanları ve ekolojik dengeyi koruyamayan insanlık, kendini ve geleceğini asla koruyamaz.”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri