CHP’nin Bolu mitingi öncesi konuşan yurttaşlar, hükümete ve yargıya tepki gösterdi: “AK Parti belediyeleri sütten çıkmış ak kaşık mı?”
Miting Öncesi Bolu’da Vatandaşın Gündemi: Adalet, Geçim ve Eşitlik
CHP’nin 59’uncu “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi öncesi Bolu’da mikrofon uzatılan yurttaşlar, sadece siyasi gündeme değil, aynı zamanda geçim derdine ve sosyal adaletsizliklere de dikkat çekti. Tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na destek mesajları veren yurttaşlar, CHP’li belediyelere yönelik operasyonların “seçici” yapıldığını savundu. Emekliler geçinememekten, gençler fırsatsızlıktan, depremzedeler ise unutulmaktan şikâyet etti. En çok sorulan soru ise açık: “Neden hep CHP’li başkanlar hedefte?”
“CHP’li Belediyelere Operasyon, AK Partililere Sessizlik”
Bir emekli yurttaşın tepkisi oldukça netti:
“Niye hep CHP’li belediyeler sıkıntılı, sorunlu? Melih Gökçek’ten başlasınlar. Niye onlar hiç tutuklanmıyor? Bütün AK Parti belediyeleri sütten çıkmış ak kaşık da bütün CHP’liler mi sorunlu?”
CHP’li isimlere yönelik hukuki süreçlerin ardında siyasi bir niyet olduğunu düşünen birçok yurttaş, adalet duygusunun zedelendiğini söylüyor. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklu yargılanmasına tepkiler de sürerken, “Bu hükümet onu bırakmaz” sözleri dikkat çekti. Başka bir vatandaş ise “Sadece CHP’lilerin olması garip geliyor, bu bile düşündürücü” diyerek uygulamalardaki çifte standarda vurgu yaptı.
Emekliler Geçinemiyor: “Biz Sadaka Değil, Hakkımızı İstiyoruz”
Mikrofon uzatılan emeklilerin neredeyse tamamı ortak bir noktada birleşiyor: Hayat pahalılığı ve adaletsiz maaş dağılımı. 32 yıl kamu hizmeti veren bir emekli, seyyanen zamların sadece çalışan memurlara verilmesini eleştirerek şunları söyledi:
“Bize sadaka değil, hakkımız olanı versinler. Bu pahalılıkta geçinmek mümkün değil. Bir emeklinin Bolu’da aldığı maaş, kiraya gidiyor. Ne yiyecek bu insanlar?”
Başka bir emekli ise maaşının asgari ücretin biraz üstünde olduğunu belirtip “Asgari ücretin altında maaş alıyordum. Emekliyi öldürdüler. Eczanede ilaç alamayanlar var” diyerek sosyal devlet ilkesine aykırı bir tabloyu gözler önüne serdi.
Gençlerden Ekonomi Eleştirisi: “200 Lira Harçlıkla Gün Yetmiyor”
Sadece emekliler değil, gençler de ekonomik krizden şikâyetçi. Lise son sınıf öğrencisi olan bir genç, günlük 200 lira harçlıkla dahi yetinemediğini söylerken, kantin fiyatlarından restoranlara kadar her şeyin “el yakar” seviyeye geldiğini ifade etti.
“Kantin fiyatları, marketler, dışarıda yemek... Her şey pahalı. Bir öğrenci bu şartlarda nasıl okusun?”
Hatay’dan gelen bir depremzede genç ise sadece ekonomik değil, sosyal anlamda da unutulduklarını dile getirerek, “Deprem bölgesinde hâlâ toz toprak içinde insanlar yaşıyor. Hizmet yok, devletin oralara el atması gerekiyor” dedi.
“İktidar Erken Seçimi Getirmez, Kaybedeceğini Biliyor”
Vatandaşların hükümete olan güveni de sorgulanıyor. CHP mitingine katılacağını söyleyen yurttaşlardan biri, “Bu ortamda erken seçimi getirmezler, çünkü kaybedeceklerini biliyorlar” diyerek mevcut siyasi atmosferde demokratik süreçlere olan inancın azaldığını belirtti.
İktidarın çoklu maaşlar, lüks harcamalar ve keyfi uygulamalarla yurttaşla arasında mesafe koyduğunu söyleyen bir emekli ise şöyle dedi:
“Onlar üç-beş maaş alırken, biz aldığımız parayla ay sonunu getiremiyoruz. Yetkililer, bizimle dalga geçer gibi konuşuyor.”