Arguvan Belediyesi ile Arguvan Köyleri Kültür ve Eğitim Vakfı tarafından bu yıl 17’ncisi düzenlenen Uluslararası Arguvan Türkü Festivali, yerel sanatçıların sahne aldığı ilk gün programıyla başladı. Festivalin ilk gününde Koma Ma ve Mustafa Özaslan sahne alarak türkü severlere unutulmaz anlar yaşattı.

Festivale, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, DEM Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güler, Prof Dr. Sezai Yılmaz, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Vahap Munyar, CHP ve DEM Parti'nin il ve ilçe başkanları ile yöneticileri, kadın kolları ve çok sayıda yurttaş katıldı.

Festivalin ikinci günü ise; yerel sanatçıların yanı sıra Kardeş Türküler, Mikail Aslan, Çekyalı sanatçı Petra Nachtmanova ve Hüseyin Korkankorkmaz türküleriyle sahne alacak.

Mansur Yavaş: "Bir kenti bu kadar betona boğmak geleceğin çocuklarına nasıl bir yaşam bırakır?"
Mansur Yavaş: "Bir kenti bu kadar betona boğmak geleceğin çocuklarına nasıl bir yaşam bırakır?"
İçeriği Görüntüle

Arguvan Belediye Başkanı Ersoy Eren’in açılış konuşmasıyla başlayan festival, Türkiye'deki ilk "türkü festivali" olma özelliğine sahip. Festival Arguvan ağzı olarak bilinen halk müziği kültürünü yaşatmayı ve gelecek kuşaklara aktarmayı hedefliyor.

“Türküler susturulamaz, halkın iradesine zincir vurulamaz”

Ersoy Eren, türkülerin susturulamayacağı ve halkın iradesine zincir vurulamayacağına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Ve işte bugün, ne yazık ki halkın iradesiyle seçilmiş olanlar, bir zamanlar yasaklanmak istenen türküler gibi susturulmak isteniyor. Çünkü onlar yoksulun yanında, haksızlığın karşısında durdular. Çünkü onlar halk için çalıştı, halkla beraber yürüdü. Çünkü onlar da türküler gibi, türkülerin diliyle, gücünü halktan aldılar. Ama unutulmasın: Demir parmaklıklar ardına alınan her belediye başkanıyla birlikte susturulan halkın iradesi değil, adaletsizlik teşhir olur.”

Veli Ağbaba: “Adalet, adalet, adalet!”

Arguvan adının bir coğrafyanın bir yerin adı değil bir nefesin, bir türkünün, bir duanın, bir özlemin adı olduğunun altını çizen Veli Ağbaba ise konuşmasında, şunları söyledi:

“Değerli dostlar, sevgili canlar, biraz önce söyledik, bu mesele sadece bir coğrafyanın adı değil. Arguvan, sadece bir yerin değil; bir nefesin, bir türkünün, bir duanın, bir özlemin adıdır. Kimi zaman bu topraklarda yankılanan Şah Sultan’ın nefesi, Pir Sultan’ın haykırışı, Derviş Muhammed’in ruhudur. Bu topraklar susmaz. Çünkü âşık konuşur, dertli derdini söyler. Arguvan, o susmayan ama incelikle konuşan toprağın adıdır. Arguvan, aşığın sazında, ozanın sözüne kıymet biçilen, sevginin dil olduğu, barışın yaşam biçimi sayıldığı, geçmişin geleceğe dönüştüğü yerdir. Ama bugün ne yazık ki birileri bu sesi kısmaya, bu türküleri susturmaya çalışıyor. Yaşadığımız iktidar düzeni, halkın iradesini boğmak istiyor. Ama herkes bilsin ki: Eğer Yunus Emre olmasaydı, Aşık Veysel, Mahzuni Şerif, Mevlana, Pir Sultan olmasaydı, bu topraklar çorak olurdu. Sessiz, solgun, renksiz kalırdı. Ama biz susmuyoruz. Çünkü biliyoruz ki Anadolu’dan yükselen bir ses daha var: Adalet, adalet, adalet!”

"Belediye başkanlarımız tutsak edildi"

CHP’li belediye başkanlarının tutsak edildiğini belirten Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün birçok belediye başkanımız, halkın oylarıyla seçilmiş insanlar görevlerinden alındı, tutsak edildiler. 19 Mart darbesiyle 15 buçuk milyon insanın oy verdiği bir isim hâlâ direnişle Cezaevin’de tutuluyor. Ama biz buradayız. Genel Başkanımız Özgür Özel’in öncülüğünde diyoruz ki: Boyun eğmeyeceğiz! Geri adım atmayacağız! Bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz! Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacağız. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın! Bu topraklarda nice fırtınalar koptu, ama mazlumun sesi, adaletin talebi hiç unutulmadı. Bugün de o mücadeleyi hep birlikte sürdüreceğiz. Ankara’da sürdüreceğiz, Malatya’da sürdüreceğiz, Arguvan’da sürdüreceğiz! Cumhuriyet Halk Partisi, 41 yıl sonra Türkiye’de yeniden birinci parti oldu. Tüm anketler bunu söylüyor: CHP önde, CHP’nin adayı Cumhurbaşkanı olacak. İktidarın derdi demokrasi değil, iktidarın derdi koltuklarını korumak! Ama Türkiye’ye huzur gelecekse, toplumsal barış sağlanacaksa, bu adaletsizlikle değil, özgürlükle olur! Yargı bağımsızlığı olmadan olmaz. Siyasetçileri cezaevine atarak hiç olmaz! Selahattin Demirtaş da Osman Kavala da Ekrem İmamoğlu da Rıza Akpolat da bir gün daha cezaevinde tutulamaz!”

Kaynak: ANKA