CHP’li Gökçe Gökçen: Türkiye’yi karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz

Siyaset 29.01.2022 - 19:07, Güncelleme: 29.01.2022 - 19:07 11828+ kez okundu.
 

CHP’li Gökçe Gökçen: Türkiye’yi karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz

CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Genç İstihdam Çalıştayı’nda, “İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi. Çalıştaya katılan Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin ise “Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu” diye konuştu.

CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Genç İstihdam Çalıştayı’nda, “İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi. Çalıştaya katılan Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin ise “Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu” diye konuştu. CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, İstanbul'da; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da katıldığı Genç İstihdam Çalıştayı'nda konuştu.  Gökçen, “Gençler olarak iş bulmakta güçlük çekiyoruz. Fakat iş bulsalar da sosyal ve ekonomik haklarından mahrum bir şekilde çalışmak zorunda kalıyorlar. İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Avukatından tıp öğrencisine, moto-kuryeden apartman görevlisine, plaza çalışanından mavi yakalısına bugün gençlerle arkadaşlarımızı birer özne olarak kabul ederek bir aradayız. Ve Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi. "O AY YEDİĞİM YEMEĞİ GELECEK AY YİYEMİYORUM" Daha sonra söz alan, çalıştaya katılan gençlerden İstanbul Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin, şunları söyledi: “ÇAPA Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisiyim. Daha üniversitemin ilk yıllarında bir sürprizle karşılaştım. 40 bin liraya yakın bir KYK kredi borcuyla. Bu borçla hayata 1-0 geride başlamak ne kadar stresli hissettiriyor, eminim anlıyorsunuzdur. Muhtemelen bu salondaki gençlerin yarıdan fazlası bu borçla birlikte yaşıyor. Bu borcu ödemek için ne yapacağız? Mezun bir işsiz ordusu var. Yetersiz ve niteliksiz iş imkanları, bilinçsizce açılan üniversiteler ve yanlış politikalar yüzünden ülkemizde mezun çok, ama iş yok. Diyelim iş buldunuz, bu işten elde ettiğiniz kazançla bu borçları ödeyebileceğinizi, bir yuva kurmayı hayal edebiliyor musunuz? Bunların hepsi çok zor. Son on beş yılda asgari ücretin alım gücünde yüzde 40, doktor maaşında yüzde 80 düşüş var. Bunlar çok üzücü. Mezun olmaya da gerek yok, 5 yıldır buradayım ilk 4 yılda her ay gelirim ve giderim birbirine denk oluyordu. Düşe kalka devam edebiliyordum. Fakat son bir yılda, özellikle son 6-7 ayda ay sonunu getiremiyorum. Ay bitmeden babamı tekrar aradığımı fark ettim. Bu bende büyük bir stres oluşturdu. Herhalde fazla harcıyorum dedim, kıstıkça kıstım fakat olmuyor. Yine de yetiremiyorum. Sonra aydınlandım ve dedim alım gücüm düşmüş. Gerçekten artık o ay yediğim yemeği gelecek ay yiyemez oldum. O ay yaptığım market alışverişini yapamaz oldum. Bunlar hayal kırıklığına sebep oldu. Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Yaşıtlarımız, dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu. Bunun üzerinden siyaset yaptılar ve böyle bir zihniyet şu an hakim. Bu zihniyet yüzünden hekime, kadına şiddet olaylarını görüyoruz. LGBTİ+’lara karşı şiddet ve ayrımcılığı görüyoruz. Bunlar sonucunda gidiyoruz. Birçok arkadaşım ülkeyi terk etmenin yollarını arıyor. Birçok arkadaşım Almanya ya da ABD yolcusu. Biz burada kalmak istiyoruz, biz burada doğduk. Bağ kurduğumuz her şey burada. Sadece mental olarak değil fiziksel olarak da barınamıyoruz. Son bir yılda çok fahiş kira artışları yaşandı. Yine biz etkilendik. Devletin yetersiz politikaları yüzünden gençler sokakta uyudu. Biz artık bunları ifade edebildiğimiz, fikirlerimizin değer gördüğü, haklarımızı savunabildiğimiz bir ülke istiyoruz.” "BU İŞİ YAPMAN İÇİN ÜNİVERSİTE OKUMANA GEREK YOKTU DENİLİYOR, ÇOK ÜZÜLÜYORUM" İstanbul’da yaşayan üniversite mezunu Ayşe İnan ise şunları söyledi: “26 yaşındayım. Avusturya’da doğup büyüdüm Daha sonra İstanbul’da imam hatip lisesini tamamladım. İstanbul’da yaşamak istedim, Sabahattin Zaim Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldum. Burada evlendim, 2,5 yıldır temelli olarak burada yaşıyorum. Yaşıyorum ama çalışmak isterken hep düşük maaş ve esnek çalışma saatleri ile karşılaştım. Tecrübesiz olduğum için girdiğim pozisyon dışında her türlü işte çalıştım. Pandemi nedeniyle işten çıkarmanın yasaklandığı gün işten çıkarıldım. Almanca ve İngilizce bildiğim için çağrı merkezlerinde çalıştım.  Şu anda da bir uluslararası şirkette Almanca üzerine çalışıyorum. ‘Bu işi yapman için bir üniversite okumana gerek yoktu’ deniliyor. Çok üzülüyorum bu duruma. Ben ülkemi gerçekten seviyorum. Sevmesem şu an burada da bulunmazdım. Umarım ben ve benim gibiler hak ettiği alanlarda olur ve bu sorunları yaşamayız.” "HİÇ MAAŞ ALMADAN ÇALIŞAN ARKADAŞLARIM VAR" Manisa Soma’dan çalıştaya katılan maden işçisi Kerem Özkılınç ise, “Zamanında TEKEL özelleştirilmeden çiftçi para kazanıyordu ve birçok ihtiyacını giderebiliyordu. TEKEL özelleştirildikten sonra insanlar geçim sıkıntısından şehre gidip çalışmaya başladılar. Bu insanlar bilgisiz olduğu için 8 yerine 16 saat, hiç bilmedikleri bir işte çalışmaya başladılar. Bizim bölgemizde yerin binlerce metre altına girip kazma kürekle çalışarak, gözlerinin önünde arkadaşlarının öldüğünü görerek hayatını idame ettirmeye devam ettiler” diye konuştu. Stajyer avukat Pınar Şişman ise, “Ben arkadaşlarıma göre şanslıydım iş konusunda. Asgari ücretin de altında, hiç maaş almadan çalışan arkadaşlarım var” dedi.
CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Genç İstihdam Çalıştayı’nda, “İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi. Çalıştaya katılan Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin ise “Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu” diye konuştu.

CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Genç İstihdam Çalıştayı’nda, “İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi. Çalıştaya katılan Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin ise “Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu” diye konuştu.

CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, İstanbul'da; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da katıldığı Genç İstihdam Çalıştayı'nda konuştu. 

Gökçen, “Gençler olarak iş bulmakta güçlük çekiyoruz. Fakat iş bulsalar da sosyal ve ekonomik haklarından mahrum bir şekilde çalışmak zorunda kalıyorlar. İnsanca yaşayabilmek için mütevazı imkanlara bile erişemediğimiz, kendimizi geleceksiz hissettiğimiz bir gerçek. Avukatından tıp öğrencisine, moto-kuryeden apartman görevlisine, plaza çalışanından mavi yakalısına bugün gençlerle arkadaşlarımızı birer özne olarak kabul ederek bir aradayız. Ve Türkiye’yi bu karanlık günlerden çıkarmak için hep birlikte yola çıkıyoruz” dedi.

"O AY YEDİĞİM YEMEĞİ GELECEK AY YİYEMİYORUM"

Daha sonra söz alan, çalıştaya katılan gençlerden İstanbul Tıp Fakültesi öğrencisi Hüseyin Keskin, şunları söyledi:

“ÇAPA Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisiyim. Daha üniversitemin ilk yıllarında bir sürprizle karşılaştım. 40 bin liraya yakın bir KYK kredi borcuyla. Bu borçla hayata 1-0 geride başlamak ne kadar stresli hissettiriyor, eminim anlıyorsunuzdur. Muhtemelen bu salondaki gençlerin yarıdan fazlası bu borçla birlikte yaşıyor. Bu borcu ödemek için ne yapacağız? Mezun bir işsiz ordusu var. Yetersiz ve niteliksiz iş imkanları, bilinçsizce açılan üniversiteler ve yanlış politikalar yüzünden ülkemizde mezun çok, ama iş yok. Diyelim iş buldunuz, bu işten elde ettiğiniz kazançla bu borçları ödeyebileceğinizi, bir yuva kurmayı hayal edebiliyor musunuz? Bunların hepsi çok zor. Son on beş yılda asgari ücretin alım gücünde yüzde 40, doktor maaşında yüzde 80 düşüş var. Bunlar çok üzücü. Mezun olmaya da gerek yok, 5 yıldır buradayım ilk 4 yılda her ay gelirim ve giderim birbirine denk oluyordu. Düşe kalka devam edebiliyordum. Fakat son bir yılda, özellikle son 6-7 ayda ay sonunu getiremiyorum. Ay bitmeden babamı tekrar aradığımı fark ettim. Bu bende büyük bir stres oluşturdu. Herhalde fazla harcıyorum dedim, kıstıkça kıstım fakat olmuyor. Yine de yetiremiyorum.

Sonra aydınlandım ve dedim alım gücüm düşmüş. Gerçekten artık o ay yediğim yemeği gelecek ay yiyemez oldum. O ay yaptığım market alışverişini yapamaz oldum. Bunlar hayal kırıklığına sebep oldu. Ülkede hayal kurmak bile hayal oldu. Yaşıtlarımız, dünyadaki diğer gençler dünyayı gezerken, keşfederken bizim dünyayı izleyebileceğimiz bir telefonumuz olduğunda bu gündem oldu. Bunun üzerinden siyaset yaptılar ve böyle bir zihniyet şu an hakim.

Bu zihniyet yüzünden hekime, kadına şiddet olaylarını görüyoruz. LGBTİ+’lara karşı şiddet ve ayrımcılığı görüyoruz. Bunlar sonucunda gidiyoruz. Birçok arkadaşım ülkeyi terk etmenin yollarını arıyor. Birçok arkadaşım Almanya ya da ABD yolcusu. Biz burada kalmak istiyoruz, biz burada doğduk. Bağ kurduğumuz her şey burada. Sadece mental olarak değil fiziksel olarak da barınamıyoruz. Son bir yılda çok fahiş kira artışları yaşandı. Yine biz etkilendik. Devletin yetersiz politikaları yüzünden gençler sokakta uyudu. Biz artık bunları ifade edebildiğimiz, fikirlerimizin değer gördüğü, haklarımızı savunabildiğimiz bir ülke istiyoruz.”

"BU İŞİ YAPMAN İÇİN ÜNİVERSİTE OKUMANA GEREK YOKTU DENİLİYOR, ÇOK ÜZÜLÜYORUM"

İstanbul’da yaşayan üniversite mezunu Ayşe İnan ise şunları söyledi:

“26 yaşındayım. Avusturya’da doğup büyüdüm Daha sonra İstanbul’da imam hatip lisesini tamamladım. İstanbul’da yaşamak istedim, Sabahattin Zaim Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldum. Burada evlendim, 2,5 yıldır temelli olarak burada yaşıyorum. Yaşıyorum ama çalışmak isterken hep düşük maaş ve esnek çalışma saatleri ile karşılaştım. Tecrübesiz olduğum için girdiğim pozisyon dışında her türlü işte çalıştım. Pandemi nedeniyle işten çıkarmanın yasaklandığı gün işten çıkarıldım. Almanca ve İngilizce bildiğim için çağrı merkezlerinde çalıştım.  Şu anda da bir uluslararası şirkette Almanca üzerine çalışıyorum. ‘Bu işi yapman için bir üniversite okumana gerek yoktu’ deniliyor. Çok üzülüyorum bu duruma. Ben ülkemi gerçekten seviyorum. Sevmesem şu an burada da bulunmazdım. Umarım ben ve benim gibiler hak ettiği alanlarda olur ve bu sorunları yaşamayız.”

"HİÇ MAAŞ ALMADAN ÇALIŞAN ARKADAŞLARIM VAR"

Manisa Soma’dan çalıştaya katılan maden işçisi Kerem Özkılınç ise, “Zamanında TEKEL özelleştirilmeden çiftçi para kazanıyordu ve birçok ihtiyacını giderebiliyordu. TEKEL özelleştirildikten sonra insanlar geçim sıkıntısından şehre gidip çalışmaya başladılar. Bu insanlar bilgisiz olduğu için 8 yerine 16 saat, hiç bilmedikleri bir işte çalışmaya başladılar. Bizim bölgemizde yerin binlerce metre altına girip kazma kürekle çalışarak, gözlerinin önünde arkadaşlarının öldüğünü görerek hayatını idame ettirmeye devam ettiler” diye konuştu.

Stajyer avukat Pınar Şişman ise, “Ben arkadaşlarıma göre şanslıydım iş konusunda. Asgari ücretin de altında, hiç maaş almadan çalışan arkadaşlarım var” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gunestv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Malatya haberleri