EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2026 bütçesine sert tepki gösterdi. Karaca, bütçeyi “talanın kurumsallaştırılması” olarak nitelendirerek, “150 milyon metrekare toprağı tekellere açıyorsunuz” dedi.
Bakanlığın 2026 Bütçesi Komisyonda Görüşülüyor
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2026 bütçesini ve kesin hesabını görüşmeye devam ediyor.
Komisyonda konuşan EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, bakanlığın bütçe teklifini sert ifadelerle eleştirdi.
“150 Milyon Metrekare Toprağı Tekellere Satıyorsunuz”
Karaca, bütçe teklifinde halkın toprağının sermayeye açıldığını savunarak şunları söyledi:
“Bu bütçede 150 milyon metrekare toprağın pazara çıkarıldığının itirafı var. Bu, 21 bin futbol sahası büyüklüğünde hazine taşınmazı demek. Orman var, tarım alanı var, mera var… Parsel parsel satıyor, kiralıyor, inşaat izni veriyorsunuz. Bu ülkenin ortak malını sermayeye açıyorsunuz.”
Karaca, yaşanan süreci Kaz Dağları, Akbelen, Eskişehir ve İliç örnekleriyle ilişkilendirdi ve talanın ülke geneline yayıldığını ifade etti.
“Bütçe, Enerji ve Maden Şirketlerine Süper Hızlı Talan Kartı”
Karaca, bütçedeki ifadelerin çevresel tahribata davetiye çıkardığını belirterek eleştirilerini şöyle sürdürdü:
“Korunan alanlarda imar planı yapacağız diyorsunuz; yani ormanları, kıyıları, sit alanlarını imara açacağız diyorsunuz. ‘İşlem süreçleri hızlandırılacak’ diyorsunuz; bu maden şirketlerine jet onay, inşaat şirketlerine sorunsuz izin demek.”
Karaca, termik santral kapasite artışlarından derin deniz deşarjına kadar pek çok şirket lehine düzenleme bulunduğunu söyledi.
“ÇED Süreci Talanın Onay Mekanizmasına Dönüştü”
Karaca, ÇED uygulamalarının iktidar döneminde etkisizleştirildiğini belirterek şu verileri paylaştı:
“AKP döneminde 7 bin 208 projeye ‘ÇED olumlu’, 72 bin 295 projeye ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verilmiş. Yani projelerin yüzde 90’ı denetimsiz ilerlemiş.”
Bu kararların, doğa ve çevreyi koruma mekanizmalarını devre dışı bıraktığını savundu.
“TOKİ Mağdurları Artık Bir Toplumsal Kesim”
Tokİ projelerine de değinen Karaca, 2019’dan bu yana teslim edilmeyen konutlara dikkat çekti:
“Aileler yıllardır ev bekliyor, taksitler şişti. TOKİ mağdurları artık bu ülkede bir toplumsal kesim. Üstüne bir de ‘Gerekirse dosttan borç alırsınız’ dediniz.”
500 bin sosyal konut projesinin de “piyasa canlandırma operasyonu” olduğunu öne sürdü:
“Sosyal konut değil, patron sevindirme operasyonudur.”
“Doğasını Savunan Bir Halk Var”
Konuşmasının sonunda Karaca, iktidara yönelik çevre politikaları eleştirilerini keskin ifadelerle dile getirdi:
“Neyin liderliği bu? Kaz Dağları’nda 1 milyon ağaç kesmenin liderliği mi? İliç’te işçileri toprağın altında bırakan ÇED onayının liderliği mi? Unutmayın, bu halkın bir hafızası var. Doğasını savunan bir halk var.”
DEM Parti’den Bakan Kurum’a: “Yeşilin Hangisi Sizin İçin Değerli?”
Komisyonda söz alan DEM Parti Ağrı Milletvekili Nejla Demir, Bakan Mehmet Özhaseki’ye çevre hassasiyetine ilişkin şu soruyu yöneltti:
“Doğa deyince aklınıza ne geliyor? Yeşilin varlığı sizin için ne kadar kıymetli? Doların yeşilliğinden değil, ağaçlardan bahsediyorum.”
Bakan Kurum, Demir’e “Doların yeşilliğini siz daha iyi bilirsiniz” yanıtını verdi.
