İçerik: CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın açıklamasında 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü'nün bir kutlama değil, mücadele günü olduğunu vurguladı. Kaya, kız çocuklarının güvenliği, eğitimi ve adalet erişimi konusundaki eksiklikleri sıralayarak, adalet mekanizmalarındaki aksaklıklara dikkat çekti. Örnek davalar üzerinden cezasızlık endişesini dile getiren Kaya, İstanbul Sözleşmesi'nin önemine işaret edip, CHP iktidarında sözleşmenin yeniden yürürlüğe konulacağını açıkladı.
Adaletin işlemediği noktalar: Vakalar ve yargı süreçleri
Asu Kaya, konuşmasında çocuklara yönelik şiddet ve istismar davalarında sık tekrarlanan yargı sorunlarına dikkat çekti. Sekiz yaşındaki Narin Güran davasındaki gelişmelerin adalet arayışını kesintiye uğrattığını; mahkeme süreçlerinde bazı hükümlerin bozulup sanıkların tahliye edildiğini belirtti. Leyla Aydemir örneğinde olduğu gibi yıllardır sonuçlanmayan dosyaların varlığı, mağdur ailelerde derin bir güvensizlik yaratıyor. Kaya, “Çocuk, çocuktur; rızası olmaz” düsturunu tekrarlayarak, mahkemelerin çocuk vakalarında daha titiz, delil odaklı ve korunma öncelikli kararlar alması gerektiğini savundu. Yargı süreçlerindeki gecikmelerin hem failin cezasız kalmasına hem de toplum vicdanında onarılması güç yaralar açılmasına yol açtığını ifade etti.
Kız çocuklarına dair tablo: İstatistikler ve toplumsal sonuçlar
Kaya, ülke genelinde kız çocuklarının karşı karşıya olduğu sosyo-ekonomik ve kültürel sorunlara ilişkin çarpıcı rakamları gündeme getirdi. 18–45 yaş grubundaki her beş kadından birinin çocuk yaşta evlilik yaşadığını, çocuk yaşta evlenenlerin önemli bölümünün erken yaşta annelikle karşılaştığını ve bu grupta fiziksel şiddet riskinin yüksek olduğunu vurguladı. Sadece son yıla ilişkin evlilik ve istismar dosyalarına işaret eden Kaya, bu verilerin bir istatistikten öte “utanç tablosu” olduğunu söyledi. Ayrıca, istismarın çoğunlukla çocuğun tanıdığı kişiler tarafından gerçekleştiğini; bu nedenle önleme politikalarının aile, okul ve sağlık kurumlarıyla eşgüdümlü yürütülmesi gerektiğini belirtti. Kaya’ya göre, koruma önlemleri güçlendirilmezse, eğitim ve sağlık yatırımları tek başına yeterli olmayacak.
CHP'nin taahhütleri: Hukuk, koruma ve önleyici politikalar
Kaya, CHP’nin iktidarında atılacak adımları somut başlıklar halinde sıraladı. Öncelikli hedeflerin başında İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yürürlüğe konması, cezasızlığın ortadan kaldırılması, adalete erişimin hızlandırılması ve çocukların korunmasına yönelik bütüncül bir hukuk düzeni kurulması olduğunu söyledi. Eğitim politikalarından sosyal desteğe, sağlık hizmetlerinden ekonomik teşviklere kadar bir dizi önlem vaat edildi: okul terkini azaltacak tedbirler, kız çocuklarına yönelik bursların artırılması ve koruyucu hizmetlerin yaygınlaştırılması bunlardan bazıları. Kaya, “Hiçbir kız çocuğu ‘keşke başka bir ülkede doğsaydım’ demeyene kadar susmayacağız” diyerek, politikaların uygulanabilirliğini ve takipçi olunacağını taahhüt etti.