Elazığ’daki tarihi Harput Kalesi’nde Roma dönemine ait 15 metrelik gizli geçidin kazı ve restorasyonu tamamlandı. Yapı, 2026’da ziyarete açılacak.

4 bin 500 yıllık tarihe sahip Harput Kalesi’nde kazılar hız kazandı

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Harput Mahallesi, 4 bin 500 yıllık kesintisiz yerleşim izlerini barındırıyor. Geçtiğimiz yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına alınan Harput Kalesi’nde kazı ve restorasyon çalışmaları son dönemde yoğunlaştırıldı.

Bu yıl yürütülen 17. sezon kazı çalışmalarında, kalenin batı surlarında iki burç arasında yer alan ve “1000 yıllık sanayi sitesi” olarak tanımlanan bölgede çalışmaların yüzde 85’i tamamlandı. Aynı zamanda kalenin ikinci kapısının batısında yer alan Roma dönemine ait gizli geçidin kazı ve restorasyonu da bitirildi.

Roma dönemi mimarisinin izlerini taşıyor

Kazı Başkanı Prof. Dr. İsmail Aytaç, tamamlanan gizli geçidin yaklaşık 15 metre uzunluğunda, 2 metre çapa sahip olduğunu ve 22 basamaklı bir merdivenle yer altına inildiğini belirtti. Yapının kemerli ve tonozlu mimarisiyle Roma döneminin inşa tekniklerini yansıttığını ifade eden Aytaç, “Bu geçidin kazı ve konservasyon sürecini tamamladık. Hemen yanındaki basamaklı sarnıç da restore edildi. Şimdi bu alanın turizme kazandırılması için hazırlık yapıyoruz” dedi.

Restorasyonu biten gizli geçidin üzerinin, ziyaretçilerin yapıyı yukarıdan görebilmesi amacıyla temperli camla kaplanacağını belirten Aytaç, alanın 2026 yılına kadar tamamen ziyarete açılmasının hedeflendiğini söyledi.

“Harput’ta dört gizli geçit bulundu”

Prof. Aytaç, Harput Kalesi’nde bugüne kadar dört gizli geçidin tespit edildiğini ve yalnızca birinin restorasyonunun tamamlandığını aktardı. Diğer üç geçidin ise kalenin farklı noktalarında yer aldığını ifade eden Aytaç, şu bilgileri paylaştı:

Adıyaman’da 1600 Yıllık Şarap Üretim Alanı Gün Yüzüne Çıkarıldı
Adıyaman’da 1600 Yıllık Şarap Üretim Alanı Gün Yüzüne Çıkarıldı
İçeriği Görüntüle

“Bir gizli geçit, kaledeki hamamdan iç bölüme doğru ilerliyor. Bir diğeri güneybatıdaki Kızlar Burcu’nda, bir diğeri ise Meryem Ana Kilisesi’nden kaleye uzanıyor. Tüm bu geçitleri birkaç yıl içinde restore edip turizme kazandırmayı hedefliyoruz.”

Bu geçitlerin, savaş dönemlerinde halkın kaçış veya savunma amaçlı kullandığı yapılar olduğunu belirten Aytaç, “Kaybedilen bir savaşın ardından köle edilme veya öldürülme riski yüksek olduğundan, bu geçitler stratejik önem taşırdı” dedi.

“2026’da sanayi sitesi de ziyarete açılacak”

Kazı çalışmalarının yalnızca gizli geçitlerle sınırlı olmadığını belirten Aytaç, ‘1000 yıllık sanayi sitesi’ olarak adlandırılan bölgede de önemli ilerleme kaydedildiğini söyledi.

“Kazısı yapılan alanların açık avlu şeklinde olduğu anlaşıldı. Konservasyon tamamlandı, kalan bölümlerde çalışmalar sürüyor. 2026’da bu alanı da modern çatı projesiyle birlikte ziyarete açmayı planlıyoruz.”

Aytaç ayrıca, bu yıl gün yüzüne çıkarılan Fetih Mescidi’nin restorasyon projesinin de tamamlanmak üzere olduğunu, yapının 2026 sonu ya da 2027 başında hizmete açılmasının planlandığını bildirdi.

Harput’un UNESCO yolculuğunda umutlar güçleniyor

Prof. Dr. Aytaç, Harput Kalesi’nin “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına alınmasının, hem kazı hem de restorasyon süreçlerine büyük katkı sağladığını belirtti. Elazığ Valiliği ve İl Özel İdaresi’nin destekleriyle çalışmaların bu yıl daha verimli geçtiğini vurguladı.

Harput Mahallesi’nde yürütülen kazı ve müze projeleriyle bölgenin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kalıcı olarak dahil edilmesi umutlarının güçlendiğini dile getiren Aytaç, “Ziyaretçi sayısı geçen yıla göre iki katına çıktı. Harput artık sadece Elazığ’ın değil, Türkiye’nin de önemli arkeolojik merkezlerinden biri haline geliyor” dedi.

Kaynak: AA